türk kürt kardeşliği bir hikayedir. gelin birlikte dinleyelim.
zamanın birinde yaşlı bir adam varmış. bu adamın oğlundan ve dostu yılandan başka kimsesi yokmuş. yılanın özelliği ise bizim ihtiyar ne zaman yanına gitse kuyusundan bir altın çıkarıp bizim ihtiyara vermesiymiş. gel zaman git zaman adam hastalanmış, paraya ihtiyacı olmuş, oğlunu çağırmış:
- oğlum, bak hastalandım. yürüyecek halim yok. benim bir yılan dostum vardır. bana ne zaman gitsem bir altın verir. git benim yolladığımı söyle sana bir altın versin.
oğul inanmaz, ama yine de gider. görür ki yılan gerçekten altın veriyor, "şunu öldüreyim de kuyudaki tüm para benim olsun" der. yılana bir taş atar, yılan ölmez ama kuyruğu kopar. bunun üstüne yılan da oğlanı ısırır. çocuk ölür.
haberleri öğrenen ihtiyar, güçlükle yatağından kalkar, yılanın kuyusuna gider.
- bak, oğlum bir hata yaptı, buldu cezasını, gel biz senle dostluğa devam edelim, der.
yılan ise;
- yok, yok olmaz. bende bu kuyruk acısı, sende bu evlat acısı varken, biz dost olamayız, der.
kürt türk kardeşliği birçok aile için bundan farksızdır. *
türkiye cumhuriyeti içinde yaşayan türk ve kürt insanların kardeş olma durumudur.
yüzyıllardır bu topraklar için canlarını, mallarını, sevdiklerini, sevmediklerini, inançlarını, geleneklerini, kızlarını, erkeklerini feda etmiş iki etnik topluluğun kardeş olmasından bahsediyoruz.
Kürtler, Mezopotamya'nın yerlilerinden olup Zagros dağlarından, Toros dağlarına kadar uzanan coğrafyada yaşayan 20-30 milyon kişiden oluşan etnik gruba mensup ve Hint-Avrupa dili konuşan halklardan biridir. dini inanışları bakımından genel olarak Türkiye ve iran sınırları içinde yaşayan Kürtlerin çoğunluğu sünni, diğerleri alevidir.(irandaki alevi kürtlere ehl-i hak denir.). Ayrıca Şii,Yezidi, Yahudi, Zerdüşt ve Hıristiyan Kürtler de vardır.
osmanlı'dan günümüze bu topraklarda çoğu zaman aynı amaç uğruna yaşamış ve ölmüş 2 topluluğun cumhuriyet kurulurken aynı amaç için savaşması ve bu savaşı kazanması ile kardeşlik durumu da kısmen netleşmiş gibi gözükmektedir. ancak kurtuluş savaşımız ve onun öncesi ile sonrasında bazı kürt gruplarının ingiliz ve fransız devletleri ile rusya'nın kışkırtmaları sonucu bazı ayaklanmaları da olmuştur. nitekim türkiye cumhuriyeti toprak bütünlüğü ve milletin bekaası için bu ayaklanmaları ağır şekilde bastırmak ve ayaklanmaya önderlik edenleri de istiklal mahkemelerinde yargılayarak asmak zorunda kalmıştır.
cumhuriyetin kuruluşundan bu yana bu ülke içinde hiçbir zaman kürt ve türk halkının kendi gözünde kişisel bir ayrımcılık ve gruplaşma olmamışsa da devletin yanlış politikaları ve 1980'lerden sonra oluşan bazı durumlar şu an bulundumuz zamana kadar ayrılığı tetikleyerek devam etmektedir. özellikle 1984 yılında kurulan pkk bu ayrılığı açıkça ortaya koymaktadır. pkknın kuruluşundan bu yana 35.000 bin askere ilaveten gene bu ülkenin vatandaşı olan ama beyinleri yıkanan gencecik bedenler hiç uğruna ölmüşlerdir. ayrıca pkknın yaptığı eylemlerde ölen sivil sayısı da azımsanacak kadar az değildir.
buradan yola çıkarak bu ülke içinde eşit imkanlara sahip olan, aynı mahalle de aynı binada oturan, birbiriyle alış-veriş yapan, kız alıp-veren, dost olan insanların kardeş olmasından başka ne olması beklenir ki...
birileri artık birilerine inanmaktan, kanmaktan vazgeçmeli ve birileri de birilerine kananların bir daha kanmaması için bir şeylere kanmaları gerçeğini kabullenmeli...
son olarak silahını bırak kardeşim, gel eskisi gibi gene kol kola yürüyelim!
bok kardeştir yıllardır diş bilemişler orospu çocukları kürtçülük alenileşmeye başladıkça bunların da kürdistan sevdası faşik Türkler görüşü tavan yapmış, kürt faşizanlığı yoluna girmişleridir. Türk'ün .Türk'ten başka dostu yoktur kavim kardaş.
