Cevabı gayet basittir: Diğer tüm şeyler nasıl çalınıp yok edildiyse, bu konuda gayet tecrübeli olan tipler tarafından, sistematik bir şekilde yok edildi.
çocukluğumda hatırlıyorum sene 2000 ler arkadaş babasının paketten uzun 2000 araklardı 1 dalı 3 kişi içerdik kafayı bulurduk o derece lezzetli ve güzeldi şu an piyasanın en iyi sigarasını iç kesmiyor.
atalari tutun rejisi ve onun parali askerleri elinde oyuncak olan, katledilen koylunun ahmak torunlari onun canini, malini, her seyini kurtaran ataturk e laf soyleyebilme curetini kendinde buluyor. tarih, boyle ahmaklik gormemistir.
oysa ki ulu önder atatürk, bu ülkenin kurtuluşunu samsun'daki tütün iskelesine çıkarak başlatmıştı.
o tütün iskelesi o gün reji idaresinin elindeydi.
reji idaresi türkiye'nin tüm gelir getiren ürünlerine el koymuştu.
o şartlar altında başladı türk kurtuluş savaşı.
ve 19 mayıs 1919'da tütün iskelesinde başlayan kurtuluş hareketi sonrası ilan edilen cumhuriyetimiz, tütün, fındık, incir, üzüm ve narenciyenin sırtında yükseltildi.
(bkz: tütün fındık incirin sırtında yükselen cumhuriyet)
şimdi, tütün yasak.
aydın'daki incir üreticisi, alaşehir'deki üzüm üreticisi jeotermal santraller vasıtasıyla yok ediliyor.
fındığı ferroro'ya sattık. adamlar şu an dünya fındık tekeli oldular.
narenciye tehdit altında.
arılarımız sistematik bir şekilde yok ediliyor.
türkiye bitti, yitirdik bu ülkeyi, hala farkında değiliz...
eğer 5000 çiftçi ailesine 100'er bin dolar verseydin sana ithal ettiğinin iki katını ve iki kere kalitelisini üretirlerdi. ayranın yok içmeye...
diğer konu, kamu işletmeleri. devlete ait işletmelerin iktidar partizanları tarafından yağmalandığı, içine sıçıldığı doğrudur. bu nedenle bazıları hariç özelleştirmeler yapılmalıydı. ama buradaki ultra dangalak hata bir işletmeyi bütünüyle yabancı godamanlara satmaktır. oysa ki yerli yatırımcının çoğunluk hissesine sahip olabileceği şekilde satmak mümkündü. yabancı elde ettiği türk lirasını kasasına stoklamıyor, dövize çevirip götürüyor ve sonrası yine aynı son.
ikinci büyük dangalaklık, işletmeyi sattığın şirkete yerli hammadde kullanmasını zorunlu kılmamaktır. böyle yapmadığın için amerikan çiftçisinin cebine dolar doldurup, kendi çiftçini plansızlıktan tipi kaymış şehirlerde apartman kapıcılığı yapmaya zorluyorsun.
şimdi ise, yani o günlerde yedikleri hurmalar birilerinin götlerini tırmalarken, yapılan ihanet bunların yancıları tarafından saçma sapan gerekçelerle örtbas edilmeye çalışıyor.
kardeşim, gerçekler ortada... cumhuriyet kurulduğunda sanayimiz yoktu. alt yapımız yok denebilecek kadar zayıftı. her şey ama her şey bok attığınız tarımsal üretimimiz sayesinde yapıldı. lazım gelen paralar gökten inmedi. kimseden borç da alınmadı, tam tersi osmanlı'nın borçları ödendi.
efendim, neymiş? "şartlar değişmiş, tarımsal üretimimiz rekabet gücünü kaybetmiş". başka "devlet fabrikalarında olmuyormuş".
değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. elbette her çözüm bir süre sonra miyadını doldurur ve artık çözüm olmaktan çıkar, sorun olmaya başlar. bu noktada yeni çözüm satıp savmak mıdır? har vurup harman savurmak mıdır? hele hele, milli varlıklarımızı ne yapacakları en baştan belli olan yabancı tekellere peşkeş çekmek midir?
bugün burun kıvırdıkları cumhuriyetin kurucu kadrolarının bulduğu çözümler ortada... söz konusu çözümlerin zamanında ne kadar etkin olduğu da ortada...
ya bu "biz biliriz biiiizzzz"cilerin "çözüm(!)"leri?
evet, onların sonuçları da ortada...
adam olsalardı da adam gibi çözümler bulsalardı.
"mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim" zihniyetinin torunlarından bekleneni yaptılar, o kadar...
virginia tütün lobisi yap dedi oldu.
zira kaliteli tütünün dogduğu bu toprakların insanları bir gün uyanıp kendi tütünlerini kendileri markalaştırarak sektörü ele geçirebilirdi.
mevzu sadece amerikan tütünü çok kaliteli mevzusuu değil. adamlar pazarlama dahisi olunca kendi sigralarına tütünden başka neler dahil ediyor ona bakmak lazım. tütün fabrikası emeklisi bi vatandaşla konuşmuştum. içine meyan kökünden tut çikolataya kadar çoğu şeyi katıyorlar dedi. türk tütünüyle yapılan tekel sigaralarında pazarlama için böyle yardımcı muhteviyatlar kullanmazsan yarışamazsın diye düşünüyorum. ha tekel de zamanında yerli iken bu tarz şeyler kullanmış mıdır acaba, sanmıyorum. gevur deyimiyle marketing ve inovasyon her anlamıyla bu işin anasıdır.
Var türk tütünüde var ama alan yok. Gerçek olan şu ki dünya damak tadı artık virjinya tipi tütünden yana. Gerçek olansa o övüne övüne anlattığın türk tütününün virjinya tütünü karşısında hiç bir rekabet şansının olmaması.
Zamanında yüzde kırk virjinya harmanlı tekel 2000 sigarası yapıldı da marlbora kadar satmadı mı. içindeki virjinja oranı onlara kadar düşürülüp o öve öve bitiremediğin türk tütünü oranı doksana çıkarılınca sigara çöpe dönmedi mi.
Zaten yakında giresun ordu fındık savaşı da bitecek. Brezilya'da ki brezilya fındığı plantasyonları tamamlansın bir tek uluslararası çikolata ve türevleri üreten şirket dönüp türk fındığının yüzüne bakmayacak. nestle kullanmaya başladı bile.
Ben onu bilir onu söylerim. Tütün neye yarardı marlboro olmasaydı. Fındık neye yarardı nutella olmasaydı. Sen tütününle fındığınla öğüneceğine bir marlboro bir nutella yap onunla öğün. Artık senin yetiştirdiğin tütün üçüncü sınıf katagorisinde. Gerçekten birincisi sınıf olsaydı antalya'ya üşüşen rus'lar gibi uluslararası şirketler senin tütün ekim alanlarından çıkmazdı.
şu artık iyice anlaşılsın. Serbest piyasa kurallarında artık en geri kalmış toplumun dahi yapamayacağı bir ürün yok. Önemli olan insanların talep ettiği ürünleri en kaliteli şekilde yapmak. Sen böyle bir ürün üret hakkari'nin en ücra köyünde bile olsan ilgili şirketler gelir seni bulur.