Biraz fazla itici oldu biliyorum ama, ifrat - tefrit yapmadan da garsonlarımızın hakkını veremeyecegimizi düşündüm. Neden mi garsonlarımıza övgü düzüyorum? Şundan: ingiltere başbakanı kez de italya'da tatil yaparken GARSONDAN FIRÇA yedi: Kahve istemişti; kalk da git kendin al dendi...
Gidip kendisi aldı: http://www.nethaber.com/v...arsondan-azar-isitti.html
Avrupa'da hizmet sektörünün ne denli boktan olduğunu bilen bilir.
Garsonlar yüzünüze bile bakmaz; tabaklar önünüze atılır; sık sık azar işitebilirsiniz...
Bizde öyle mi?
Hani Atatürk'e atfedilen bir yakıştırma vardır; hatırlarsınız: Bir bunlara uşaklığı öğretemedim dedi diye. (Çok çirkin bir yakıştırma çok sevimsiz biliyorum ama o yakıştırmayı da unutamıyorum.)
Halbuki bizim garsonlar (şimdi) öyle mi?
Bizdeki garsonların bir benzeri dünyada yok.
Hepsi (Çoğu) hizmet etmeye hevesli; güler yüzlü; candan, samimi adamlar.
(bkz: g.tüne koyayım)
Yılışık, yapışkan, geveze ne tür hoşlanmadığım özellik varsa kendilerinde birleştirmişler. Açıkçası kendi servisimi kendim yapmayı tercih ederim.
(bkz: güzel insan)
samimi ve sıcak insanlardır. belirli bir yerde genellikle belirli bir yemek yiyorsanız siparişi vermenize gerek kalmadan önünüze istediğiniz tarifle getirir. sizi artık tanımışsa ve seçeceğiniz bir yemeğin size uygun olmadığını söylerken bir başka öneride bulunabilir.