küçüklükten bir din eğitimi almak, ileride çok dindar biri olmayı sağlayacağı kadar kişi içerisinde din nefreti de oluşturabilir. bunun en basit örneğini yıllarca okulda din eğitimi gören, din sınavlarından iyi alan ama ateist olan arkadaşlarımdan söyleyebilirim.
ayrıca bir din eğitiminden mahrum kalmış olsa bile (yazar arkadaşımızın deyimiyle) sapkın olmak çok farklı bir kategoridir. sonuçta din iyiyi, güzeli öğütlüyor olabilir ama akıl, mantık sahibi bir insan bir dine ihtiyaç duymadan da gayet iyilik, güzellik, doğruluk vs. ile hayatını şekillendirebilir. unutulmamalıdır ki bu ülkede müslümanım diye geçinip, hacıyım, hocayım diyerek insanların paralarını çalan, kul hakkı yiyen, adam öldüren vs. insanlar var.
ayrıca yine aynı şekilde hepimizin aklı, mantığı var. bu yüzden komünist, sosyalist, leninist vs. olmak tamamen bizim düşüncelerimiz ile, mantığımız ile alakalıdır. bu görüşlerin dini bir terimle, dini bir mesele ile bir alakası yok.
velhasıl kelam din bir vicdan meselesidir ve öyle kalmalı. kimsenin dini, dindarlığı vs. kimseyi ilgilendirmez.
ne demişler, herkes kendi kapısının önünü temizlerse her yer tertemiz olur. siz önce kendi günahlarınızdan arının da başkasına laf edin.
zirâ biz aynı binada 33 kişiyi ateşe verecek kadar, ne de insanları domuz bağlarıyla katledecek kadar, ne her muhalif ses çıkartanı ''terör operasyonu'' sebebiyle zindanlara atacak kadar çığırtkan olduk, ne de bu kadar vicdansız ve şerefsiz olduk. belki de bu yüzden ki, sizlere göre ''azınlık'' olduk...
günde 5 kere duyduğumuz o ses ateistlerin sesi mi? ben ona ezan deniliyor diye biliyorum. ben hiç ateistlerin sokakta "tanrı diye bir şey yooookkkk" diye bağırdığını duymadım. ama her gün islamiyete dair 5 kere inliyor tüm türkiye. çığırtkanlık algınızı değiştirmelisiniz.