20 yıllık akp iktidarında, yılların her ayında en az 2-3 kere türk olmaktan utanmışımdır. yani an değil anlar silsilesi. o kadar da alışmışız ki artık utanç üzerimize bir yaşam şekli gibi yapışmış. bırak yüzümüzün kızarmasını vurdumduymazlaşmışız. yazık.
geneli kürtler tarafından yaratılan an. ''yılbaşı gecesi'' kürtlerdi onlar. Yani ben zafer işaretinin yalancısıyım. ''chat odalarında soyunan tek kaşlı kıllı erkek'' türkler kıllı olmaz. Onlar kürtlerdir.
Grupça gezilen kilisede haçla, isa' yla, inançlarla tam bir gerizekalı gibi dalga geçen insanların bunu yapmaktan utanmaları gerekirken aksine kahkahalar atmaları. Kendilerine biraz da öfkeyle bakan ve bu insanların niye güldüklerini anlamaya çalışan oradaki hristiyanlara Türkçe olarak küfür etmeleri. Bunun ardından bir kez daha böğürerek gülmeleri.
Hiç bu kadar utandığımı hatırlamıyorum.
borç-harç açıp bizi kurtarmasını umduğumuz gıda-marketimiz bir turistik mekanın çok yakınındaydı. o zamanlar ben saftirik bir ergen, dükkanda bir aile büyüğü eşliğinde çalışıp işi öğreniyorum. bütün bir yaz markete gelen turistlere peynir tattırmak, salam kesip ikram etmek, domates tartmak ve paket yapmayı öğrenmek gibi ulvi edimlerle geçiyor falan...
bir gün yine yazın kavruk sıcağında ben beyaz peynir gibi dükkanda oturup sıkıntıdan çekirdek çitliyorum, babam kabukları etrafa atmamam konusunda sonu gelmez uyarılarda bulunuyor; market kapısından içeriye müthiş bir hatun girdi. türkçe konuşmalarına rağmen aksandaki bozukluk dili sonradan öğrenmiş olduklarını ele veriyor.
o zamanlar kiloyla açıkta yoğurt satılırdı, ne kadar isityorsan o kadar alabilirdin. bizim afet hatun yoğurt istedi. artistik hareketlerle buzdolabına doğru yöneldim, hemen kovaya sarıldım, yoğurdu özel poşedine koymaya başladım.. ki babamdan bir uyarı tonu daha:
- helkenin götünü yere vur oğlum, cıvımıştır o yoğurt... iyi yerlerinden kat hanfendiye.
o an ölmek istediğim andı. o söylem hangi insan ırkına aitse o ırktan nefret ederdim. helke dediği kova, durduk yere ad değiştirirken benim yüzüm çoktan kızarmıştı. kovanın alt tarafı da müstehcen bir isim almıştı ya o ergen halimle buna nasıl dayanacağımı bilememiştim. hayattan soğumuştum lan. hele ki bir de yoğurdun cıvıması var ki... ulan baba bir çuval inciri b.k ettin tamam da en sondaki hanfendi neyin nesiydi, diye hala sorarım. babama değil tabi.
Barış gelini Picca Bacca'nın koskoca dünyayı otostopla dolaşması ve hiçbir şey olmaması lakin Gebze'ye geldiğinde birden fazla kamyon şoförü tarafından tecavüze uğrayıp hunharca katledilmesi.
ezik insan psikolojisindekilerin yaşadığı andır. tarihten bihaberdir. halbuki bilse kimin neler yaptıgını sadece günümüze bağlı kalmasa. türklüğünden değil insanlığından utanırsın bazı olaylarda.
internette chat yaparken nick'i turk22cm vs olan yazdıkları; ''i sex you'' '' do you like turkish c..k'' gibi laflar edip hatun düşürme(klavyeden sosyalleşme) çabalarında olanları gördüğümde, tiplerine bakıldığında kapkara tek kaş çıplak olduğu halde kazak ve pantalon giymiş kişiler gördüğüm andır, ne kadar türk oldukları tartışılır.
mazlum bir devletin üzerine abd yanında savaşa girip orda verilen türk askeri " number one " gazını alıp şişen askerleri duyunca yerin dibine girmek istenilen andır.
Şu en son japonyo depreminde insanların o kaosta o çamur deryası içinde kendilerine dağıtılan yardımları birbirlerine saygı çerçevesi içinde almalarını gördükten sonra bizdeki deprem sonları yapılan yağma ve yardım dağıtım anlarındaki halimizi gördüğüm zaman.
hiç olmayan hiç olmayacak olan andır. türklük, bir kaç kişinin olası yanlış davranışıyla değerini kaybedecek kadar küçük bir kavram değildir. utananlar hiç lafı uzatmasın, soluğu istediği yerde alsın.