bir kız diğerine, seni boğaz köprüsünde sikerim iki kıtaya da rezil olursun sözünü ve göt kıspetten çıkınca yarrak bağdattan gelir atasözünü duyunca bayağı geniş olduğunu anladığım sanat dalı.
efendim birde bu küfürlerde karşındakinin ebeveyni olma arzusu vardır.amacı bir türlü anlaşılamaz.örneğin "ananı s...r baban olurum" .sen ne yapıcaksın onun babası olup değil mi ama.terbiyesiz seni.
Dilimizin türetme kapasitesi normalde de yüksektir. Ancak küfür konusunda mükemmel bir yeteneği vardır. Öyle ki ingilizce'de ki "F*ck" kellimesi pek çok şeye karşılık gelirken, biz hiç bu yolu seçmemişiz. Her durumu için ayrı, birbirinden zengin küfürleri üşenmemiş, uydurmuşuz.
Küfürden, küfürlü konuşandan nefret etmeme rağmen, gariihtiyari duyduğum küfürleri tahlil ettiğimde "türk milleti zekidir" diyorum. hoş değil lakin böyle. Cidden. bazı küfürler var ki herkes böyle benzetmeler yapamaz diyorum espri gibi zekaya dayalı küfürler. (günlük hayatta cümle sonlarına nokta gibi konan küfürler değil tabi)
ürettiği küfürlerle yeterli kalmayan devamlı geliştiren modifiye eden ve yeni cevaplar üreten bir milletin sözlü mirasıdır.
Özellikle küfüre karşılk vermek için düşünülür en uygun cevap aklın bi köşesine not edilir.
-Lan şerefsiz senin belanı sikeyim.
-Belam sensin kolay gelsin.
Kimi zaman edilen küfür iyi koyar.
-Lan rıza senin götünün şah damarını sikiyim.
Kimi zamanda üretilen küfürler insanı gülümsetir.
(bkz: sikertmek)
kimi zaman türkçenin ulama özelliğinden faydalanılır
(bkz: pazarda ananas aldırdım)
(bkz: kedisi kimi yedi)
başka hiçbir diLde buLunmayan zenginLiği barındırır.. Birçok yabancı uyrukLu insan sırf daha yaratıcı küfürLer edebiLmek ve küfrün tadına varabiLmek adına diLimizi öğrenmiştir..
doğumdan itibaren kişide gelişen bir sanattır. aday çırak, çırak, kalfa gibi dereceleri vardır. bu dereceler 1 ya da 2 senede hızla geçilerek(Türkiye ortamında hızlı olur) usta olunur ve bu sanatı yenilere öğretmeye başlanır.