faydasi ne?
elinde turk pasaportuyla vizesiz gidebilecegin ulke nerdeyse yok denecek kadar az. gitsen bile sadece turk olmandan dolayi aciyan ve asagilayan bakislara maruz kalman kaçinilmaz. gittigin ulkelerin çogunda zimbabve'den, angola'dan, irak'tan veya iran'dan alinan ehliyetler ile araba kullanan insanlarin arasinda size soylenen söz su oluyor: "2006 yilinda turk ehliyetlerini kabul edilenler listesinden çikardik. lutfen bu ulkenin ehliyetini alin".
hadi ondan da geçtim isin en kotusu ve en asagiliyicisi su:
elinizde turkiyeden aldiginiz herhangi bir evragin altinda, bulundugunuz ulkedeki turk buyukelçisinin kasesi ve imzasi olsa dahi kullanmaniz çok zor. elimdeki nufus kaydinin ve sabika kaydinin tercumelerinin altindaki "orjinaline uygun tercume edilmistir ve bilgilerin dogrulugunu onaylarim. imza turk buyukelçisi" ibaresinin hiç bir ise yaramamasi ayri bir can acitici durum. ama ayni evragi getiren bir alman veya italyan olunca isini canavar gibi halledip gidiyor.
uzun lafin kisasi biz istedigimiz kadar ustunluk nutuklari atalim. surda yasayacagin 50-60 sene içinde turk olmaktan dolayi gormedigin eziyet kalmadigina gore, çok da lazim degil bizim irkin ustunlugu. aç öldükten sonra padisah çocugu olsan ne yazar.
yıllar öncesinde, büyük önder mustafa kemal atatürk tarafından söylenmiş bir sözle temeli çürütülmüş inançtır/durumdur. nitekim, ulu önder, "ne mutlu türk olana" değil "ne mutlu türküm diyene" demiştir. velhasıl, türk insanının ve milletinin bizim için yüce bir değer olduğu ne kadar doğru ve yadsınamaz bir gerçek ise, türk ırkının üstün bir ırk olduğunu düşünmek de o derece boş ve batıl olacaktır. bir insan, sadece türk ırkından geldi diye üstün sayılamaz, tutulamaz. iş ki, o insan "türküm" diyebilsin, türk olmanın haklı gururunu göğsünde taşıyabilsin *. işte ne mutludur o insana. gerisi safsatadır, batıldır.
üstünlük yalnızca takva ile belli olur dediğim gereksiz bir önerme.
neren üstün senin? dünya çapında ilk 500 üni. sıralamasına bile giremiyorsun, dünyaya maal olmuş bilimadamın yok, türk'lük adına dünyaya diktiğin bir ağacın yok, gelecek nesline ne vaad ettiğin belirsiz, sıçtığın boktan bile vergi alınıyorken dünyanın en pahalı benzinini de kullanıyorsun, zamanında sancak dikip tekbir getirdiğin dağlarında kansızlar cirit atıp evladını öldürüyor, sen onları bombalamak için milletten izin alma çabasına girerek ceddinin namını, şerefini ayaklar altına alıyorsun, tecavüz suçlularını 6 ay gibi bir süre ile cezalandırıp adam öldüreni kefaletle bırakıyorsun, canı sıkıldıkça suçlulara ''af'' getiren homofobik bir sistemin var, 21 yy.da hala ve hala roman yazdı diye insanlara dava açıp ''düşünme'',''akıl'',''fikir'' gibi soyut kavramları yargılamaya kalkıyorsun, milliyetçiyim - ülkemi seviyorum adına ülkendeki diğer insanları düşman ilan ediyorsun, 80 yıl önce bacısının, evladının başındaki örtü için şehit olup sana bu toprakları bırakan ceddinin mirasına ihanet ederek idealojik safsatalar ile bacının örtüsüne el uzatıyorsun, eğitim sistemin tamamen foseptik, okulların anarşist yuvası her gün birileri ölüyor, daha dün gasp yüzünden markete gidemiyordun ve hala utanmadan bu propagandayı yapıyorsun. inanıyorum ki sen 3006 da bile bu propagandayı yaparak, ne kadar üstün bir gerizekalı olduğunu göstereceksin.
ahmedin mehmetten, mehmetin johndan,johnun nikitadan fazla bir eli kolu mu var ki birinin diğerinden üstün olma durumu olsun. eğer ki biz türk olarak "ben şundan üstünüm ben bundan üstünüm" diye bir durum yaratacaksak bir başkasının da "ben onlardan çok daha üstünüm" demesine de ses çıkarmaya hakkımız kalmaz. olaya dini boyutta bakarsak herkes adem havvadan gelmiş, nasıl olurda biri diğerinden üstün olabilir sorusu gelir akla, eğer evrim ve doğal eleminasyon sürecine inanıyorsak tüm ırklar aynı evrim sürecinden geçmiş ve aynı evrimsel halkalarını tamamlamış demektir türklerin yada başkalarının fazla halkası nerelerindedir sorusu gelir akla. kısacası "ben ondan üstünüm bundan üsütünüm" demenin yerine biz ne yaparsak türkiye daha iyi bir yere gelir, türkiye halkının gayri safi milli hasılası 40000-50000 dolara çıkar (hatta insanlar gsmh yi dolar değilde tl olarak ölçer) dersek, diyebilirsek işte o zaman fizyolojik olarak değil ekonomik bakımdan üstün ırk oluruz ki günümüz dünyasında bu daha da geçerlidir. bu olmadığı koşulda ırklar isterlerse hitlerin yaratmaya çalıştığı kusursuz alman modeline uygun olsun, çöple beslenen, yapılan üç kuruşluk yardım için birbirini ezen, gelişmekte olan!!!! ülkenin insanları olarak gelişmiş ülkelerce gülünen, gelişmiş!!! üstün insanlar olarak kalmaya devam eder.
buzdan jeton yapıp avrupa'daki kola ve sigara otomatlarını dolandıran kişinin türk olduğunun ortaya çıkması, jetonu delip jetonlu ankesörlü telefondan saatlerce envai çeşit yerle konuşan bununla yetinemyip manyetik telefon kartını teyp bandına kopyalayıp aynı işlemi kartlı ankesörlü telefonda yapan kişinin türk olduğunu bilmek, madeni 1 ytl'yi 2 euro'ya benzeten devletinin teşvikiyle avrupadaki otomatları milyonlarca euro dolandıran (toptan milletçe) bu taktiği şampiyonlar ligi finali için gelen italyanlara öğreten ve büyük takdir toplayan (italyanlar binlerce madeni 1 ytl çıkarmışlardır yurtdışına) bir millet olmak, dış poltikada alemin akıllısını kendimiz zannederek herkese mavi boncuk dağıtan, vaadler eden bir halk olmak, elektrik sayaçlarını fazla yazmaması için şekere bulayanın ve yüksek gerilim hattına kanca takıp kaçak elektrik çekenin de bir türk olduğu düşünülürse tüm bunları gören kişinin inanacağı ütopya.
bu dahil bütün genellemeler yanlıştır sözünden nasibini almamaktır. zira böyle düşünen insana göre en iyi ırk kendi ırkıdır. farklı ırktan bir insan, dünyanın en zeki insanı bile olsa, kendi ırkının delisinin bile ondan zeki olduğunu düşünür. insanın ırkına göre değil yetiştirilme biçimine ve kendini yetiştirmesine göre üstün olacağını -veya olamayacağını- kavrayamamıştır. sonunda hiç bi b*k bilmeyen, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan, sonra benim ırkım üstün, ben üstünüm diye dolaşan bireyler yaratır.