küçük dağları yaratmış olmaları, tahammül sınırlarını zorlayabilen egoları, üşengeçlikten iki kata asansör kullanıp karşılarına baklava dilimleri olan birilerini beklemeleri basenlerindeki selülitlerinden haberleri yokmuş gibi... liste böyle uzar gider. tamam vurmayın kızlar öldü hakikaten.
Ne yazık ki öğrenip okuyup kendi ayakları üzerinde durmak yerine genellikle bir erkek himayesi altına girmeyi tercih etmeleri.
Bu öğrenilmiş kabullenme sonrasında da elde var "birey" olamamak.
kendilerini bir şey sanmalarıdır. haklılardır bizim türk erkeği bunların götü tavan yaptırmıştır o da doğal olarak bu moda girer.
hiç bir halt değilsin güzelim sadece kızsın ve o bacak aranda ki için peşindeler bunu ayırt etmekte sana kalmış.
ama her nezaket gösteren sana asılmıyordur bunu da bil. centilmen türk erkeklerimizde var.
sana kapı açtığımda yer verdiğimde bavulunu taşıdığımda sana asılmıyorum !
bir teşekkür et geç ha muhabbete girer yavşaklık edersem ver ağzımın payını git yoluna.
neyin ne olduğunu ayırt ederek gezin piyasa da salak olmayın gülüyorum o hallerinize.
bütün Ortadoğu kadınının genel sorunlarına sahiptir.
başlangıçta, kendi cinsinin değerini bilmemesi.
kendini erkekten daha aşağı görmesi.
yapabileceklerinin farkında olmaması. ve tabi biraz da kolaya kaçması.
hayır bir daha düşündüm de şimdi "türk kızları" dediğimizde bir sorunları varsa emin olun "en büyük" nitelemesine tabidir sorunları. fazla duygusal bir milletiz biz canlarım, kadın-erkek ayrımını bir kenara bırakırsak en büyük sorunumuz da karşılaştığımız her sorunu büyütüp durmamızdır.
"tırnağım kırıldı" diye evden çıkmayan da vardır yoksa, "cebimde para yok" demeyi delikanlılığa yakıştıramadığı için randevu eken de. dedim ya biraz fazla duygusal bir milletiz biz kadınlı-erkekli ve ne yaparsın işte bu konuda da yapacak bir şey yok pek fazla.