türbanlıların da insan olduğu gerçeği

entry80 galeri1
    30.
  1. tamamen dinsel bir olgudur. namus denen saçmalığın temeli dindir. türban veya başka şeylerle korunabileceği sanılır. türban takmayan birinin, namuslu/müslüman olabileceğini savunan bir dindar yoktur. kimse bana onlar gerçek müslüman değil demesin!

    (#6069437)
    2 ...
  2. 29.
  3. yok arkadaş beyhude caba, ne söylesek ne yazsak at gözlüğü görüş alanından cıkaramayacağız. ama baştan söylemiştik, ezberler siyaset yapmaya yetersizdir diye. ezberler siyaset yapmaya yetersiz desek de, konuyu anladığını iddia eden bu arkadaşımız ısrarla konunun, yani benim öznelimde yazdıklarımın, ısrarla türbanlı türbansız meselesi olduğu noktasında ısrarlı. en kısa sürede akıl ve insaf diliyorum. ama ne var ki yazdıklarım hali hazırda durduğundan mütevellit, konunun, en azından yazdıklarımın, ne olduğu fazlasıyla belli, demagojilere bu anlamda ihtiyac duymuyorum. ki gerek de yok.

    ha yok, eğer siyaset yapacağım diyorsa bu arkadaş yine olmamış, yine nereden tutsak elimizde kalacak bir yazı daha yazmış. mesela şimdi ne incilemiş bunlara değinelim de, pragmatizm bulamaclı siyasetin, siyaset olmayacağını göstermiş olalım. ''siz işçilerin hakkını ararken kahraman oluyorsunuz da, bu arkadaşların ki( yine türbanlı demek istemiş) mazlum edebiyatı mı oluyor'', demiş. aslında yazdığı tamamen bir konuya ait ve usanmadan anlatacağız bu arkadaşlara ''şeylerin'' birbirini nasıl etkilediğini.(anladığını iddia etmişti, ne kadar anladığı ortada)
    1- mazlum edebiyatı yapmak türban takan kızlar için olmasa bile, bu kızların belli mücadelelerinin üstünden gecinenlerin, dahası, onların da haklarını gaspedenlerin(sadece sünnet ve ayetlerle olmuyor bu iş) argümanıdır. yani burda verilmiş tepki siyasal islam'ın özeleştirisizlik kültürüyle doğru orantılıdır, faydacı siyasetleriyle ilgilidir. (anlamadan yazılmış, konu dışı yazılar direk mazlum dili ve edebiyatı ödülüne de layıktır, demedi demeyin sonra)

    2- bir kızın türban takıyor olmasını arkadaş, ''dahiyane'' bir şekilde işçi olmamasına bağlayarak siyasette mantığın nerede son bulabileceğinin güzel bir örneğini vermiş. ancak unutmasın ki, kondusu başına yıkılan türbanlı, türbansız geniş halk yığınları vardır, ya da emeği sömürülen hakları gaspedilen türbanlı kızların hakkını/haklarını ararken mazlum edebiyatına gerek bile yoktur. hak arama mücadelesi bir sınıfsallık taşır en nihayetinde, bir kategorizasyona tabii değildir.

    3-işte hala etkileşim v.s konulara girebileceğini düşünüyor; ancak türbanlı bir kzın işçi olabileceği gerceğinden bile uzak bu arkadaş, o kızın yaşadığı sömürüyle alakası olmadığı gibi şovenist güftelerle konuya yaklaşıyor(sorun zaten tamamen bu) ve bu konuda hakları olabileceği gerceği bile bu arkadaşlara, bir şey ifade etmiyor. etmediği gibi bu arkadaş, konuyu hala anladığını, tartışma yürüttüğünü iddia ediyor. ama dedik nereden tutsak elimizde kalır diye.

