türk ceza kanunu

    7.
  1. super otesi bir kanundur. 2001 senesinde cinayet islemis adami 2006 senesinde affeder. ayni sahis 2008 senesinde bir cinayet daha isler.
    boyle ceza kanununu hazirlayana, uygulayana ve yururlukte tutanada saygilarimizi sunmak boynumuzun borcudur.
    4 ...
  2. 5.
  3. çoğu yazarın ve hatta moderasyonun da habersiz olduğu kanundur efenim.
    2 ...
  4. 1.
  5. 5237 numaralı, suç ve suçlara verilecek cezaların düzenlendiği kanunumuz.
    1 ...
  6. 11.
  7. German jurisprudence yani alman hukuku, French law yani fransız hukuku, The French legal system yani fransız hukuk sistemi gibi terimlerden bir farkı yoktur. Bu ülke dahilindeki herkes türklerin kanunlarıyla yargılanıyor. izlenim falan yok aynen öyledir. kanunun sahibi türkler. kanunlar da sahiplerinin isimleriyle anılıyorlar işte.
    1 ...
  8. 8.
  9. caydırıcı etkisi olmayan cezalardan oluşur.
    1 ...
  10. 10.
  11. BiRiNCi KiTAP

    Genel Hükümler



    BiRiNCi KISIM

    Temel ilkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı



    BiRiNCi BÖLÜM

    Temel ilkeler ve Tanımlar



    Ceza Kanununun amacı

    MADDE 1. - (1) Ceza Kanununun amacı; kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini önlemektir. Kanunda, bu amacın gerçekleştirilmesi için ceza sorumluluğunun temel esasları ile suçlar, ceza ve güvenlik tedbirlerinin türleri düzenlenmiştir.

    Suçta ve cezada kanunîlik ilkesi

    MADDE 2. - (1) Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz.

    (2) idarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz.

    (3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz.

    Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi

    MADDE 3. - (1) Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur.

    (2) Ceza Kanununun uygulamasında kişiler arasında ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, siyasal veya diğer fikir yahut düşünceleri, felsefi inanç, millî veya sosyal köken, doğum, ekonomik ve diğer toplumsal konumları yönünden ayrım yapılamaz ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınamaz.

    Kanunun bağlayıcılığı

    MADDE 4. - (1) Ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz.

    (2) Ancak sakınamayacağı bir hata nedeniyle kanunu bilmediği için meşru sanarak bir suç işleyen kimse cezaen sorumlu olmaz.

    Özel kanunlarla ilişki

    MADDE 5. - (1) Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.

    Tanımlar

    MADDE 6. - (1) Ceza kanunlarının uygulanmasında;

    a) Vatandaş deyiminden; fiili işlediği sırada Türk vatandaşı olan kişi,

    b) Çocuk deyiminden; henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi,

    c) Kamu görevlisi deyiminden; kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi,

    d) Yargı görevi yapan deyiminden; yüksek mahkemeler ve adlî, idarî ve askerî mahkemeler üye ve hâkimleri ile Cumhuriyet savcısı ve avukatlar,

    e) Gece vakti deyiminden; güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden zaman süresi,

    f) Silâh deyiminden;

    1. Ateşli silâhlar,

    2. Patlayıcı maddeler,

    3. Saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici, delici veya bereleyici alet,

    4. Saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler,

    5. Yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeler,

    g) Basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla yapılan yayınlar,

    h) itiyadi suçlu deyiminden; kasıtlı bir suçun temel şeklini ya da daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli şekillerini bir yıl içinde ve farklı zamanlarda ikiden fazla işleyen kişi,

    i) Suçu meslek edinen kişi deyiminden; kısmen de olsa geçimini suçtan elde ettiği kazançla sağlamaya alışmış kişi,

    j) Örgüt mensubu suçlu deyiminden; bir suç örgütünü kuran, yöneten, örgüte katılan veya örgüt adına diğerleriyle birlikte veya tek başına suç işleyen kişi,

    Anlaşılır.

    Devamı ve güncel kanun.

    http://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k5237.html
    1 ...
  12. 12.
  13. 5237 sayılı kanun olup, acilen değişmesi gerekmektedir.
    1 ...
  14. 3.
  15. 2.
  16. italya ceza kanunu esas alınarak, 1 mart 1926'da tbmm tarafından kabul edilen kanunumuz.
    1 ...
  17. 8.
  18. gelen hükümetlerin hiç birisinin her nedense düzenlemeye yanaşmadığı kanun dur. anayasa değiştirmeyi bilirler ama vatandaşı en çok ilgilendiren suç unsurlarını yargılayan kanunumuz da birçok açık varken ve ceza konusunda yetersizken bu konuda düzenleme yapmaya gitmezler.

    20 TL için bu ülkede adam öldürülüyor. suçlu, 3 sene yatıp çıkıyor. benim annem, babam, arkadaşım 20 TL için öldürülüyorsa beni anayasadaki parti kapatma ile ilgili madde ilgilendirmiyor !

    kız kardeşimin çantası sürekli kapkaçcılar tarafından çalınıyorsa beni anayasadaki 15. madde ilgilendirmiyor !

    polis tarafından haksız işkence görüyorsam, dayak yiyip, kim vurduya gidiyorsam beni diğer saçma maddeler ilgilendirmiyor !

    kaçakcılık, dolandırıcılık, hortumculuk, adam öldürme, adam yaralama, rüşvet, evrakta sahtecilik, her türlü 3 kağıt, korsan yayınlar, kamuda zimmete para geçirmeler, kara para !

    ülkenin temel sorunlarının kaynağı bunlardır ! sen bunları ortadan kaldırırsan refah düzeyi o kadar artar, refah düzeyi artarsa insanlar daha özgür, daha rahat, daha güvenli hisseder kendini !

    hizmet denilen şey budur ! hizmet böyle olmalıdır ! toplumun genel sorunları ve bunların kaynakları hakkında bir şeyler yapılmalı bu ülkede ! adamın çocuğu bıçaklanıp ölüyorsa 1 torba kömürü ne yapsın ?

    dağıtın siz dağıtın...
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük