merak etme benim garip milletim. uğrunda canını feda edecek nice yiğitler yetiştirdin. senin istikbalin bu evlatlarındir. nasıl ki en zor gününde bu millet canından can vererek bu memleketi kurdu, nasıl ki Selanikli bir yetim tüm saltanatinizi sikip attı. elbet yine bir ana dogurmustur türk tarihinin yükünü sıralayacak bir babayigit. belki şimdi bıyıkları yeni terlemis bir teğmen, belki masterini yeni tamamlamış bir doktor, belki bir fırın ustası. sen var ol diye.. sen yasa diye...
tıpkı kürt gibi cebinde dolar balyaları olan adamların kapı kuludur, paryadır, köledir, esirdir, basiretiyle, iradesi ve muhayyilesiyle, bütün yaşamı ve inançlarıyla.
"Ey Türk kardeş! Bilhassa (özellikle) sen dikkat et. Senin milliyetin islâmiyetle imtizaç etmiş (birbirine karışmış); ondan kàbil-i tefrik değil (ayrılması mümkün değil). Tefrik etsen (ayırsan), mahvsın. Bütün senin mazideki (geçmişteki) mefâhirin (iftiharın) islâmiyet defterine geçmiş. Bu mefâhir, zemin yüzünde (yeryüzünde) hiçbir kuvvetle silinmediği halde, sen şeytanların vesveseleriyle (aklına getirdiği yanlış şeylerle), desiseleriyle (oyunlarıyla, hileleriyle) o mefâhiri kalbinden silme."
Mektubat, Yirmi Altıncı Mektup, Üçüncü Mebhas, Dördüncü Mesele
Olmaktansa ölmeyi tercih edeceğimdir. Evet sevgili eski benin asalakları, bundan sonra sizin o yapışıp kanını emdiğiniz ben yok. işe yaramıyor musun? Yavaş mısın? O zaman siktir olup gidecek ya da gebecereksin.
ülkedeki bazı kesimlerin alerjisi olduğu kelime. biri milliyetçiler günü der türkçülük günü diyemez, diğeri türkiye halkı der türk halkı diyemez, öteki de yerli halk der türk halkı diyemez. bunlar yarına bir gün türk lirasına da türkiye lirası demeye başlarlar. yalnız şunu unutmayın ki türkiye türklerindir.
haydi dedi başbuğ, bu ses sanki bir büyü.
gülüyordu pek çoğu, gülüyordu türk yurdu.
sonra da öte de çinli,
belki yüzlü, yüz binli.
hepsi de karpuz enli. - farecikler saldırdı-
bayram gibi bir cenkti, - bire sekiz tam denkti-
ne de güzel ahenkti, -türk çinliyi öldürdü-
bayağı birgün daha, geride kanlı saha
türk nam salmıştı çağa, ölmüştü yalnız dördü.
bu kutlu dirliğimiz, kocaman birliğimiz,
eğilmez bileğimiz, -moskoflar ile durdu.-
nice türk ülkeleri oldu hep moskof eli
tabi ki türklük seli, moskof'dan da kurtuldu.
kırgızı, özbeklisi, moskofun kızıl izi
kurtulamadı kimisi, kafkaslar'da devlet kurdu.
türkiye'ye yöneldi, sokağımıza geldi.
nice gardaşım öldü - bizim ülkemiz ordu.-
türk'le turan arası, gafil garplı yarası.
şimdi geldi sırası - arayanlar bulurdu.-