önemli olan türbanı düşüncene takmaktır eğer öyle olmak istiyorsan. gerisi bırak açık kalsın önemi yoktur. ancak her zaman ve her yerde geçerli olan 'ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün' sözüdür * bunu da unutmamak gerekir.
kadınların ne giyeceğine karar verme hakkını kendinde gören insanları çileden çıkaran kreasyondur. annesinin, karısının nasıl bikini giymesi gerektiğini konuşup kararlaştırak sırayı başkasına getiren insanların tepkisini çekecek konudur.
turban denen sey aksesuardir. yurt disinda da bir cok kadin magazasinda satilmaktadir.
bu yuzden biz dinin geregi olarak takilan ortuye turban degil, basortusu diyoruz. basortulu bir kadin bacaklarini gosteren etek giymez, giyemez.
kendi içinde çelişen insandır.herşeyde olduğu gibi dini de kendi bakış açısından gördüğü için böyle birşey yapıyordur.amacım kötülemek değil ama birşeyi yapmak istiyorsan kuralına göre yapmalısın.amaç karşı cinsin saçlarını görmemesi ise bacaklarını neden gösteriyorsun?
kendilerini modern diye nitelendiren ve hangi görüşe mensup olduklarını herkesin bildiği fakat benim şu anda kendilerine küfür edeceğim için söyleyemediğim orospuların, orospu evlatlarının mini etek giyip kafalarına türban takarak amını götünü açıp fotoğraf çektirerek baş örtülüleri kötülemek amacı güddüğünü bilmemek için yine orospu evladı, orospu olmak gerekir.
kafasında baş örtüsü olan birinin bu derece açık seçik giyinemeyeceği aşikar. bunu ortaya atıp sağda solda paylaşanlar da böyle bir şey olmadığını biliyor. dedim ya, maksat orospu çocukluğu.
her ne kadar eksi yağmuruna tutulacağını bilsemde yazmakdan kendimi alamadığım bir başlıkdır.
işte bu şekilde düşünceler yüzünden türban bir siyasi araç olarak görülüyor. kardeşim size ne milletin türbanından ? mini etek giyen kızlara abazan oluyorsunuzda türbanlılara neden yok öyle yok böyle! türban bu dinin bir gereğidir, dinimizi yozlaştırmaya meraklı ne kadar insan var ülkede abi. bunlar boş işler, yok ben cumaya gitmem diye hava atanlar gibi saçma birşeydir bu. burdan benim çok dindar biri olduğumu çıkarırsanızda, bende namaz falan kılmıyorum yani dinime söven müslüman olsa diyeceksiniz ama milletin dini inançlarıyla ilgili yaptıklarını sorgulamak sizemi kaldı.
(bkz: saçları açık olduğu halde uzun etek giyen kız)
böyle mi olsun yani? bu mudur?
bir avuç klavye delikanlısının toplandığı şu sözlükte yok mudur tartışacak adam gibi konu?
klavye delikanlısı diyorum çünkü gördüğü o kıza adam gibi gidip*
*"biliyorum ki başörtüsü dinin emir ve yasakları için takılır kıyafetiniz uygun mu?" diye sordun mu ha sordun mu da burda arkasından atıp tutarak gösteriş yapıyorsun?
evet genel kaidelere göre doğru değildir. peki, hiçbir şekilde mazaret olmaz ama mağazalara gittiğinizde* uygun şartlarda kıyafet bulmak günümüzde ne kadar zorlaştı biliyor musunuz?
üretim sebebi, hitap ettiği kesim belli olan pardesüler bile ne şekle şemale girdi biliyor musunuz?
elbette bunlar mazaret değildir.
ancak ramazan ayında içki içip, bu ülkede yaşamıyormuş, hiçbir şey bilmiyormuş gibi yemek yiyen adama sesin çıkmıyorsa o kızada çıkmayacak. bu kadar basit. *
ey benim güzel dinim.
hüsn-ü zan vardır sende. karşındaki kişiye yalan söyletmemek için "nereye gidiyorsun" diye bile sorma diyen ince düşünceli bir din. belki işi özeldir. belki seni ilgilendirmez diyen.
güzel ahlak vardır sende. din kardeşine dua etmeyi öğütleyen, ona dua etmenle sana da mislini vereceğini müjdeleyen dinim.
başörtülü olan bayanın bilek hizasından yukarıda etek giymesidir. *
"...
bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye."
şimdi devam edebiliriz;
neymiş efendim, türbanlı olup bacak gösteriyorlarmış.
arkadaş, millet olarak ne bitmez bir kategorizasyon yeteneğimiz varmış. doyamadık birbirimizi kategorize etmelere. ne meraklıymışız, biribirimizi yaftalayıp bunun üzerinden geyik yapmalara. bir türlü bitiremedik biz ve ötekinin ekmeğini yemelere.
o değil de, sanayi üretimi %23 azalmış, işsizlik %13-15'lere çıkmış sen hala görünen bacağın derdindesin be hacı. dış politika evlere şenlik, içerisi desen cadı kazanı. ne iktidarı iktidar ne muhalefeti muhalefet. hepsi koyunun olmadığı yerdeki abdurrahman çelebi misali. e sen neyin derdindesin peki? akşamki derbi nasıl biterle berikinin kafası kapalıyken bacağı açık olurmunun savaşındasın.
yapma canım kardeşim, elalem aldı yürüdü, sen hala incir çekirdeğini doldurmayacak meselelerle meşgulsün. bu kafayla giderse de, bir bu kadar daha bunlarla uğraşacaksın.
eh, ustayla başladık, ustayla bitirelim;
"...
ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
demeğe de dilim varmıyor ama
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!" *
türbanlı olup bacak hatlarını belli edecek mini etek giyen kızlardır. şahsen bacaklarını gösterenini görmedim, genelde külotlu çorap giyip tenlerinin görünmediğini savunarak içlerini rahatlatırlar. "iyi de biyerim gözükmüyo kiieee" tarzı cümleler kurarlar. kimi buna cidden inanır, kimi bunun arkasına sığınır. örtünmek insanın içinde olmadıktan sonra, onu gerçekten istemedikten sonra, ne kadar örtünmeye çalışırsan çalış bi yerden fire verir. örneklerini sıkça görüyoruz.