Birisinde şarap ve bira bol bol içilir, saçlar limonla geriye doğru taranır, papaz meşhur konuşmayı yapar, vals çalar, erkekler kadınları dansa kaldırır.
diğerinde halay çekilir, ankaralı namık çalar, çoluk çocuk dolaşır, kızlar erkeklerin dikkatini çekmek için mal gibi giyinir, takı merasimi yapılır.
yabancı : you may now kiss the bride (şimdi gelini öpebilirsin)
yerli : bilmemne belediyesinin bana verdiği yetkiye dayanarak sizleri karı koca ilan ediyorum (eve kadar sabredin)
Yabancı düğünü bir boka benzemez. Türk düğünü ise eğlencelidir. Damat halayı, kasap havası ile oynamaya doyamazsın. Türk düğününde pompalılar ateşlenir denmiş ancak ben ömrümde öyle bir düğüne gitmedim. Karıştırmışsınız o Kürt düğünü.
pirinç türkler o pirinçle düğünde pilav yaparlar yabancılar gelinle damadın üstüne bereket için atar gelinin saçında kalan pirinç tanesi kadar çocuğunun olacağına inanırlar.
insanların kendini kaybedene kadar yiyip, içip oynadıkları, ses desibel rekoru kıran düğünler vs cenaze marşı eşliğinde babasının kızı getirmesi bekleyip giden insanların düğünleri.
türk düğünleri aşırı bir kokoşluk gösteriş merakı takı takma telaşı bol dedikodu arada bir kavga kasap havası, yabancı düğünleri sadelik şampanya pirinç tango.
türk düğünleri bi acayiptir. nişana gittim herkes sahnedeydi 3 saat oturdum çıktım çıkarken yine herkes sahnedeydi ulan insan az bi oturur selamlaşır hal hatır sorar nişanlı çiftlere sorsan gittiğimden haberleri yok. oynamaktan kimseyi görmediler düğün sonlara doğru slov müziğe döner insanlar kaynaşır o arada falan yok efendim düğüne oturmaya gelmedik amaç eğlenmek deyip kurşun yemiş at gibi tepindiler sahnede. kimseninde kimseden haberi olmadı.
Yabancı düğünlerde -Youtube'dan izlediğim kadarıyla- bir avuç insan o da çiftin çok yakın akraba ve arkadaşları oluyor. Kimse kalabalıklığına göre düğünü değerlendirmiyor.
Türk düğünlerinde ise anam ilçenin veya il merkezinin yarısı o düğün salonunda üst üste oturup oynamaya çalışıyor, ne kadar kalabalıksa çift o kadar böbürleniyor.
Birinde gelinin ve damadın ahtapot kolu misali her yeri sarmış akrabalarıyla ayrı ayrı yetmiş beş kez foto çekinilir; fotoğrafçı nalça kadar fotoğraflarını burnunuza sokarak 10 liralı resmi 500 liraya satarak sizi kazıklamak için fırsat kollar.
Diğerinde çift ve akrabalar, iPhonelar karşısında kibar kibar gülümseyerek iki üç foto çektirir, sonra herkes sakince dağılır.