türk halkı derken,hepimizden bahsediyorum.yabancılaşmayalım.
- bebeklerimizi,gençlerimizi,büyüklerimizi ve binlerce insanımızı canice katleden KATiL abdullah öcalan, artık bize selamlarını yolluyor.21 mart ta ki nevroz mitingine (teröristlerin güç gösterisine dönüşen) canlı yayın ile bağlanacak.SUSUYORUZ.
- Türk bayrağı taşıyan,istiklal marşı okuyan insanlar provokatör ilan edilirken "çatır çatır can alan ve almaya devam eden" tipler demokratikleşme yolunda "sayın" sıfatını alıyor.SiNDiRiYORUZ.
- Hatay'ın yarısı Ekim 2012 tarihinde satıldı,Konya ovalarının %7 si satıldı.BiLMiYORUZ.
Bugün 18 Mart Çanakkalenin kurtuluş yıl dönümü.Haydi hep beraber klavye başına,facebooktan vatansever olmaya !
Çok büyük günahlarımız birikiyor.Allah yardımcımız olur mu bilmiyorum ama soluğu amerika'nın altında alacağız.nefes nefese..
Sesi 20 kat arttıran cihazlar var, tavsiye ederim..
Zira bunun adı Sessiz kalmak değil sabırlı olmak ve yerinde hareket etmektir..
Ses çıkarılması gereken yerlerde ses çıkarılmıştır,
Trabzon,Sinop, Rize, Erzurum bunlara en iyi örnektir..
ülkece sessiz sinemayı sevdiğimizin göstergesi olabilecek durum.
her şey illa sesle anlatılacak diye bir şart yok sonuçta.
sessizlik de çok şeyler anlatabilir.
kişisel çıkarları sözkonusu olduğunda birbirine karşı aslan kesilen bir halkın, tüm toplumu ilgilendiren konularda tam bir kuzu veya gerçekleri görmemek için kafasını kuma gömen bir devekuşu gibi davranması toplumlaşamamanın bir sonucudur.
bu duruma dair yapılmış çok güzel bir benzetme var ama bunu dile getirenlerden birinin başına gelenlerden sonra buraya yazmaya bile çekinir oluyor insan! hayırsız sonuçlara gebe bir sessizlik bu.
devlet türklere karşı savunuya geçince şaşkınlıktan olsa gerek bir sessizlik hakim şu an. kimi kime karşı koruyorsalar.
açılın efendiler açılın; parlaçalanana bölünene kadar açılın...
medeni cesareti olmadığından, cesareti sadece düşmanla savaşmak veya kavga etmek olarak algıladığındandır. bu milletin cebine avantasını koy herşeyi satar. tarihi eserlerini turiste satar, deniz boyunda doğa harikası tarlasını otelciye satar, boğazı arap yalılarına satar, eski milli fabrikalarını satar, düzmece kağıtla sit alanını satar, satar da satar.
"bana dokunmayan bin yaşasın" ya da "her koyun kendi bacağından asılır" atasözlerine sahip olan halkın verdiği tepkidir. bazılarına normaldir. bıçağın kemiğe dayanması her seferinde de beklenmez ki ama.
Türk halkının getirilmek istendiği son noktadır. Türkiye'de 80 sonrasında da benzer şeklide halk politikadan uzaklaştırılmıştır. Yanlız bu kez durum daha tehlikelidir, zira, Türk toplumunun değerler sistemini oluşturan dinamiklerin dibine dinamit döşenmektedir. Bundan seneler önce "bebek katili muhattap kılınacak", "Habur'da teröristlerle kucaklaşılacak" denseydi inanmazdık ve şüphesiz farklı tepkiler verirdik. Oysa şimdi herşey Türk insanının algısında günden güne normalleşmektedir. Görülüyor ki "Açılım " denen şey bizzat bunu sağlamıştır. Özellikle medya yoluyla son dönemde biliçli olarak halka yavaş yavaş birtakım şeyler empoze edilmektedir. Gerçekleşecek olaylar öncelikle medya kanalıyla gündeme getirilmekte ve halkın tepkisi ölçülmektedir. Kamuoyu söylentilerle çalkalanıp ilk etapta ortaya çıkabilecek tepki böylece yumuşamakta, bu fren mekanizmasından sonra da, olaylar halkın karşısına çıkarılmaktadır kanımca.