    4- ezberlerle siyaset yapılırsa varılan nokta, bir siktir gitten ötesi değildir, ancak daha önceki yazılarından kafasını bir yerler sokmasıyla tanıdığımız bu arkadaşa anlatacağımız şeyler, bünyesinde daha ne gibi etkiler gösterecek merakla bekliyoruz da aynı zamanda.

    velhasılı kelam, türbanı savunurken böyle nasıl absürtleşilir diye düşünüyorsanız, sakın şaşırmayınız. çünkü onlara göre türban takan kızlar işçi olamayabiliyor mesela, ya da işçi bir türbanlı kızın, patronu tarafından sömürülmesi, bu arkadaşları zerre ilgilendirmiyor. onları bir tek şovenist güftelere bulanmış faydacı siyaset ilgilendiriyor ve konu fazlasıyla boyutlarını aşıyor. ancak bizi ilgilendiriyor. tüm kadınların uğradığı emek sömürüsü, sizi olmasa bile birilerini ilgilendiriyor diyorum kısaca.

    dediğim gibi yazılacak bir hayli şey var; ancak biz bu ironi canavarı arkadaşın şimdilik yeni incilerini bekleyelim.
    iyice bakın bu kadınlar hakkında ahkam kesenlere, siyasi salvolar yapanlara. bir kadının her türden sömürüye maruz bırakılması, bu arkadaşların konusu dışındadır. bu arkadaşların tek bildiği, kadının örtünmesi üzerinden ürettikleri siyasi argümanlardır. ötesi yok.
    3 ...
  4. 28.
  5. Washington'un atadığı Türkiye valisi ve onun tayfası, müridleri tarafından aksi düşünceler yaratılmaya çalışılarak ülke bölünmeye çalışılmakta olsa da henüz başarılamadığı için bilinen gerçektir.
    1 ...
  6. 27.
  7. tek tek her cümlesine karşılık verildiği halde ''düz mantık oku'' diyecek kadar mideli bünyelerin anlayamayacağı gerçektir.düşünüyorum da acaba kim tartışmaya kapalı ? diyoruz ki kaynağımıza güveniyoruz ve bu konuyla alakalı her tartışmaya da varız;hala daha düz mantıklısın okumuyorsun yapmıyorsun etmiyorsun.doyumsuzluğunuzun sebebi de burada:duymak,anlamak istememeniz.
    siz işçiler için hakkınızı ararken mazlum edebiyatı değil kahramanlık oluyor da bu arkadaşlar haklarını ararken mazlum edebiyatı oluyor öyle mi ? (aç burdan işçileri de sevmiyoruz biz.hı hı.aferin)
    evet hikayelerimiz atatürk'ün 1937 de koyduğu bir ilkenin seneler sonra çarpıtılarak bize zarar vermesiyle hüzünlendi.düz mantık devam eden bir takım insan dünyanın haline,modern ülkelerin haline bakmadan hala bize hüzünlü hikayeler yazdırıyor,hala daha boş bir umutla kararından vazgeçmiyor.sonrasında ise etkileşimden bahsediliyor öyle mi ?

    (bkz: bi siktir git)
    1 ...
  8. 26.
  9. (bkz: vah yazık onlar da mı bu hastalığa yakalanmışlar?!!)
    1 ...
  10. 25.
  11. işe yarar savunma geliştiremeyenlerin dahası entryleri okuma konusunda ciddi sıkıntı cekenlerin mağdur edebiyatına ısrarla devam etmesiyle orantılı. bu arkadaşlar öyle düz mantık ki, kim ne yazmış ne demiş umurlarında değil. anlatılmak isteneni anlamayıp, hala ve ısrarla bişeyler yazdığını zannetmek ciddi derecede seviye sorunu yaratıyor. okuma ve algı konusunda ciddi sıkıntı ceken söz konusu bu arkadaş ve arkadaşlara diyorum ki, hüzünlü hikayelerinizi biraz dindirin de ne yazılmış, neler yazılmış okuma zahmetine girin. bir de moderasyondan bir isteğim oldu bunu gercekleştirirlerse bir an önce, sevineceğim. uğraşmaya değmez.
    3 ...
  12. 24.
  13. işe yarar savunmasının ısrarla kamu olduğu söylenen gerçek.
    bu arkadaşların inançlarına keyif gözüyle bakılması bile ne kadar insandan sayıldıklarının bir göstergesi sanırım.

