öz eleştiriyi yapamaması ilk kötü huyudur.
insan eksilerini ve artılarını oturup tartıp yaşadıklarıyla ölçemez ve sonuçlarını görmezse yaşayacağı her olaya aynı tepkileri vermeye devam edecektir. temel sorunumuz ilk olarak bu.
fanatizmi doruklarında yaşamamız.
şu an hepimizde tuttuğu bir takım sevdiği bir lider oy verdiği siyasal parti üçlüsünden biri mevcuttur. ancak yaptıkları her şeye doğru olarak bakmamız, onların da yaptığı hataları görememeleri ve kendilerini düzeltmemeleriyle birlikte yine aynı kısır döngünün içerisinde var olmaktadır.
bu coğrafya insanı yıllardır pek çok kültürün etkisi altında kaldı. ve gelen her kültür farklı bir insanı ortaya çıkardı. ve bu toprakların insanları ayrıştırılmaya çok müsait olduğu için ortaya atılan çıkartılan her renk dahi olsa onun esiri oldu. ardına doğruyu bulmakta her zaman zorluk çekti.
Yaşlı amcaların sokakta yürürken ciğerlerini sökercesine bağırsak bölgesinden yukarılara doğru yol alan, et parçası büyüklüğünde bir balgam atmak icin yarışmaları ve kendilerine yadırgayarak bakan insanlara: Antropoza girmesem sikerdim seni der gibi bakmaları.
-saygısız olması(sıra beklerken,konuşurken, dinlerken vb.)
-lakayt olması. prensipli, planlı insanları alaya alması
-çok dedikoducu olması(erkek&kadın full)
-beyninde kurtçuklar olması dolayısıyla hep bişeylere yorum yapması
-hep peşinden gideceği birini araması, padişahlık özlemi içinde koyun gibi takılması. kendi başına güvensiz olması, hakkını aramaması.
gelen ağam giden paşam, bana dokunmayan yılan bin yaşasın ve bunun gibi atasözlerinin mantığını halen taşıyor olmaları. hem de zararını görüyor olduğu halde.
kesinlikle disiplinsiz olmasıdır. bir gevezelik, her şeyi tiye alma, önyargı, eğitimsizlik, kendine bakmadna başka şeylere yorum getirme bunların arkasından gelir. ama en başta disiplinsizlik gelir.
Hırs mı desem kendini kanıtlamak isteği mi bilemedim ama biz türklere bir şeyi basaramayacagimiz söylendiğinde onu basarmak için sınırlarımızı zorlariz.
çocuklarını kişilik sahibi varlıklar olarak görmezler. Bir konunun mantığını anlatmak yerine çocuklarına "bunu yap, onu yapma" şeklinde yol göstererek (!), iradelerini kullanamamayı öğretirler.