türk sinemasının ilerleyememesinin sebepleri

entry44 galeri0
    44.
  1. dünya sineması ilerleyemiyor, artık.
    sebebi de aşırı rol kesmeler.
    şöyle bir tane doğal karakter kalmadı.
    hepsi poz veriyor. o zaman da doğallık kalmıyor.
    keza konular. normal insanların hayatını film yapabilecek ustalıkta yönetmen yok.
    doğal konu, doğal role örnek isterseniz, limonata filmi var.
    filmde ne vurdu be kırdı ne uzay ne yaratık var ama soluksuz izliyorsunuz.
    1 ...
  2. 43.
  3. Senaryo iyiyse kötü oyuncularla bile film kendini izletir. Bizde senaryo yok. Çünkü Senarist yok. Hep aynı mevzular, hep aynı hikayeler .yaratıcılık sıfır.
    1 ...
  4. 42.
  5. Bilim kurgu desen sıfır nasıl ilerlesin ?
    0 ...
  6. 41.
  7. hayal gücü kıtlığı elbette. yeşilçam'dan sağlam filmler çıkmışken yeşilçam'dan sonrası çoğunlukla felaket. ayrıca sinemamız pek realist de sayılmaz. fazla romantik filmlerimiz, tesadüf kavramına fazla yer veriyor, bu da gerçekçiliği baltalıyor. ayrıca dinden ve geleneklerden dolayı seks sahneleri doğru dürüst gösterilmiyor da. dediğim gibi sinemada realizm noksanlığı var.
    1 ...
  8. 38.
  9. dağ serisi, ayla, reis, kaybedenler kulübü, recep ivedik serisi, tarzı yapımlardır.

    kısacası türkler bu işi becerememektedir. türklerin film çekmesi yasaklanmalıdır.
    0 ...
  10. 36.
  11. Reyting veya gişe elde etmek için sürekli aynı şeylerin kullanılması.
    1 ...
  12. 36.
  13. 1- hitap ettiği kitlenin köylü olması
    2- islam ve sanatın bağdaşmaması.
    2 ...
  14. 35.
  15. Tüm filmleri internetten izliyoruz adamlar para kazanmıyor sonra samanyolundaki yanan adam gibi efektler kullanıyorlar o işte yürümüyor.
    0 ...
  16. 34.
  17. arz talep meselesidir. seyirci yüzündendir. gitmeyin arkadaşım hiç bir filme gitmeyin sinemaya. önünüze bok koysalar saatlerce izleyecek insanlar var. televizyonda açın cnbc-e ,e2 izleyin. bu adamlara para kazandırmayın. bakın paşa paşa nasıl çıkarıyorlar o zaman adam gibi diziler , filmler.
    0 ...
  18. 33.
  19. türk sineması reha erdem in a ay filmiyle 1989 dan beri ve 2007 ye kadar -2007 sonrası hafif bir duraklama görülmekle beraber-bir rönesans yaşamış,avrupa ülkesi sayılıyor isek onun en iyi sinemalarından olup, kore ve iran sineması düzeyine ulaşıp yer yer onları aşmıştır... bu başlığı açan yazar kardeşim önce bir has sinemadan anlasa zaten konvansiyonel sinema üretiminde hiçbir gelişmiş ülkenin de hollywood a erişemeyeceğini anlar; belki birazcık gerçek sinema izlerdi. sizin gibi cahiller yüzünden cannes da altın palmiye yi yani en prestijli ödülü alan kış uykusu filmini oscarlara yollamaktayız. allah akıl fikir versin ne diyeyim, halen oscar alacakmış...bre gafil 3 adet altın ayı' n 2 adet altın palmiye' n varken ne hacet oscar a !
    1 ...
  20. 32.
  21. hüngür hüngür ağlatmaya ya da anıra anıra güldürmeye odaklanmasıdır. genel olarak ortadoğuluların geri kalmış olmasıdır.
    2 ...
  22. 31.
  23. Bütçe yetersizliği, Efektlerin komik olması, senaryoların bok gibi olması, istanbul'dan başka yerde film çekilmiyor ama sonuçta istanbul da bir New York bir Manhattan değil. uzar gider böyle.
    0 ...
  24. 30.
  25. Ota boka sansür koyarsan ilerleyemez tabi.
    0 ...
  26. 29.
  27. Gercekci degil sanki biraz. Adam psikopatin onde gideni katil hirsiz bilmem ne bir tane cigara yakmiyo ya lan.
    1 ...
  28. 28.
  29. Ne denirse densin en büyük problemi üretkenliktir, sanatın hiç bir dalında ülke olarak belli başarılarımız yoktur. Film yaparlar senaryo çalınti, dizi yaparlar başka bir diziden esinlenilmis, sarkı yazarlar müzik çalıntı klip çalıntı.
    0 ...
  30. 27.
  31. iş bilmeyen yapımcılar ve işini çok iyi bilen yapımcılar yüzünden sinemamız gelişmiyor, gelişmeyecek.

    aynı zamanda eskiden kültür bakanlığı üzerinden hükümetler adam kayırma yaparlardı. yani istedikleri yönetmeni maddi yönden desteklerlerdi. şimdi bunun yanı sıra film festivallerinde de adam kayırma ve lobi faaliyetleri rahatsız edici düzeye fırladı. eskiden bir altın portakal'ımız vardı. şimdi tam manasıyla rezillik.
    0 ...
  32. 26.
  33. 25.
  34. Türk izleyicisinin mal olması.
    0 ...
  35. 25.
  36. Gişe(para) odaklı filmlerin domine ettiği bir sektör olması. Bu bütün ülkelerin sinemaları için geçerli. Holywood'a da gitseniz bir tarafta aksiyon filmlerine milyonlar saçan para babalarıyla mütevazı kadrolar ve işler çarpışmakta. Sonuç malum. Açın bakın imdb top 250 listesini bir şeylere uyanmaya başlarsınız.
    1 ...
  37. 24.
  38. Fazla para harcamaktan kaçınıyorlar bu kadar net. Ya o hızlı ve öfkeli6 ne ya güzelim arabalar param parça. Film çekmek için tank bile parçaladılar, hangi türk filminde olur böyle bir şey?
    0 ...
  39. 23.
  40. en büyük sebeplerinden birisi bu ülkede komedi ve dram tutar mantığıdır.sadece komedi ve dram çekelim, vıcık vıcık dram aksın, insanlar hönküre hönküre gülsün düşüncesidir. ama aşırı uçlarda olmayan o kadar kaliteli film ve yönetmen/senarist vardır ki bu anlayış yüzünden bekldikleri ilgiyi görememektedirler. yoksa mesele türkiyenin gelişmekte olan ülke sınıfında olması değildir. bunun için en iyi örnek iran sinemasıdır. her anlamda türkiyeden geride bir anlayışla mücadele etmelerine, sansürle uğraşmalarına rağmen inanılmaz kaliteli filmler yapmışlardır. mesele filmlere dünya kadar para harcamak da değildir. amerikan sinemasından bir macera filmi 200 milyon dolara çekilip sinema açısından berbat bir film olabilir; ama "adamlar bu kadar para harcamış. şu efektlere bak yeeeaa" diye bir anlayış yüzünden el üstünde tutulmaktadır. bu sadece türkiyede değil, tüm dünyada böyledir. ama dünyanın geri kalanında bir şekilde buna tepki olarak yerel filmler de beğenilir ve desteklenir. türkiyede ise bir avuç insan dışında sinema komiklikli ağlamaklı eğlence aracı olarak görüldüğü için kaliteli olabilecek yapımlar hep ıskalanmaktadır. kaliteyi ucundan yakalayanlar ise bir şekilde dram vıcıklığına düşmektedir. bunun tek yolu yapımcıların zorlamalarına direnç göstermektir. ama bu da türkiye şartlarında mümkün değildir.

    not: cümleler kopuk olabilir, bağlantısız olabilir. anlatım bozukluğu, noktalama yanlışı olabilir. bunun için özürlerimi sunmakla beraber ciddi sayılabilecek bir konuda bu saatte istemeden de olsa yazma ihtiyacı hissedince böyle oluyor. *
    1 ...
  41. 22.
  42. bugün izlediğim bir filmde dikkatimi çeken bir nokta ile belirtilebilir ve ardı arkası kesilmeyecek şekilde çoğaltılabilir listedir.

    şöyle ki;

    dünyaca ünlü johnny depp'in oynadığı film (chocolate, güzel filmdir bu arada izlemeyenlere tavsiye ederim) vardı televizyonda. şimdi bir çok kişi diyecektir ki, bu adam zaten vasat filmlerde oynamaz, o yüzden bu adamın oynadığı filmlerle türk filmlerini kıyaslamak bize haksızlık olacaktır. ama bana kalırsa çıtayı yüksek tutmak lazım, zaten yaptığım gözlem de çok küçük bir şey. neyse konuya dönelim. filmde esas kız ve esas oğlan yanlarında küçük bir kız çocuğu varken 3 kişi dükkanda yalnız kalıyorlar. biraz sonra üst kattan bir küçük kız çocuğu geliyor ve diğer küçük çocuğa bir şey söyleyip esas kız ve esas oğlanın yanından alıp götürüyor. ikisi yalnız kalıyorlar ve en sevdiği çikolatayı tahmin etme yönünde bir kaç diyalogtan sonra çocuklar geri dönüyorlar. yani toplamda bir ya da iki cümle edebilmişlerdir ki çocuklar yanlarına geri dönmüştür. normalde bu sahne bizim türk filmlerinde olmuş olsaydı, bu çocuk yukarıya diğer çocukla birlikte çıkardı, artık yukarıda uykuya mı kaldılar...

    durum bundan ibaret.

    böyle analiz mi olur demeyin, bu tip ufak tefek şeyleri yok sayıp görmezden geldiğimiz için ve doğallıktan çıkıp rüya gibi bir atmosfer yaratmaya çalıştığımız için ilerleyemiyoruz.
    0 ...
  43. 22.
  44. Filmlere para harcanmaması ve hep aynı kafadan yapılan filmlerden ötürüdür.
    0 ...
  45. 21.
  46. Turkiyede herhangi bir şeyin ilerleyememesinden ileri gelen sebeptir.

    Hangi konuda başarılıyız ki sinemada olalım? Üreten bir toplum olmamamız; sanata, dolayısıyla da sinemaya yansıyor.

    Marka değeri olmayan güzelim Türkiyem.

    Yıllardır bize yakıştırılan "gelişmekte olan ülkeler" sıfatından kurtulursak belki sinema da kurtulur.

    Nerden nereye geldim yine, te allahm.
    0 ...
  47. 20.
© 2025 uludağ sözlük