    (bkz: aferin)
    2 ...
  14. 23.
  15. sabırlarının taşacağını gösterir. *
    3 ...
  16. 22.
  17. yaşı ya da aklı yetmeyenlerin siyasi sebeplerini görmeden savunduğu gerçeklerdir. neymiş eskiden açıkla kapalı öğrenci aynı sırada okuyormuş da türbanlılar hayattan soyutlanınca bilmem ne olmuş. ulan yakın tarih hakkında bi bok bilmiyorsanız konuşmayın bari de rezil etmeyin kendinizi. şimdi ağzınızın suyunu akıta akıta alkışladığınız eli kolu tutmasa bile koltuğunu bırakmayan über lideriniz necmettin erbakan değil miydi "başbakan olunca paşaları türbanlıların önünde selama geçirecem" diyen? ilk defa onun zamanında olmadı mı bu kutuplaşma, ne biliyordunuz ki neyi konuşur oldunuz?

    yok imam hatip mezunu olduğu için puanı kesiliyormuş bilmem ne. o puanı kesildiğinde bile üniversiteye yerleşen, savunmasını orada yapan binlerce genç kız var. kafası basmadığı için öss'yi bile kazanamayıp baba parasıyla avrupa'da üniversite okuyan tipler milletten, tarihten, beyin göçünden bahseder olmuş, öyle beyin göçse ne olur göçmese ne... *
    orası burası açık kadınlar lafı dokunuyormuş bize, orası burası kapalı olup her gün başkasının kucağına oturan namus timsali türbanlı arkadaşlarınızı ne kadar benimsediğinizi görmek gözlerimizi yaşarttı. e namus size göre bir parça kumaş ve bir parça zar tabi. namuslu hayatınızda başarılar dileriz...
    2 ...
  18. 21.
  19. artık kanıtlanmış gerçektir.

    zira insanoğlu yüz yıllar boyunca büyük yanılgılar içinde yaşadı; kimi "alien" dedi, kimi "dna'sı henüz çözümlenememiş kadim bir ırk".. ama bir takım ulu sözlük yazarlarının bitmek tükenmez bilmez çabaları sonunda türbanlıların da aslında birer insan olduklarını anladık, bu yüzden şu vakitten sonra ileri geri tahminlerde bulunmayacağız.
    4 ...
  20. 20.
  21. bunun böyle olduğunu bilmeyenler aslında o kızları zorla türbana sokmaya çalışanlardır. zaten kadınların da insan olduğunu, evli bir erkeğin karısının değil eşinin (eşiti) olduğunu söyleyenler ve türbanlıları da insan olarak görenler aslında ilk entryde aşağılananlar. kadınları zararlı gözden uzak tutulması gereken olarak görenler başkalarıdır. ve onlara müslüman denir.
    3 ...
  22. 19.
  23. insandırlar efendim. bazı şeyleri usanmadan anlatacaksın ki satırlardan taşan duygusal göz yaşlarına hakim olasın. tekrar yazalım, ne demişiz, bir oku yazılanları ne demişiz diye. kamusal alanlarda, k-a-m-u-s-a-l alanlarda kimseye ayrıcalık tanınamaz. bunu dedim, bak ben dedim, dedim ki başı acığı da olsa kabul edilemez dedim. bu dedim, bu zihniyet yozdur dedim. dedim ki halka açık yerler dedim, keyfe keder kararlarla yönetilemez dedim.
    sonra dedim ki, konu türbanlı türbansız meselesi de değil dedim, evet bunu da ben dedim. dedim ki halka ait bir yer türbanlısı türbansızı halkındır. allasen yazılanları biraz okuyun, sonra hep birlikte ağlarız, söz.
    2 ...
  24. 18.
  25. ciddiyet bile yeri gelince. ben mesela işenecek duvara yaşasın devrim yazmam. değmez yani. neden şaşırdın ki? duvar da seçerim davar da ! hadi koş gel kıvırcık tüylerini seveyim. sen de insansın.
    2 ...
  26. 17.
  27. oss ye girmek icin bile basortusunun sorun edildigini unutmadan, hadi girdi diyelim buyuk ihtimalle imamhatip mezunu oldugu icin katsayi uygulamasiyla karsilastigindan dolayi puani tipa yetse bile bir turlu yerlestirilemeyen ogrencilerden bahsediyoruz. bilmem haberiniz var mi...
    turbanlilarin da insan oldugu gercegi gibi bir baslik acilacak kadar ileri derecede turban fobisi mevcud oldugu icin ve her durumda (turbanlilar soyle, yok florya sahili elden gitti, yok dini siyasete alet ediyorlar bunlar, gidin irana gidin arabistana gidin... daha neler neler bilindigi gibi) bu sekilde ayrimlar, asagilamalar, hakaretler hic usanilmadan yapildigi icin ufak bir orasini burasini acan kadin lafi agir geliyor iste. yarasi olan gocunuyor tabii. yalan degil ya aciyor gururla... devam etsin bizi hic ilgilendirmez.
    hic kimse bir insanin hayatina "zorla" sekil veremez. bu gibi sacma dusuncelerinizden ve onyargilarinizdan kurtulun artik. zorla kapatilsa bile(oyle degil ama) neden ilgileniyorsunuz ki size ne yani. eskiden aciklarla kapali ogrenciler ayni siralarda rahatca okuyabiliyordu bir problem varmiydi. yoktu. ne zaman turbanlilari hayattan soyutlamaya basladilar sorunlar ortada. egitim ne giyerse giysin herkesin hakkidir.
    4 ...
  28. 16.
  29. onların da yaşamaya hakkı var falan ama ya. zenciler kokar mokar ama kasları iyidir iyi koşarlar. sırf bu yüzden bile sevsek yeridir onları. sırf bu yüzden biraz daha yaşasınlar hadi.

