gurur duymamak elde değil... osmanlının torunları olmak...
edit:eksile lan ben ekmeğini yediğim toprağın gelmişiylede geçmişiylede gurur duyuyorum var mı diyeceğin??
babanız diğer babalardan farklı olmadığı halde onun çocuğu olmaktan mutluluk duymaktır. biraz da böyle düşünsek "aaa mesela fin olmaktan ne farkı var ki yeaaaa" demekten vazgeçebiliriz diye düşünüyorum. tabi farkı yok. mesele de o değil zaten.
Bilimsel açıdan herhangi bir karşılığı bulunmadığı için duygusallıktan ibaret soyut bir kavram. Olunması konusunda ise çok da çaba gerektirmeyen bir şey. Aynı duygusallığı barındırmayan ancak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olanlar için gereksiz saçma sapan bir ayrıntı. Herkesten de bu duygusallığı beklemek eylemin niteliğine göre millyetçilik ya da ırkçılık barındırır. Ancak devlet iktidar aygıtı olarak değişik halklara ölçülü yaklaşmanın bir gereği olarak sözüm ona herkese bir vatandaşlık verse de insanlar resmi ideolojinin gizli bir şekilde yürüttüğü duygusal tahribata ne yazık ki küçük yaşlardan itibaren alıştırılmaktadır.
kimi bir köy evinin toprak damı altında
ebe ayşe ninenin ellerine
en doğal hal ile
ya da
elif hemşirenin hastanesinde
zeynep - kamil olmaktır.
ilk nefesle ciğere
memleket havasını doldurmak
anne memesine güçlüce asılarak
var olmaya çalışmaktır
sokakta bilye yuvarlamak
gazoz kapakları oyuncak
değnekleri at yapmaktır
bir topun ardınca terli
büyük futbolcu düşlerine dalmaktır
sımsıkı sarılıp da
annenin ellerine
okul sırasında ağlamak
mavi önlüklere bezenip
kara tahta başında
ali-ayşe olmak
ve
kahramanlıklarla nikâhlı
mavi gözlü bir devin
gözlerinde kaybolmaktır
çamurlu yollarda yürümektir çok zaman
delik ayakkabılarla
"yarın" endişesi duymak
ama, hep
umutlu kalmaktır.
toprak kokan havayı koklamak
sararan yapraklara
şiirler yazmak
yılbaşı gecelerinde pencerede
" ah bir kar yağsa"
- dualarına karışmaktır
havuç takmaktır
kardan adama bazen
elleri uyuşarak
bir naylon torba üstünde
mutlu-mesut
kaymaktır
günde beş kez
ezan duymak
kılınmasa bile namaz
huzur duymaktır
hele,
yurtdışındaysa eğer
bir ezanla
ağlamaktır
takılırken tüyleri pıtraklara
koyunların
onlara içli sesiyle
kaval çalmaktır
sürüyü getirirken
esenlikle geriye
toz dumana bulanmaktır.
buğday başaklarına
umudu bağlamak,
yağmur olup yağmaktır
sandık dolusu çeyiz
yemenilerde oya
"aşrı aşrı memlekete" türküsüyle
gelin kız olup
kırmızı örtünün altında
kınalanmaktır
yeni yetmiş bıyığıyla
eller üzerinde hoplamak
davullarla, zurnalarla
hem sevinçli, endişeli
ama hep dualarla
asker olmaktır
"mehmet" olmaktır
vatan uğruna,
bayrak uğruna
inanç uğruna,
alnından vurulmayı
şehadet şerbetini içmeyi
göze almaktır.
ne mutlu türküm diyebilmek,
bununla gururlanabilmek...
düşman karşısında
devleşebilmektir.
*
türk olmak,
kendini öyle hissedemeyenler var ya
işte onlara karşı
inadına türk olmaktır
mütekamil ruhun seçimidir. ateşlerden geçmeyi göze alabilmiş insanın yaşadığıdır. yokluklara, zorluklara, baskılara katlanmayı göze almış, severek kabul etmiş ruhların seçimidir.
tinsel açıdan ele alarak çok eksilenmeyi göze aldım. ancak yakın zamanda çok daha fazla konuşulacak, duyulacak bu tarz şeyler.
işine gelince bazı toplulukların türk olmadıklarını böğrüm böğrüm bağıranların, aynı toplulukların yedikleri rezil ve iğrenç haltları kendi milletinize mal etmesini üzülerek seyretmektir.
10bin yıllık geçmişe sahip, en az 2 bin yıl bütün dünyaya hükmetmiş bir milletin mensubu olup, sadece son 60 yılda türk'ün müessir medeniyetler seviyesinden maalesef biraz geriye düşmesinden dolayı ite köpeğe, ciğeri beş para etmez şerefsizlere maskara olmaktır.
ha; gün olacak devran dönecektir, tarih tekerrürden ibarettir ayrı konu.
--spoiler--
Türkiye'de Türk olmak ama lisanen değil hakikaten ruhuyla, beyniyle Türk olmak çok zordur. Çünkü Türk'ün ülkenin mevcut durumundan memnuniyetsizliği had safhadadır. Büyük bedeller ödeyerek kazandıklarının, insafsızca yabancılara terki müthiş bir ızdırap kaynağıdır Türk için.
Her seçimde sandığa gitmesine rağmen iktidarın yurtdışından belirlendiğinin düşünülmesi utanç vericidir.
işte bunun için Türk olmak çile çekmek demektir. *
--spoiler--