muhaliflerin televizyona çıkmasına bozulanları görmemizi sağlayan medyadır. Sadece başgan konuşsun herkes sussun istiyorsunuz değil mi?. demokrasilerde seçimler bu şekilde yapılır zaten.
seçime gidilen fenerbahçe'de tüm aziz yıldırım muhaliflerini tek tek ayrı ayrı programlarda ağırlayan medya.
bakın, son 1 haftadır bir sürü muhalif tip çıkmaya başladı ekranlara.
tabelacılıktan ziyade, yavşaklar ordusudur. su haktır kanaldan akıyorsa oraya geçiş yaparlar. 3-4 düzgün adam hariç hepsi hikayedir, ki bunların patronları da maalesef hep o kanalın içindedir. nokta.
(bkz: türk spor medyası)
bugün mehmet ali aydınlar'ın basın toplantısında çıkmış biri adamın trafik kazasında ölen oğlu için fenerbahçeli bir yönetici ''voleybol şubesini m.ali aydınlar ın manevi sorunlarını biraz unutturmak için verdik'' diyor.siz bu konuda ne düşünüyorsunuz gibi bir soru sordu.ve akabinde adam gözyaşları içinde açıklamayı bitirdi.hay sizin sorunuza da o muhabirliğinize de sıçayım.
yazılı basının neredeyse tamamı ve yayıncı kuruluş tarafından fenerbahçe şenliklerine devam etmektedirler. şu anda lig tv de herhangi bir genel spor programını izlerken gülüyorum sadece. fenerbahçe şampiyon olmuş şampiyonlar ligine falan katılmış anladığım kadarıyla. konuşmaların genel formatı hep şu; ersun yanal müthiş hücum futbolu oynatıyor, transferin en hareketli takımı, fenerbahçe orta sahası çok zengin hay allah kim oynasa acaba hepsi birbirinden iyi, hiçbir mevkide sorun yok gökhan gönül o kadar hırslıki her an takıma katılaiblir, takım çok neşeli antremanlarda hayal çekiyor, forvetler üst düzey of hele bide cardozo gelirse 100 gol atarlar. galatasaray'a gelince; defansı sıkıntılı. süper kupa maçı gelsin artık.
yıldız futbolcu kelimesinin ne anlama geldiğini bilmeyen insanlardan oluşur bu basın ve mensupları. adını sanı duyulmamış oyuncuları bile yıldız diye tabir ederler bu cahil cühela arkadaşlar.
bugün de ne kadar yanardöner ne kadar korkak olduklarını bize göstermişlerdir.
melo nun sözde tükürük olayında hakem raporu önemli, oğuzhan yüzünü neden siliyor vs cümlelerle birini çok rahat karalıyorlar.
meireres olayında hakem yüzünü silmiyor mu, hakemin kendi raporu değiştirilmedi mi?
ben böyle medya görmedim. bu kadar korkak bu kadar aziz hayranı bir medya daha gelmez.
ekranlara çıkıp ne kadar rezil oluşunuzu izlemek bıkkınlık verdi.
özellikle transfer haberleriyle saçmalarlar. avrupa da giden iki takımımıza nedense avrupa kupalarında oynayamayacak adamları transfer ettirirler. fener valbuena'yı veya higuian'i uefa maçlarında tribünde otursunlar diye mi transfer edecek veya galatasaray kaka'yı adı süper kendi rezil lig için mi?
ne yazık ki verdiklerin haberlerin %90'unun yalan, kalan %10'unun da abartı olduğu basındır. şike soruşturmasında ortaya çıktığı üzere aralarında bir yerlerden aldıkları direktiflerle haber yapan çok sayıda gazeteci mevcuttur.
bazen saçmalamakta öyle nirvanaya ulaşırlar ki sabah yaptıkları yalan haber öğlen yalanlanınca, öğleden sonra yalan haber yapıyorlar diye bir başka haber bile yaparlar.
basınımızın kalanından çok da farklı değillerdir aslında. tabi böyle saçma sapan haberlere inanan bu kadar çok kişi olduğu müddetçe de bu haberlerin sonu gelmeyecektir.
nekadar saçma nekadar bir birinden bagımsız oldugunu bir kezdaha gözler önüne seren basındır. iki ayrı spor gazetesi almanız ve ordaki heberleri okumanız bunların nasıl bir şey oldugunu görmenize yeter bile. örnek; dün gazetenin birinde trabzonsporun kombine satışının 750 civarı oldugu yazarken ve yönetimin kombine noktasında büyük sıkıntı çektigini söylerken bir diger spor gazetesi ise tam aksine trabzonsporun kombine satışlarının patladıgını hedeflenen kombine satışını geçtiklerini yazmıştır. şimdi bunlardan hangisine inanalım. masa başında yapılan haberler ve bunlara hiç kimsenin müdahale etmemesi.
dün yohan blake usain bolt'u geçtiğinde sabah face'e ve bir siteye '' blake bolt'u çok rahat geçerek cahil atletizm seyircilerini şaşırttı '' yazmıştım, dün öğleden sonra internet siteleri ve bugün sabah gazeteler tabiki benden habersiz '' yohan blake usain bolt'u geçerek çok şaşırttı, inanılmazı başardı'' yazdılar. bir basın kendini bu kadar mı iyi bilir, bir insan ülkesini bu kadar mı iyi tanır.bu tabiki benim başarımdan çok türk spor basınının ve onların dediklerine kayıtsız şartsız inanan halkın aptallığı.
Dünyanın en çok abartan basınıdır. Yalnızca transfer haberlerinde değil neredeyse her şeyde. Misal dün tüm gazetelerde, Portekiz milli takımı antrenmanında QUARESMA ile lopes'in tartışması yer aldı. Tamamında metin şöyleydi:
" antrenmanda Kendisine sert giren lopes'e QUARESMA tekme ile saldırdı. Yumruklaşmaya gidecek olan tartışmayı costa önledi. QUARESMA güçlükle sakinleştirildi. "
haberler böyleydi fakat videoyu izlediğimizde lopes q7ye arkadan girince q7 anlık sinirle yavaş bir tekme savuruyor. Sonrada iki futbolcu arkasını dönüp gidiyor. Nasıl Yumruklaşma, nasıl sakinleşmeyse artık.
aktarmalı uçak nedeniyle istanbula gelen, sonrasında da sevgilisinin hastalığı nedeniyle geceyi istanbulda geçiren berbatov için, "berbatov istanbulda" diye gaz bir manşet atan basındır. tamam gazetecilikte merak uyandırmak falan önemli de hakkaten boku çıktı lan bu işin. ayrıca bunlar yazdığına göre berbatov siksen gelmez artık.