    emo gibi yazılar yazmayın akıllı olun. savunuyor musun , soyunuyor musun ? tedirgin olma taşlar yerinde.
    2 ...
  30. 15.
  31. zorla kapatıldıklarını anlamayacak kadar zorda olan insanlardır. her tartışmaya "orasını burasını açan kadınlar vs vs vs" şeklinde salakça savunmalar, abuk subuk argümanlar ile gelirler. yani onlara göre başı açık kadınlar "orasını burasını açan teşhirci" kadınlardır, bir tek kendileri ahlaklıdır diğer herkes orospudur.

    bir de türkiye'de akılları yetmediği için kazanamadıkları üniversiteleri " e beni almıyorlar, kendim istemedim" şeklinde karalayarak yurtdışında baba parasıyla okumayı bir halt sananları vardır. türkiye'deki üniversite ortamlarına girseler türbanlı kardeşlerinin ne derece "namus" timsali olduklarını görecekler ya, neyse...
    2 ...
  32. 14.
  33. bu başlıkta kimse türbanlıları övmeye çalışmayıp sadece türbanlıların başı açık insanlarla bir farkları olmadığını anlatmaya çalışırken bunu bile anlamaktan aciz yazarın tüm türbanlıları genelleyerek türbanlıların, başı açıklara bok atmaya çalıştığını, onlar başı açıklar cehenneme gidiyor diyooo demesi insanlığın neresine sığıyor anlamak güç
    (bkz: sözlükte yavşak var)
    5 ...
  34. 13.
  35. kafa sokucular tarafından savunulmaya çalışılması içler acısıdır. demokrasiyi de sandıktan ibaret görerek demokrasi birikimlerini takdire şayan ortaya koyarlar, bu hızla gittiklerinde de ortada da zaten demokrat bırakmaz bu kafa sokucular. ancak kafayı sadece sokmaya değil çalıştırmak için de uğraşsalar daha ciddi argümanlarla belki ortaya çıkabilirler.

    birde, kendilerine gelen eleştirilere karşı bildik ezber savunmaları vardır ki, değinmek yorar adamı, sokmaya yarayan kafalarının, eleştiri kategorizasyonu yapmaya çalışması bir ilgintir ki, komedi dükkanına bile dönüşür. mesela o sokmaya yarayan kafa güzel bir örnek vermiş, başı acıklar amuda kalkarak osururlarmış buyurmuş espri bilem yapmış. ahaha gül gül öldük biliyor musun. ironi canavarı seni. hala anlatılanı başı acık kapalı tartışması sanıyor. demek ki neymiş okuduğumuzu anlayacakmışız.

