bizim ülkemizin ordusunda asker alımları askeri kültürü erlere aşılamakla alakalıdır (Gerçi ne kadar verimli tartışılır, sıkıntı da burada. gayet milliyetçi insanlar bile, askere gittikleri zaman "bu muydu aq" gibi bir ruh hali içinde oluyorlar). Haliyle erlerin iki elle bir tüfeği doğrultamamaları bu nedenledir. gerçekten etkili olan birimler genelde özel harekata bağlı birimlerdir. paralı askerlik olayı her ülkenin kaldırabileceği bir şey değil, iyi uygulanması gerekir. adının hakkını verecek bir profesyönel ordu, iyi bir geçiş olabilir. ama biz türkler için bu çok önemli bir karar, çünkü tarihte türkler olduysa, askeri kurumları bunu mümkün kıldı. bakalım ne olacak.
dünyaya bedel olmuş, Türk askerini anlatmak için binlerce kitap yazılmış, birçok büyük liderlerin 'Türk askeri ve ordusu üzerine övgüleri olan bir orduyu' nasıl gelipte rezalet denilir, hangi kafayla denilir bilemiyorum, çekememezlik sanırım sayın sözlük.
ölüsü gazoz şişesi , dirisi tay bacağı diye bir laf var ya , aha işte bu bizim ordu için geçerlidir , sen rezalet dersin yine dosta güven düşmana korku salar , ha zaten rezalet değilse düşman anasının amına da sığınsa yine bulur çıkarır yok eder
şehit sayımızın fazla olması rezillik anlamına gelmez , azdan az çoktan çok gider demişler , adamların elinde birer tane keleş , 3 lü 5 li gruplar halinde geziyor , bizimki gibi yerleşik düzenleri yok , kalabalık değiller , bundan dolayı tam saha pres yapılmadıkça bu şekilde şehit verilmeye devam edilecek , tam saha preste , arazi çatışmalarında belki bir gecede daha fazla şehit verilecek ama bu şekilde kışlada bekleme yöntemiyle verdiğin şehit başına 1 kelle bile alamazsın , ama yüklenirsen dağlara çıkarsan arazi çatışmasına girersen bir verir on alırsın , çok verirsin ama daha çok alırsın , madem köprüler atıldı , madem terör yine azacak o zaman mahal verilmeden hücuma geçilmeli , bu şekilde beklemekle daha çok yıpranır ülke ve ordu.
tamamen yanlış önermedir.bunu savunan kişilerin ak parti hükümetinin döneminde türk silahli kuvvetlerinin iç hizmetler kanununda bazı yasalarda oynama yapıldığının haberi yoktur.zaten olması da saçmadır. adamlar ordunun, irtica ile mücadele kapsamında kendilerine darbe yapmamaları için gizli kapaklı tsk'nın yasalarla sabitlenmiş vazifesini değiştirerek iç tehditlere karşı elinin kolunun bağlanmasına neden olmuştur.şu anda tsk'nın vazifesi yurtdışından gelecek tehditlere karşı savunma yapmaktır.bunun öncesinde bu vazife ise; içeriden ve dışarıdan gelecek,cumhuriyet ve laikliğe zarar verecek tehditlere karşı ülkeyi savunmaktı.darbelere zemin hazırlıyor diye değiştirilen bu yasa esasında rte'nin ülkeye başkanlık sistemini getirip ülkeyi eyaletlere bölerek doğuda zamanla açılım bahanesi ile pkk özerk bölgesini oluşturmaktır.kendiside ben bop eşbaşkanıyım diye amerikan maşası olduğunu kabul ediyor. bakmayın abd türkiye'ye kükrüyor bu aralar diye, hepsi akp hükümetini türk milleti karşısında yüceltmek ve medya vasıtası ile oy potansiyelini arttırmak uğruna.gelgelelim tsk yıpratma operasyonlarından bir tanesi de değil bu; ordunun kritik kademelerindeki kurmay subayların ve generallerin çeşitli katakulilerle içeri tıkılması, harp okullarındaki f tipi yapılanma ve atatürk sevgisi fışkıran başarılı öğrencilerin okullarda mobbing uygulamalarına maruz bırakılarak okullardan ayrılmaya maruz bırakılması, gerek medya gerekse sosyal medya üzerinden bu tarz açılan başlıklar ile yapılan psikolojik operasyonlar, gerek amerikaya güvenerek aldığımız iha(o dönem türkiye'nin yerli iha'sı anka piyasada yok) istihbaratları doğrultusunda sahneye çıkan uludere olayı ile türk silahlı kuvvetleri silahsız operasyonların hedefinde olmuştur.çünkü ecnebiler yakın ve uzak tarihte yaptığımız savaşlardan bizim nasıl bir ordu teşkilatına sahip olduğumuzu biliyor ve sıcak savaşa girmeye cesaret edemiyor.bunun yerine az önce saydığım medya harbi, psikolojik harp, siber harp ile bizi bize, bizi ordumuza kırdırmaya çalışıyor. ordumuzu küçümseyen kişiler nato'nun özel kuvvetler yarışmasında kıt kanat imkanlarla üst üste turnuvaları kazandığımız zaman o yarışmanın iptal edildiğini ve artık yapılmadığını yan sekmeden google'ı açıp araştırabilirler.kore ve kıbrış savaşlarında vikipedi'den zayiat raporlarına bakabilirler. bütün savaşı inceleyin demiyorum tabi isteyen belgesellerini de izleyebilir, ayrıca dedem kıbrıs harekatında savaşmış subay gazisi, anlattığı çok enteresan anıları var burda bunlara değinmeyeceğim.evet komplo teorisi manyağıyım fakat görünen köy kılavuz istemiyor arkadaşlar.sosyal medya terörüne dikkat edelim.
düzen olarak çok bozuk değildir. ciddi söylüyorum sağlam komutanlar var. ama er ve erbaşlar karakter olarak iyi değiller. önce bu sağlanmalı. asker dediğin vatansever olmalı.
Türk düşmanı yazar beyanı. Türk ordusu oldukça iyi durumdadır uyuyan polisi öldürmek ya da yola mayın döşeyerek kayıp verdirtmek türk ordusunun berbat durumda olduğu anlamına gelmez.
askerlerin sivil halkı sokakta koruması darbe adını taşımaktadır. sivillerin sokakta korunmasından polis sorumludur. askerin olması gereken konumu ve durumu tartışılmalıdır sadece. savaşçı bir toplum olarak varsayıldığımız için askerlik bedavadır ilerleyen dönemlerde değişeceğini umduğumuz ama sonucunun nereye varacağını tahmin edemediğimiz hadisedir.
