Zeki Velidi Togan, Ziya Gökalp vs. Türk-islam sentezcisi değildir Türkçüdür. Zira Türk-islam sentezine göre Müslüman bir Arap Hristiyan bir Çuvaştan daha evladır.
bilhassa 80'li yıllarda binlerce türk genci, türk-islam milliyetçiliği diye çıktıkları yolda islamcılığa sürüklenmişlerdir, hatta kağıt üzerinde islamcı hareketlere dahil olmayanların bile en az yarısı kafa olarak islamcı olmuştur.
Velhasıl temeli en fazla Aydınlar ocağı denilen oluşuma kadar gider bu sentezin. Öncesinde Türkçülük ayrı, islamcılık ayrıdır.
-horasan erenleri gayreti ile- "islam türklerin milli dini halini almıştır" diyen ve temel türkçü tezleri reddettiği için sürgüne mahkûm edilen bir adama "türkçü" yaftası yapıştırmak da "meflüç (felçli)" bir beynin hezeyanı olsa gerektir?
Türkiyedeki solculara göre türk devletinin resmi ideolojisidir. Yalnız devletümüzün nasıl bir islam anlayışı varsa paradigma cortlatılana kadar kapalı kızlara eğitim hakkı sunmuyordu bile. Öyle acar islam milliyetçisiydi işte.
Tabi gerçeği söylemek, yani türk devletinin kemalizmle yönetildiği hatta bunun anayasaya bile girdiği gerçeğini söylemek, kendilerini inkar olurdu. Öyle ya Devleti, milleti, statükoyu eleştiriyorsundur, aaaaa, o da nesi bu 3ü de senin eserindir. 70lerin "devrimcileri" kendilerini palazlandıran arka çıkan kemalizmi devirmeye çalışacak kadar geri zekalı değillerdi ya, tabi ki resmi ideoloji türk islam sentezi olmalıydı.Türk ve islam zaten alerjileri olduğu iki kavram olduğu için müthiş bir denkgelişti bu.
Benzer şey tcyi 70 yıldır sağcılar yönetiyor geyiğinde de vardır. Aynen aq salağı 10 yılda bir iradeye silah çeken ordu da yeniçeri ocağıydı.
--spoiler--
-horasan erenleri gayreti ile- "islam türklerin milli dini halini almıştır" diyen ve temel türkçü tezleri reddettiği için sürgüne mahkûm edilen bir adama "türkçü" yaftası yapıştırmak da "meflüç (felçli)" bir beynin hezeyanı olsa gerektir?
--spoiler--
işte biz o harekete/akıma/ideolojiye "Türkçülük" diyoruz bebeyim. Hatta ilk örneği Cedidciliktir ki temel motivasyonu islamiyeti modernleştirip reformize ederek, Rus imparatorluğundaki bütün Müslümanların Tek bir Türkçe konuşması ve kültürel homojenleşmeyi savunuyorlardı. Hatta kızlara eğitim hakkı, karma eğitim hep Cedidler tarafından ortaya atılmış Osmanlı imparatorluğuna ittihatcılıkla taban bulmuştur
Türk-islam sentezi ise Aydınlar ocağı ile ortaya çıkmış "ümmet içinde millet" zihniyetine sahip Sünni Müslüman bir arap'ı Şii Müslüman Azerbaycanlı Türklerden evla gören Türkçülük görünümlü beynelmilel islamcılıktır.
-senin bebeğin değilim- (bir meseleyide sulandırmayın yahu) bu bir. ikincisi, senin "türkçülük?" nitelendirmen, umurumda değil.
-merhum- Ali Fuat Başgil hoca, "Türkler" ırklar - mezhepler - meşrepler ve (hatta) töreler sentezinden doğmuş (diyar-ı rumu vatan edinerek, kendi halinde yaşayan) "nev'i şahsına münhasır bir millettir?" demiştir. Bu -nev'i ŞAHSINA MÜNHASIRLIK- Rasulü Ekrem (aleyh es Selam)'ın -Selman-ı Pak(temiz Selman) üzerinden- "Ehl-i Beytine" aidiyeti ve "iman davası uğruna" ruhsat değil, "AZiMET EHLi"
olmayı gerektiririr? Biz bunu bilir ve söyleriz..
En büyük ideologu Seyid Ahmed Arvasi adlı Seyyid soyundan bir Kürt (Arap kökenli Kürt) olan ideoloji. Bu sentezdeki "Türklük" kısmını buradan hesap edin.
Senin fikrin de bizim umurumuzda değil gülüm, sonuç itibariyle bu akım/ideoloji/dünya görüşü "Türkçülük" olarak biliniyor. islamiyeti kabul etmeleri islamcı olduklarını göstermiyor aksine islamı manevi ve ahlaki alanda tutup, geri kalan konularda "muasırlaşma" planı ortaya koyuyorlardı ki. ittihatcılık, Cedidcilik, Kemalizm/Atatürkçülük de bu fikirden doğmuştur.
