kendileriyle ilgilenecek erkekler muhtemelen taiwanlı veya japon erkekler olacaktır. italyanlar ın 180 lik taşları bırakıp size geleceğini sanıyorsanız aldanıyorsunuz.*
bir türlü gitme vaadlerinin tutmadığı güzide ülkemizde hiçbir farklılık yaratmayacak haldir. gitmek isteyen türk erkeklerinin bir numaralı hayalinin kuzey avrupa olduğu bilinen bir gerçekken, boyları 1.80'den başlayan kuzey avrupalılar'ın 1.70'in orta boy kabul edildiği türk erkeği kitlesiyle çok da fantastik bir ilişki kurması mümkün olamayabilir. doğada bile erkeklerin dişilerden daha iri olduğu göz önünde bulundurulunca, kendilerinin bir adet türk kadını ve bir adet türk erkeğinin çiftleşmesi sonucu ortaya çıktıklarını nedense göz ardı eden sevgili erkeklerimizin avrupa'da aradıklarını bulamayabileceklerini kehanet edebiliriz. 'the others' bölümünden giriş yaptıkları avrupa ülkesinde, 'are you kola?' ingilizcesi ile ne şekilde geçinebilecekleri ise bir başka başlığın konusudur.
"Erkek değil mi allah epsinin belasını versin" genellemesi yanlış,ama bir yandan da ırk erkek oldukları gerçeğini değiştirmiyor.
Tecavüz oranları yine var, şiddet oranları yine burada...
Erkeğin kadını "av" olarak görme durum her ülkede var. Tek fark, avlanma şekilleri.
Onu da "modernizm" değiştiriyor.
Gerçeği söylemek gerekirse, modern ülkelerdeki erkekler sırf kadınlar o ülkelerde kullanılmaya "özgürüm" sloganları altında yatkınlaştırıldıkları için daha kibar görünüyorlar.
Adamların hayvanlaşmaya ihtiyaçları kalmıyor ki?!
Feminizm... Ah feminizm, sana asırlardır beklediğin o hayat öpücüğünü bir gün ben vereceğim. Söz.
Özet: sorun türk erkekleri değil, sorun erkekler ve mantaliteleri, sorun medyalar, hatta sorun 21. Yüzyılda kadınlar.
Her birey özünde bır sorun...
Not; alakasız olsa da siz yine de şekeri ve msgleri durutun.