    o kadar ezberlere alışmışlar ki karşısındakinin türbanlıların okula girmeleri meselesindeki görüşlerini daha bilmeden hüküm verirler. mekanik savunmayı da siyaset yapmak sandıkları için de kafaları sadece sokmaya yaramaktadır, zordur yani. olguların birbirini etkilemesi meselesine de zaten bu yüzden kafa yormamayı doğal görmüş işi bitirmiştir, neyse kafasını bir yerlere sokmaya devam etsin. cünkü en iyisi bu.

    selde 33 can yitip gitmiş, peki biz ne demişiz. hesap sorulamayan anlayış var demişiz. peki kafa sokan ne demiş, ne söylemiş, e canım türbanlılar üniversitelere girmezken de hesap sorulamıyordu buyurmuş. siyaseti pragmatizmden ibaret sanarsanız, demokrasi anlayışınızda, olaylara yaklaşmınızda böyle carpık olur, dumurlar içinden dumur beğenirsiniz. bu zihniyet önce kafasını o soktuğu yerden cıkarak, sonra siyaset tartışacağım diye ortaya dökülecek, nacizane tavsiyem olsun...
    3 ...
  36. 12.
  37. sen sosyallesme bacim. evinde otur.cikma disari senin yerin 4 duvar. sonra sana yabani gozuyle bakanlari gorursen de sasirma emi?
    he turbanlilara (herkes dahil degil bazilari icin konusuyorum) insan disi olmasa da 2. sinif 3. sinif insan muamelesi yapildigi ortada. neden hicbiryere alinmayan turbanlilara bir alternatif olarak acilan plaj bu kadar rahatsiz ediyor geriyor sizleri.
    insanlarin anlayamadigi mesele su: universiteye alinmadim yurdumu terketmek zorunda kalim egitimim icin falan... turbanli insanlar da orasini burasini sergileyenler kadar insan olduguna gore neden kapilar kapali turbanlilara. hatirlatirim bu adaletsizligekarsi gelen nice baslari acik kizlar ve kendilerini ilgilendirmedigi halde savunan nice erkekler var. buna din gozuyle bakmayin zaten boyle adaletsizlik olamaz.
    bir sahil bu kadar geriyorsa insanlari, turbanli kadinlarin her hareketi batiyorsa insanlarin gozlerine zaten hersey meydanda. bir de evet insandirlar tabii. faln safsata.
    eger sizin goruslerinize sahip olurlarsa, sizin tarif ettiginiz moderniteyi yakalarlarsa turbanlilar o zaman deger verir insan gozuyle bakarsiniz.
    turbanlilar icin layik gorulen yer sadece evleri size gore. "ac basini ozgurles" bir de bunu cekinmeden soyleyip, evet insanlardir muhabbeti yapiyorsunuz.
    4 ...
  38. 11.
  39. türbanlıların hayvan sanıldığını düşünen güruhun ampulüne henüz voltaj gitmesi sonucu aaa insan bunlar yaa demesine neden olan nöroaktivite durumunun dile getirilmiş hali.

    beynin hava almamasından olur derler...
    3 ...
  40. 10.
  41. kamusal alan geyiğine maruz bırakılan örtülü kardeşlerime karşı ''kamu lağ'' zihniyeti tarafından anlaşılamayan gerçektir.yozlaşmaysa tam da burada kendini göstermektedir zira üzerinden aklımızca çağdaşlaşmaya,akla,mantığa,ilme gideceğimiz laikliği dünyanın en çağdaş ülkeleri zikine bile takmamaktadır.türkiye cumhuriyeti ise ''bir gün gelecek ve laiklik bizi kurtaracak'' mantığıyla baş örtülü kızların okumasına engel olur,parti kapatma teşebbüsleri vardır,eğlencelidir bizim ülke.

    ben de burdan başı açık kadınlar amuda kalkarak osururlar diyorum.