Türk-islam sentezi ise Ülkücü hareket içinde (hepsi değil) 1960'ların sonundan itibaren ivme kazanmış ve gün itibariyle iflas ederek beynelmilel yesiller içinde eriyen bir zamazingo. Zaten Türkçüler ile anlaşamadıkları için MHP'den ayrılıp BBP'yi kurmuşlardır.
Takipçileri oldukça komik tipler oluyor. Zaten 1000 yıldır islamiyete inanan milleti niyeyse inandığı dini sanki dün benimsemiş gibi bir sentezlemeye ihtiyaç duymuşlar sanki Selçuklular, Osmanlılar, Karamanoğulları Şinto dinine inanıyordu a.k.
Bir de bu Türk-islam "milliyetçileri" sürekli rakip gördükleri "Kemalizleri" Türk ve Müslüman olmamakla itham ederler yani Makedon, Yahudi olan Kemalizler ne hikmetse Ulus devleti de diyanet işlerini borçlu oldukları kurucu ve kurtarıcı kadrolardır.
Ayrıca o kadar "milliyetçi" oldukları için iktidar ortağı oldukları dönemde ülkenin bütün ekonomik gelirleri peşkeş çekilmiş, sınır kavramı ortadan kaldırılmıştır. Sonra da takipçileri Suriyelilerin mhpli bir etno-jenerasyon olacağına dair hülyalar görüyor işte.
iflas etmiş olduğundan mütevelli takipçilerinin neden gerekli olduğuna, Türk milletinin hangi ihtiyacına cevap verdiğinden ziyade hamasi söylemle rakip gördüklerini Yunan, Makedon, Ermeni, Yahudi vs. Olmakla itham ettiği çökmüş sentez.
işin komik tarafı da bu sentezin ideologlarının genelde Türk olmayanlar arasından çıkmasıdır misal Seyyid Ahmed Arvasi ve Levon Panos Dabağyan.
-merhum- Ahmet Arvasi ise "Seyyiddir(Ehli Beyt'e mensuptur)", Ehli Beyte mensubiyeti ve onların Rabbani-siyasi mücadelelerini esas alan "(bizlerinde mensubu olmaktan iftihar ettiğimiz, -Nübüvvet ağacının en mutena meyveleri olacak-) bir Türk Milliyetçiliğinin" yolunu açmıştır, -bu yolu- tekâmül ettiriyoruz - ettireceğiz (bi iznillah).
Hali hazırda Osmanlıcılık ve islamcılık ideolojilerine Karşı ortaya çıkan ve Ziya Gökalp tarafından ilkelere bağlayan Türkçülük ideolojisinin ve islamcılığın kesişim kümesi.
1970'lerde soğuk savaş döneminde Türkiyede yükselen enternasyonalist sol harekete karşı Sağcı cenahı bir arada tutacak bir tutkal vazifesi görmesi için Aydınlar ocağı tarafından ortaya atılmıştır. Temel söylemi "Müslüman Türk" kimliğine atıf olsa da zaten Türkçü olarak kendini addeden Ziya Gökalp, Zeki Velidi Togan, ismail Gaspiralı islamı reformize edilerek manevi ve ahlaki alanda bırakılmasını savunanlarda herhalde Hindu-Budist dinine inanıyordu.
Bu sentezin temel motivasyonu sola karşı Türkçüler (Ülkücüler), Merkez Sağcı Kemalistler (Kıratcılar) ve islamcılar (Milli Görüşçüler) arasındaki ittifakın tutkalı vazifesi görmesiydi. 1980'den sonra Ülkücüler ve Merkez Sağcı Atatürkçüler islamcılar ile yolları ayırdılar, 1990'larda Türk-islam sentezcileri BBP'yi kurdular. 2000'ler başında Ülkücüler ve islamcılar tamamen zıt tarafta konuşlandılar.
Kısaca bunların türk-gavur sentezi diye öttükleri kadar kendi takip ettikleri ideoloji hakkında dahi bilgileri yoktur. Maks 1970'e kadar giden ideolojilerini bir de utanmadan sıkılmadan kalkıp "Türkçülüğün esasları" diye kitap yazan, hatta Türklerin barışçıl olduğunu Tengricilik üzerinden açıklayan Gökalp'i Türk-islam sentezcisi ilan etmeye çalışıyorlar. Enver Paşa'ya bile islamcı diyen mensupları var bunların öyle bir zır cahiller.
bu ülkenin hamuru, mayası, çimentosu olan siyasi görüştür.
yeri gelir islamcıları milliyetçilere, türkçüleri müslümanlara karşı tetikleyip kırdırırlar ancak her ikisine de sarılanı, her ikisini de seveni manipüle edemezler.
