misal dün özürlü bir kız çocuğu ile abisine tecavüz eden yaratıkları serbest bırakan bu sistem, bugün de kendisine defalarca tecavüz eden babasının arkadaşını öldüren erkek çocuğunu hapse tıkmıştır.
bu adaletsizliğin sorumluları vicdanları rahat uyuyabiliyorlar mıdır bilmiyorum ama açtıkları bu bok çukurundan nemalanmayacaklarını sanmaları büyük bir hayaldir.
Adalet sistemimiz çok iyi bir sistem olup bazı eksikleri mutlaka vardır. burada asıl sorun hüküm verenlerdir. Örneğin, geçenlerde pek sevmediğim ama selam sabah ettiğim bir insanla tartışırken bana şunu söyledi: "eğer biri benim babamı öldürdüyse bunun cezası idam olmalıdır." Bunu söyleyen cahil arkadaşımız hukuk mezunuydu. Bence hukuk fakültelerinin de mülakat sistemine geçmeleri gerekmektedir. Zira bu tip insanlardan değil hakim, savcı, avukat; karınca sürüsüne çoban bile olmaz.
bir canlının boşaltım sistemi gibidir.
önemli şeyleri, değerli şeyleri, emek harcanmış şeyleri, faydalı şeyleri içeride tutar,
işe yaramayan, değersiz, zararlı şeyleri dışarı atar.
algının "ilahi adalet" ten öteye gidemediği için, ne polis, ne de askerin adaletin yerini bulması için -münferit çabalar dışında- bir emek harcamadığı sistem.
şöyle tarif edeyim;
bir yaşlı komşunuz var. çok da geçgin değil. işe giderken adalet isimli evladınızı buna emanet ediyorsunuz. ama o her seferinde kızınızı iğfal ediyor ve şekerle, çikolatayla kandırıp bu pisliği yapmaya devam ediyor. ve siz bundan haberdar olduğunuzda bu sefer size göre bir rüşvet verip susturuyor ve bu suçu hep birlikte işlemeye devam ediyorsunuz.
işte budur türkiyede adaletin durumu.
tek suçlu iğfal eden mi,yoksa işine geldiğince görmezden gelen mi? hangimiz masumuz? facebookta orda burda herkesin namuslu kesildiği şu günlerde bu noktaya gelmede halk olarak kendi payını düşünenimiz var mı?
akp ile birlikte için iyiden iyiye için boşaltılmış, bir çok yandaş avukat, hakim ve savcı olarak terfi ettirilip kilit görevlere yerleştirilmiş, yargı siyasete bağlanmış, yandaş olmayanları ve farklı düşünenleri polisin akp ve cemaat ile el ele ürettiği asılsız deliller ile zindanlarda çürütmeye çalışılmıştır!
75 yillik evli 111 yasindaki adami karisina bastonla vurdu diye -ki karisi sikayetci olmadigi halde- hapis cezasi veren sikimsonik bir sistemdir.
icerde yatarken karisi vefat etmis afla ciktiktan sorada kendisi. Hakimde nasil bir vicdan var da 111 yasindaki kulaklari duymayan gozleri puslu goren akli dengesi saglam olmayan bir insana 3 yil ceza verir. Yaslilari son gunlerinde bir birinden ayiran sisteme sokayim. http://www.harputtv.com.t...de-Hayatini-Kaybetti.html
Kanundan ve yargıcın sınırlarından bihaber olan yazar beyanıdır.ceza kanununun 86.maddesinin 3.fıkrasına göre kasten yaralama fiilinin eşe karşı veya silahla işlenmesi halinde şikayet aranmaksızın ceza davası açılır, deliller yeterliyse ceza verilir. Hakimin yetkisi, soyut nitelikteki kanunu somut olaya uygulamakla sınırlıdır. Bir suçu cezasız bırakamayacağı gibi bir masumu cezalandırma yoluna da gidemez. Çürümüşlüğüne bir sözüm yok ama sistemin çürük olduğunu mantıklı temellere oturtmalıyız.