Kavga sahnelerinde bir yumrukla 8 adamın yere serilmesi, her vuruşta bukua bukua diye ses çıkması, 38 mermi yiyip ayakta ölünmesi, dıkşın dıkşın diye ses çıkartan tabancalar, şarkı söyleyen kadınlar (playback yapanlar) ve benzeri olaylar bütünü türk sinemasından soğuma nedenleridir.
ambargo konmuş hayallerle film çekmeye kalktıkları için olabilir. yabancı sinemadaki o kendiyle barışık naturelliğe sadece çıplaklık ve sevişme sahnesi olarak görebilirsiniz türk filminde. naturellik ve sıradışılık anlayışı budur sinemamızın çünkü.
büyütülürken bıngıldağından sokulan yasaklar, büyüdükten sonra her ne kadar kendini aşmaya çalışsa da kendini belli eden mahalle baskısı, yargılanmaktan korkma ve de sıradışına çıkma korkusu kurdun kapacağı kuzu olma endişemiz filmlerde yönetmen kanalıyla beyaz perdeye asıl yansıyandır görünenin alt yazısı olarak.
bu da doğal olarak yapay duygu tadı vereceği için sevmez ama ümitle beklersin. tek tükle idare edemem dersen de ......
film olarak 'recep ivedik'; oyuncu olarak 'şafak sezer' soğuma nedenidir.
tabi sevmediğin yapımları izlemezsen soğumazsın, yoksa çok iyi yapımlar da vardır. film olarak 'uçurtmayı vurmasınlar'; oyuncu olarak 'altan erkekli' ısınma nedenidir.