türk kızı ve erkeğinin özünden sapması

entry2 galeri0
    ?.
  1. bitirme tezi gibi başlık oldu la...

    bir hikayeyle anlatıcam bu durumu hocam. bıraksak sabaha kadar türk kızı kezban, türk erkeği bir biscolata değil diye düdüklü tencere gibi öteceksiniz. yüz yüze bakıyoruz lan, amacınız ne? türk kızı ve türk erkeklerine söylüyorum, aranızda italyan, ingiliz, ruz varsa üstüne alınmasın, çek varsa da bi zahmet bana özelden ulaşsın, bişey sorcam...

    eğitim boku püsürüne rotayı gurbetçiler diyarı almanya'nın düsseldorf şehrine verdiğimiz zamanlardı. eğitim bitmiş, oturmayı, kalkmayı, pati vermeyi öğrenmişiz. son günümüz, nasıl bokunu çıkarsak diye düşünürken kendimizi altstadt'ın bir mekanında bulduk. insan yağmış her memleketten, aksiyonsuz bir zamanını da görmedim zaten, neredeyse her milletten cinsiyetler kendi milli kıyafetleri içinde endam eylemekte. biz de kafa yükseltme, etrafı kesme ve goygoy peşindeyiz aga. geyiklerin en pisini çeviriyoruz, türkçe bilen biri dinlese ıslak it eniği gibi ülke dışına tekmeler, o derece...

    neyse, ne içelim falan derken, lan dedim burdaki long island'ı acayip övdünüz, hala içmedim ben, onu deneyek bu akşam dedim. diğer arkadaş ben bira içecem aga dedi. ben yokken geldiğinde 2 tane jumbo içmiş hastanaye yatırmışlar. dedim arap sen içme amk...
    içki konusunda kondisyonumun top yaptığı zamanlar, ver edecem içkiyi, ver edecem geyiği...

    neyse agalar, 7 yıl gördüğüm almancadan zerre kırıntı kalmamasından dolayı ingilizce anlaşıyoruz esnafla. garson kız geldi, 2 long island 1 bira dedik. çat geldi, çut yuttuk. kızı tekrar çağırdık, arkadaş içki değiştirmek istedi ama ne kadar söylesekte kız anlamıyor aga, en son ben patladım arkadaşa, amk bok var, iç işte aynısından, anlaşamıyoruz diye...
    garson kız "aaaa türk müsünüz" dediği an, türkiye öss birincisi ne hissettiyse aynısını hissettim aga. kalan diyalog...

    - he yaa türküz, niye türkçe konuş muyorsun yav? çok çaba harcadık.
    + ne bileyim, ben de pek ingilizce bilmiyorum. neyse rahat anlaşırız artık, ne alırsınız bakalım?

    içkileri söyledik, kızın ikametgah ilmuhaberi dahil herşeyini sorup öğrendik, siparişler gelip gittikçe geyiği de goyduk. misss...

    bokunu çıkarmak istediğimizden mütevellit ve para durumunu kontrol ederek kıza kredi kartı kullanabiliyor muyuz diye sorduk. tabiykiside cevabından sonra, doldur masayı eyyy hancı, bana bir testi şarap, şunlara da ceylan budu dedim. daha önce cebimizdekinden epey fazla harcayarak fas asıllı bir taksici dayıdan yardım istediğimizden beri cüzdanda hep yedek para bulundururum bu gibi durumlarda, bunu da belirtmem lazım aga, gidişat önemli...
    neyse biz kafaları iyi ettik, tek tartışmadığımız imkb kaldı, onu da yola saklayalım dedik.
    hesabı istedik, kredi kartını bıraktık, kız geldi binbir mahçubiyetle. çalışmıyormuş o amuğa goduuum pos makinesi, ben tedarikli abi olarak mecbur cepten çıkardım yedek zulayı, sütyenden para çıkarır gibi... verdik hesabı, zulam sayesinde artı puanları toplayan ben oldum, kız kaç kere özür diledi hatırlamıyorum.
    neyse hocam kalkmadan takılalım dedik kıza, ya dedik nabıcaz şimdi, tüm paramızı aldın, taksi parası kalmadı, eve yürüyerek dönecez dedik gülümseyerek. kız ciddiye aldı, cebinden afedersin 10 hayro çıkardı, masaya koydu, kusura bakmayın tekrar dedi...
    aga ben bu kadar bozulduğumu hatırlamam ömrü hayatımda, şaka yaptık olur mu öyle şey diyerek teşekkür ettik düşüncesi için.
    kız belki bize vermek istediği para için çalıştı tüm gün...
    bak hocut, bunu alman kendi vatandaşına yapmaz burda, zaten alman usulü diye hesapları bile var adamların, herhalde yapmaz. italyan 1 paket spagetti vermez bu durumda, ingiliz yere dökülen birayı yalatmaz, fransız citroen'le 1 tur attırtmaz, şurdan dönüp gelecem diyemen. haa şimdi gelelim başlıktaki özünden çıkma kısmına, bu hanım kızımızda zerresini görmedik mesela, alnından öpesim geldi ama dayak yeme korkusu lan nabayım...

    ondan 2-3 gün evvelisi başka bir mekanda, yan masamızdaki, afedersin daştan bozma, ipekten olma 2 tane alaman hanım ablaya yazmaya çalışan bir garson vardı. türkçe konuşuyoruz lan, adamın da türk olduğuna bildiğin emin olduk, türk değilim dese, cuccuk misali en pis şakaları yapmaya hazırız. herif inat etti, ingilizce verdik siparişleri, ingilizce anlattık derdimizi, ta ki kızlar masadan kalkana kadar. aga kızlar masadan kalktı, adam bizden daha türk çıktı. hayatımda duymadığım dolaylı tümleçler, özneler, sıfatlar kullandı sözlerinde. sormadık ama, türk olduğundan utanıyor musun diye sormadık...

    markete uğradık, yolluk bira aldık, taksiye de binmedik. içe içe eve vardık, yol boyunca türk kızımıza olan hayranlığımızı dillendirdik, helal olsun deme rekoru kırdık...
    türk hemcinsimize ne kadar kızsakta kalbini kırmamaya çalıştık, adam mc yakışıklı beyler...

    belki birbirimizi özleyecek fırsat bulamadığımız için bu türkçü cinsiyet faşistliği. buna devam ettikçe de bizi sevilebilir, sıcakkanlı, yardımsever yapan tüm özelliklerimiz tek tek kaybolacak.

    demem o ki, aga bırakın türk kızı, türk erkeği faşistliğini. genelleme yapıyorsunuz ya, o elinizdeki genellemeyi yavaşça yere bırakın. türk olmamızla gurur duymamız gerekirken birbirimizi skmeye çalışıyoruz burda. türk kızı türk erkeğini, türk erkeği türk kızını. mecazi skiş bu lan, yoksa tabi ki skicez birbirimizi...*
    ailenin bu konuda en etken olduğu, batılılaşma özentiliği, ananelerimizi koruyamamamızın, saygı duymamamızın sonucudur. molekül tarifi gibi tanım oldu ama neyse...

    not: lan bunu sonuna kadar okuyan varsa 2 çuval un vercem...
    6 ...
  2. ?.
  3. inci sözlük bunu hedefliyor olabilir.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük