en büyüğünü bilmiyorum
cinconcona verilen sayısını bilmedigim 4- 0 lık ayarlar
artık sıradan gelen aşılması gereken 6 kasım ayarı
3-0 dan 3-4 ayarı(maç a.s.y. de oldugu için 3-0 dan 4-3 olamayacak maçtır)
çoktur boyle yılardır kıvrandırır.
arifeyi gosterip bayrami kendi yasayan ilklerin takimigalatasaray' in, turk futbol ligi tarihinde ilk kez ve belki de son kez, son haftada liderlige yukselip, 2 puan farkla sampiyon olarak ezeli rakibi fb' ye verdigi unutulmayacak ayardir, otesi yoktur. siz hala tek maclik icraatlarla avunadurun taklaci kanaryalar. acisi hala sicak degil mi? *
geçenlerde antalya'da düzenlenen toplantıda muhtemelen bir köylü kurnazlığıyla günah çıkarmaya niyetlenen aziz yıldırım'ın 'konya maçında önder eliyle gol attı' deyip gururla sustuğunda yardımcı hakemlerden birinin peki biz böyle bir durumda kıyasıya eleştirilmiştik, siz futbolcunuzu uyardınız mı diye sormasıyla aziz yıldırım'ın kızarıp bozarması bana göre türk futbol tarihinin en önemli ayarıdır.
hamiş: kim ne derse desin, aziz yıldırım bugün türk fubolunun en hakim figürüdür. hakemler ise türk futbolunun ezilenleri, çingeneleri, ötekileridir. işte antalya'da yan hakemin aziz yıldırım'a verdiği ayar, mısırlı sıradan bir çiftçinin firavunu g.t etmesi kadar önemli bir ayardır efendim.
ismini hatırlayamadığım birisi ile sergen futbol konusun da ağız dalaşına girmişti bir zamanlar. sergen'in, "allanı seven napmıs türk futbolu için bu zaman kadar" lafına adam dan gelen cevap;ben türkiye'ye üç puanlık sistemi getirdim demesi ve sergen den gelen müthiş cevap "aferin iyi yapmıssın".*
maçtan önce beşiktaş'ın galatasaray'a karşı yatacağı yenileceği filan konuşuluyordu. ama maç hiç öyle geçmedi hatırlanacağı üzere. öne geçen beşiktaş, son dakikaya berabere giren galatasaraydı ve son saniyelerde galibiyet golünü arıyordu.. derken beşiktaş kapalısından şu ve benzeri sesler yükselmeye başladı;" zalad gelsin, sizi kurtarsın!!"
artık galatasaray'ın son atağı, son saniye ve sahneye gecenin adamı hasan kabze çıkyor ve:1-2. bir anda inönü susuyor! birkaç yüz kişi hariç. deplasman tribünde müthiş bir sevinç ve coşku! *
golün hemen ardından maç bitiyor ve deplasman tribünündeki galatasaraylılar hep bir ağızdan maç öncesi dedikodulara ithafen şöyle bağırıyor:" bu maçı satanın anasını s...yim"
ilk yarıyı 3-0 önde kapayan galatasaray, ilk yarının sonunda tanju çolakın röveşata denemeleriyle aklınca fenerle taşak geçmekte, devre arası soyunma odasına yürüyen muzaffer galatasaray futbolcuları fenerbahçe taraftarlarına 5 işareti yapmaktadır..
todor veselinovic futbolcuları etrafına toplayıp 'benim canım bu galatasarayla bir maç daha yapmak istiyor beyler, siz de istiyorsanız 2. yarıya taktiksiz ve onurumuzla çıkalım' der.
olaylar gelişir..
seneler sonra bir elle işareti yapılmayacak kadar golü de yer bir maçta bu muzaffer takım.
galatasaray 1993'te şampiyonlar ligi ön elemesinde süper güç manchester united ile eşleşir. ilk maç deplasmandadır. galatasaray yönetimi yemeğe davet edilir manchester yöneticileri tarafından. manchester lı bir yönetici dönemin galatasaray başkanı alp yalman'a "yarın çok gol atarsak kusurumuza bakmayın..." gibisinden laflar söyler. maç başlar. galatasaray adeta galibiyeti kaçıran taraftır. ingiliz devine ingiltere'de 3 atmıştır. maçtan sonra alp yalman 1 gün önce ukalaca sözler sarf eden manchester'lı yöneticiye yaklaşır : "tebrik ederim. bu kadar iyi oynamanızı beklemiyordum." der ve onu anglosakson kültürünün derin dehlizlerine doğru iter...
tam bir ayar değildir aslında. 2002 dünya kupası'nın hemen sonrasında, deplasmanda oynanacak olan ingiltere maçı için, şenol güneş'in görüşleri sorulduğunda söylemişti bunu. tarihi boyunca,rakibine tek gol dahi atamayan bir takımın teknik direktörünün bu özgüveni, hoşumuza gitmiş, teknik düzeyde olmasa da, gönüllerde ayarı vermiştir şenol hoca.