    uyulan noktalarda bu arkadaşların bir problem çıkaracağını düşünmüyorum.sadece saçlarını göstermeyecekler ve bir üniversitede hangi olgunun baş örtüyle alakalı olabileceğini -yahut başka dini bir hususla- çok merak ediyorum açıkçası.olguların birbirini etkilemesi konusunda yapılacak savunmalar zaten bir müslüman için kur'an kaynaklıdır,kimse çekinmez bundan,müslüman bilir ki kur'an kaynakları yamulmayacaktır.bunu bilmenin rahatlığıyla münazarasını yapar,etkileyeceğini etkiler,çekilir kenara.'allah büyüktür' deyip kenara çekilmek isteyene tepki vermekse bilemiyorum nasıl bir mantığa dayandırılabilir.susup oturana 'hadi bana laflar hazırla hadi' tepkisi olacaksa ben böyle demokrasi anlayışına kafa sokarım.

    hesabın sorulmadığı düşünülüyorsa unutmayalım ki bu sistemle hesap sorulamıyor zaten.hesap sorulamadığını düşünen için zaten bir şey değişmeyecek.o kişiler için hesap bu zamanda da sorulamıyordu,baş örtünün üniversitede olduğu zamanda da sorulamayacak.o zaman bu konuyu baş örtüsüyle ilişkilendirmede de bir anlam olmadığını düşünüyorum.

    yoksulluğu iliklerine kadar hissetmiş halk gücünü sandık başında hükumete gösterdi,eyvallah demedi herkes.kaza ve kaderine eyvallah dedi yine,ama kaderde insan iradesinin de bulunduğunu,insanın programlanmış bir robot olmadığını,başbakanın böyle davranmaması,ekonomik krize sırtını dayamaması,çalışması gerektiğini gösterdi. insana çalıştığından başka bir şey verilmez diyen rabbini, haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır diyen peygamberini (sav) hatırladı bu memleket.susmadı yoksulluğu karşısında.ama bakan göz,gören göz.bir önceki seçimden mart 2009 seçimine % kaç farketti gözlere sokulması lazım.
    3 ...
  42. 9.
  43. melek oldukları düşünülmemektedir pek tabii. ancak ayet ve sünnetlerle desteklenmiş bu örtünün kadına bir zorunluluk olduğu söyleniliyor, peki hayat böyle mi akıyor kadınlar için. sosyal yaşamda sömürünün her türlüsünü iliklerine kadar hisseden bir kadının karşısına ayetlerle cıkıyoruz ve nokta: örtün kızım.
    yazılan entry'nin bir genelleme olmadığını söylememe rağmen ne ilginçtir ki yazılanlar da doğru dürüst okunmuyor ve bu yanlışları gözetlemenin bir özel hayata tecavüz olduğu dillendiriliyor. yok arkadaşım o iş öyle değil, bahsedilen bir kamusal alan, bak kamu diyorum, yazayım mı bir daha kamu, kamu...

