bu hastalık özellikle kavşaklarda nüksettiğinde çok pis sonuçlar doğurmaktadır. ulan anladık araya girerken falan kendi aklınca gereksiz görüp vermiyorsun ama ya kavşak? hadi bak sola dönecen kavşaktan sol şerittesin sinyal vermedin kendince nasıl olsa anlarlar diye onu da anladım peki ya sağ şeritteyken kavşaktan sola dönmeye çabalıyorsun peki neden sola sinyal vermiyorsun be mahlukat?
sinyal vereninden de korkmak gerekir hacı. tecrübeyle bin kez tespit ettiğim bir gerçek de ; sinyali verir vermez önünüze fırlayanlardır. aynaya bakmak yok, "sinyali verdim mi, verdim, döneyim amına koyim" diyip sinyal lambası daha bir kez ancak yanmışken kendini önünüze atan dangalaklar da vardır.
korna çalıp, selektör yapıp uyardığınızda da, "sinyal verdim kör müsün" diye üste çıkarlar bir de. e be kardeşim, sinyal verdin de, bir bak arkana sağına soluna yav !
ne yalan söyleyeyim, sinyal verme sıklığım yüzde 30 civarı. ama sürekli kontrol ediyorum, dönüş yapacağımı bilmesi gereken biri var mı diye. yoksa köy yolunda sinyal çakmanın ne gereği var, yanlış mıyım?