19. yuzyil ingilteresinde gorulen meraka benzer. hos, ingiltere de hiearchy yuzunden zengin ve orta duzey halk tarafindan gerceklestirilen sekli cok gozukmese de turkiye de, en cok onlari andirir.
Belli bi yaştan sonra meraktan ziyade mecburiyetmiş gibi gelir ve sadece kızlarda değil erkeklerde de ortaya çıkar. Böyle olmasa bu kızlar evlenecek erkekleri nereden buluyor? Demek ki sadece kızlarda değil erkeklerde de bu meraktan fazlasıyla var.
Bir arkadaşın hanımı var instagram ayyy biz xxxmle şu gün şuradaydık, ayyy biz xxxmle 2 sene önce şöyle tanışmıştık, ayyy biz xxxmle çocuk sahibi oluyoruz, böyle karnı çekmeler ne bileyim ultrason paylaşmalar, ulu tanrıya aklıma gelirse arada diyorum ki eğer sxxxxxxx gibi bir eşim olacaksa beni nolur ömür boyu bekar kıl. Üzerinden 1 seneden fazla geçmesine rağmen hala nişan, kına fotoğrafı paylaştıracak kadar geri zekalı bir eşim olacaksa ben bekar ölmeye razıyım. Sunum saçmalığı yüzünden bisikletli çay servisi alacağım diyecek olan eşim olacaksa ben böyle yalnız yaşamaya razıyım diyorum.
Her biri, birer piremses olduğu için istekleri de o yöndedir. Lafa geldiğinde "ya evlilik falan gereksiz masraf, nikah işte canım yapar geçeriz." Lafları, düğün yaklaşmasıyla, "yemekte verilen çatal bıçak takımı cidden Türkiye'de mi üretiliyor. Selinler Fransa'dan getirtmişti. i n a n m ı y o r u m sana berkecan" a dönüşüyor.
Maalesef orta Doğu'da yetiştiğimiz için, piremseslerimizde düğünün 40 gün 40 gece olmasını istiyor. Bu zihniyet değişmez arkadaşlar çünkü onlar sıradan bir birey değil, onlar piremses...
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1762677/+ güzel, uygun ve faydalı bir meraktır. burada yalnız şöyle engeller olabilir; 1) maddi durum 2) erkeklerin evlendikten sonra veya çocuk olduktan sonra mecburiyetten büyümeleri dolasıyla o zamana kadarki süreçte bayanları önemsemeyip anlamayıp anlaşamamaları 3) beyin anatomisi dolasıyla bayanların yaklaşık 3 kat fazla kelimeyle düşünüp konuşmaları kapisetelerini -yaklsşık kelime kapasitesi; bayanların 20000 kelime, erkeklerin 7000 kelime- suçlamaktan dolayı kendileri gibi olmalarını isteyip sıkmaları.
Size müstehak umarım hepiniz sunum delisi yeni gelinlerin eline düşersiniz çift kıyafetlerinden ve kurdelelerden, iflahınız kesilir. Bebek dönemi mavi pembe simler kusarsınız inşallah.
çocukluktan itibaren dayatılanlar, yetiştirilme tarzı, toplum baskısı ve toplum yapısından dolayı olan meraktır. hala daha erkek egemen yarı feodal yapıdan çıkamamış bir toplumda başka türlüsü de beklenemez zaten. yıllarca erkeğin okutulduğu, erkeğin çalıştırıldığı, erkeğin serbest bırakılıp kadının baskı altına alındığı bir ortamda elbette ki bir kadın kendini yetiştirip kendi ayakları üstünde durması kolay olmaz. ve en önemlisi özgüven eksikliği hisseder. bu durum hayatın zorlukları karşısında dirençsiz kalmasına ve sürekli yardım arar hale gelmesine korunma ihtiyacı hissetmesine neden olur. haliyle de çıkış yolu olarak evliliği görür.
Eskiden bir kadının basarabilecegi en büyük şey evlilik gibi görülmüş. .
Başka ne yapabilir ki. Çocuk es.
1900 lu yıllarda osmanliya da gelen kadın hareketleri olmuş. Halide edip ki Osmanlı'nın ilk Feminist Cemiyeti Teali-i Nisvan cemiyeti. Yani kadınların durumunu yükseltme derneği.
Neyse konu uzun .
Şimdi bakıyorum. Kızlarda bir özgür yaşama bir şeyler başarma arzusu.
Ama duyguları hormonları anne olmak es olmak istiyor.
Anne olmasa bu sefer etrafındaki hem çalışan hem anne olan kadınları görüyor.
Zaten çevrenin baskısı oluyor hep.
Bu sefer ozeniyor.
Çocuk icinse evlilik gerek. Ülke şartlarında zaten gerek.
Bir süre sonra zaten hangi kadına kariyer para yeter onu tatmin eder.
Kadının doğasında üretmek var. Çocuk var paylaşım var.
Kim yalnız ölmek ister . Bence kadınlar erkeklerden daha çok evliligi hakediyor.
Hatta devletin buna el atması lazım. Normal çocuklar aileler için. Artık evlilik programımı yapar. Büro mu acar.
Ama cidden yapması lazım.
Çünkü sosyal sorunların en az yüzde 60 ı aha bu evlilik aile içi mevzular.
sık rastlanan bi durumdur. sebepleri de,
-toplum baskısı
-kızlarımıza tek başlarına hayatta var olmayı öğretmememiz
-hayatta ruhsal olarak kendilerini doyuracak meşgale ve amaç yokluğu
-baskıcı anne babadan kaçma arzusu
-birinin karısı olmak bi sevgi yansıması değil de bi statü olarak algılanması
-cinselliği özgürce yaşama isteğidir.
not:şimdilik aklıma bunlar geldi.başka sebepler de gelirse paylaşırım.
birçok türk kızı için ana baba baskısından kaçmak için ya da cinselliğini yaşayabilmesi için tek yoldur.
zaten anne baba da hayırlı evlattan bunu bekler.çoğu kızında kariyer hedefinin olmadığını göz önünde buludurursak vision mission iyi bir eş ve anne olmak üzerine kurulmuş bu yaşa kadarki emeklerde hep bunun için olmuştur.
evlenince anne babadan kurtulacak,eşine cilveyle istediğini aldıracak,onunla gezecek filmlerdeki gibi yaşayacaktır.Lakin hayat hiç de böyle değildir.
Tabi bir de imkansızlıklar sebebiyle zorunda kalma durumu vardır...