    dini diyaneti tartışmıyorduk, en azından ben bunu tartışmıyorum. kadın bedeni üzerinde siyasi salvolar yaparak, kamusal alan da ahkam kesiyorlar diyorum ben ve ekliyorum; şirket ihalelerine türbanlı eş makbuldur diyenler var diyorum. kişilerin özel hayat tercihleri bir yana, diyalektiğin bir yasası olarak, olguların birbirini etkilemesi karşında çözümü yok bu arkadaşların. sadece uy deniyor, peki ya gerisi. gerisini getirmemelerinden kaynaklı sürekli bir savunma konumuna geciş halini alıyor ve ne yazık ki de sırıtıyor. kimin kime saygı duyacağı konusu da değil bu, kimin kime tahakkümü konusudur, sosyal yaşantıda yankısını nasıl yaptığıdır. nasıl mı yapıyor, 33 canını sele kurban verirsin, hesabını soramadığın bir anlayışla karşılaşırsın. yoksulluğu iliklerine kadar işlemiş büyük kitleler, şükrü iliklerine kadar hisseder de tek bir ses çıkmaz. bundan bahsediyoruz ve diyoruz ki, dini diyaneti değil, yozlaşmayı tartışıyoruz.
    3 ...
  44. 8.
  45. hiç kimsenin karşı çıkamayacağı gerçektir. ancak arzu veya temenni edilen gün gelip özgür insanlar olmaları, babalarının, kocalarının, ağalarının köleliğinden, zorbalığından kurtulup bezler, kumaşlar ardına saklanmadıkları günleri görmeleridir. ha burada çıkıp "ben kendi irademle örtündüm" diyen de çıkacaktır, zira küçüklükte cebren edindirilen davranış ve düşüncelerden sıyrılmak çok zordur.
    o kişi ezelden beri örtünüyor olsa da, sonradan kapanmış olsa da bu durum değişmez, tutsaklık tutsaklıktır...
    2 ...
  46. 7.
  47. neeeeeeeeeee amaaaaaaaaaaan tanrıııııım onlar da mı?
    4 ...
  48. 6.
  49. var olan gerçektir.başlarındaki 'türban' da kat'i bir emirdir.3-5 dangalak ilahiyatçının * 'yok efendim hımar ı res yok o yamulacaktı yok orda başörtü demiyo hadi rahat rahat gömüşün şindi' tarzı açıklamalarıyla da geçerliliğini yitirecek değildir,allah kelamıdır,sünnetlerle de desteklenmiştir.

    -Allah Nur Suresi'nin 31. ve 60.ayetlerinde ve Ahzab Suresi'nin 59.ayetinde açıkça baş örtüsünün emir olduğunu belirtmiştir.Örtünmeyene bilinçli örtünenler saygı duymak zorundadır zira bir farzı yerine getiren insan eğer bir farzı yerine getirmek adına nefsini yenemeyen insanı hor ve hakir görürse işte kendisi o zaman aşağılar aşağısı olur,böbürlenmenin dinde yeri yoktur.

    -Baş örtüsü Kur'an dışında hadislerle de desteklenmiş bir emirdir.Rasulullah (sav) kızı Hz.Aişe'nin örtüsünde bir şeffaflık sezdiği zaman onu uyarmıştır.

    -Hz.Aişe'nin kör bir erkeğin bulunduğu ortama girdiğinde dahi başını örtmesi; bu erkeğin 'ben körüm ama' demesine karşılık 'ben seni görmüyor muyum' demesi de baş örtüsünün gerekliliğini gözler önüne serer.

    -Türbanlıların dinle örtüşmeyen davranışlar sergilemesini gözetlemek özel hayata tecavüzdür ancak bunu yapan kesimden -kendileri için ifade eden anlamıyla söylüyorum- 3 parça kumaş fazlasıyla üniversiteye girmesini isteyemezsiniz.Savunma metodu biraz yaşayışla,istenenlerle çelişmiyor mu ? Demokraside baş örtülünün üniversiteye girip giremeyeceği tartışılır , ''girdikten sonra neler yaparlar ohoo azıtırlar cozuturlar'' mantığıyla hareket etmek hangi aklıselimin işi olabilir ki ? Rasulullah bile hata yapmıştır bu dünyada;siz örtülü bir kızcağızdan melek olmasını nasıl bekleyebilirsiniz ? Nefsine yenik düştüğü zamanlar için O'nu nasıl suçlayabilirsiniz ? O'na karşı olan zihniyetin içinde bulunduğunuzdan dolayı o kızların -belki de kendileri için kabul edilmesi en zor imtihan konularından biri olan- başörtüsü hakkını neden ellerinden aldınız ? E hani dini diyaneti günahı sevabı tartışıyorduk ? Şimdi de laiklik denilecek paradoksun merkezinde bulacağız kendimizi.Çelişiyoruz bence biraz düşüncelerimizde.

    -Baş örtüsüz insanlardan da feyz alan,kitaplarını ilgiyle takip eden biri olarak tek kriterin baş örtüsü olmadığını belirtmek istiyorum.Yanlış anlaşılmaya mahal vermeyelim.

    (bkz: cemal nur sargut)
    (bkz: ikbal gürpınar)

    edit:var mı başka allah'ın emrini nefsine kabul ettiremeyen ?
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük