büyük bir kısmı "bizim hanımın/kızın kendi tercihi" yargısıyla ezilen kadındır. sadece türban değil, her türlü giysisi "amiri" olan erkek tarafından belirlenen bu tür kadınlar kendi kararlarını kendileri veremediği sürece "türban", muhafazakar-erkek egemen toplumda bir statü göstergesi olarak kullanılacaktır.
not:
şimdi bazılarınız bana kızacak ama, inanın bu yazı sizleri kötü göstermek için yazılmış bir yazı değildir. "türban takmayın" diyecek kadar densiz değilim ama, bazen farklı bir göz, farklı bir bakış açısı verebilir.
doğduğu günden itibaren akvaryumda büyüyen bir balığa okyanusu anlatmak ne kadar zorsa, kundaktan itibaren ikinci sınıf olduğu aklına kazınan ve hayatı, onu yöneten "amirleri" tarafından yönlendirilen insanlara "özgür" olmayı anlatmak da o kadar zordur.
çok ilginçtir ki bunların işe gideni, okula gideni, sevgilisi olanıda vardır. bir de aman bu ne gereksiz muhabbettir diyesi geliyor insanın.
(bkz: başlık sıçmak)