Çanakkale Savaşındaki itilaf devletlerinin komutanı ingiliz General Hamilton, şu gerçeği itiraf etmiştir:
"Bizi Türklerin maddi gücü değil, manevi gücü mağlup etmiştir. Çünkü onların atacak barutu bile kalmamıştı. Fakat biz gökten inen güçler ile mücadele ettik."
Yine mağlup olduğu için mahkeme heyetinin karşısına çıkan ingiliz Harbiye Nazırı (Deniz Bakanı) olan Churchill, ağır sorgular karşısında iyice daraldığı vakit şöyle haykırmıştır:
"Anlamıyor musunuz, biz Çanakkale'de Türk'lerle değil, Allah ile harp ettik! Tabii ki yenildik..."
hümanist, özgürlükçü, komünist geçinenlerin ve karşıt görüşlü herkesi faşist ilan eden bdplilerin en belirgin özelliğidir.
türk sözüne alerjileri vardır ve her duyduklarında molotof atarak kendilerini savunmaya çalışırlar.
türk kelimesinden rahatsız olan belli başlı 3-5 güruh var. sayalım.
ümmetçi/arapçı tayfa ki hükümet bunların elinde.
kürt milliyetçileri/faşistleri ve pkk güruhu,
garip bir takım sol uzantılar
tabiki geçmişteki haçlı uzantısı avrupalılar ve türevleri.
bakarsanız şu an türkiye'nin yönetimi bu ümmetçi ve pkk sempatizanı grubun elinde. zaten avrupa ve amerikan'ın kuklası bir hükümet varken durum aşikar. hele de akil diye önümüze atılan saçmalığın da kimlerden oluştuğu ortada. gidişat belli.
halkımızın önünde olan yol belli, kılavuza da gerek yok. uyanma vakti geldi, aksi taktirde yıkım da bölünme de yakındır.
insanları türk olan ve türk olmayan şeklinde sınıflandırmaya çalışan hastalıklı bir zihniyetin kullandığı provakatif başlık. böyle bir çok başlık gördüm sözlükte. Faşizm heryerde olduğu gibi burda da yönetimden destek alıyor sanırım.
türk kelimesinden rahatsız olmak bu ismin arkasındaki insanların genel olarak profillerinden ve yaşantılarından ötürü olsa gerek öyledir ki kişi ya sev ya terk et tarzı ırkçı söylemlerden de rahatsız olmuş olabilir ya da kot pantolon altına köseli ayakkabı giyip mahallenin kızlarıyla türli fanteziler kurup tespih taşıyarak ben ülkücüyüm memleketim şurası burası deyip de götten bacaklı birinin sözde vatanını sahiplenmesi durumunda ortaya çıkmıştır. nasıl şuan iktidarda olanlar bazılarımızı dininden dahi soğutmuş ise zevk-i sefa içinde yaşadığımız ülkemizden de bu nedenlerden ötürü soğuyabilme ihtimalimiz olağandır.
bir tür fobidir. örneğin karanlıktan korkan birine karanlıktan bahsederseniz rahatsız olur. aynı zamanda herhangi bir şeyden korkan birini -örneğin polisten korkan bir fuhuşçu- "lan lan lan polis lan geliyo lan" diye galeyana getirirseniz kalbi yerinden çıkar aman diyim. türk kelimesinden rahatsız olmak da böyle bir şeydir işte.
mesela pkk'lılar birbirlerini korkutmak için "türkler bastı kaçııınnn" diye bağırırlarmış. bunun gibidir yani. insan korktuğu şeyin ismini duyunca rahatsız olur.
almanya'da neonazilerin sıkça içinde bulunduğu ruh hâli.
türklerle ilgili bir üçüncü sayfa haberinin altına "biz bu türkleri şöyle besledik, her türlü pislik bunlarda, mafya bunlarda, eşe dayak bunlarda, vs." şeklinde tezahür eder ve eğer şikâyet olursa çoğu zaman "nefret suçu" kapsamında yargı yolu açılır.
türkiye'deki kimilerine bu tavır tanıdık geliyor olmalı. meselâ türkiye'deki diğer etniler için her türlü iğrenç yakıştırmayı yapan faşist türklere bu tür ifadeler oldukça tanıdık gelir. oysa onlar neonazileri de eleştirir ki bu ayrı bir çelişki. bir diğer önemli nokta da türkiye'de bugüne dek "nefret suçu" ile ilgili çok fazla işlem yapılmaması. "halkı kin ve düşmanlığa sevk" genelde muhalif sesleri susturmak için kullanılageldi bugüne dek. oysa bu yaza "nefret suçu" yasasının birebir karşılığıdır ve başka etniden insanlara hakaret saçan insanları ilgilendirir.
türkiye'de bu türde çok fazla insan olduğundan durumun vehameti gözardı ediliyor olmalı.
türk olmayanlarda mevcut olması gayet tabii olan özelliktir. gayri-türk birine türksün dersen rahatsız olması kadar doğal bir olay da göremiyorum. ırkçı ve asimileci faşistler, bu ülkendeki türk ve kürt ile diğer gayr-i türklerin sabrını çok kez denemişlerdir.
bu nasıl bir komplekstir allahım. nasıl bir feodal beyindir bu. hala çalışır mı yirmibirinci yüzyılda.. yok türk yok kürt delimisiniz lan. çalışın, üretin.. ay'a gidin, uzaya gidin, karıya kıza gidin ya da ziktirin gidin yeter ya.. ışınla mı gönderiyolar sizi bu çağa nedir anlamadım ki..
bugün bu topraklarda pek de ayıplanan, 169 sene evvelinde aynı topraklarda, aynı kanı taşıdığımız grendma, grendpamızca gayet de normal karşılanan, iktidardakilerce öyle nüfuz ettirilen vaziyet. tabi mesele ayrı, çok unsurlu nüfus yapısı, teba olma durumu falan; davranışın bi amacı var: milliyetçiliği kaşımamak. aslında kısa bi zaman dilimi bakarsan, ama aynı topraklar üzerindeki algı farklılığna bakar mısın usta.
