Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Türkiye'de hanımların giyim kuşamına, başörtüsüne özel yaşamlarında hiç kimse karışmıyor. Ancak, burası hiç kimsenin özel yaşam mekanı değildir. Burası, devletin en yüce kurumudur. Burada görev yapanlar, devletin kurallarına, geleneklerine uymak zorundadırlar. (Sesini iyice yükselterek). burası devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz.
bu seviyelerden sonra bugünleri görmek gerçekten güzel. halkının önemli bir çoğunluğu kapalı olan bir ülkede onu temsil eden vekillerinin de kapalı olması kadar olağan bir durum yok.
halkın çoğunluğunun kapalı olmadığı bu ülkede öncelikle aleviler üzerinde yaratılan tahribatın hasarları düzeltilip böyle bir hareket yapılsaydı samimi gelebilirdi fakat şu an oy kaygısı ile yapılmış bir çakallıktan başka bir şey değil başörtüsü düzenlemesi.
dini özgürlükmüş nasıl özgürlükse cemevlerine saldıran iktidar herkesin dini yaşamına saygı duyar olmuş, o saygı değilde kayırma olmasın. türban bu hükümetin en sağlam kozudur neden kenara atsın ki sizde haklısınız.
Yıllardır türban üzerinden ekmek yiyen din bezirganı kişi ve oluşumların mağdur edebiyatını büyük ölçüde bitirmek için, mecliste olmasını desteklediğim vekildir.
Not:AKP'yi sevmem ve oy vermem, dindar değilim, türbandan hoşlanmam.
Edit : Dindar değilim ve türbandan hoşlanmam ifadelerinden bile ağlaklık payı çıkarabilen zihniyete tüküreyim. Hoşlanmam ancak olmasını desteklerim, herkesin kendi özgür tercihlerini kullanabilmesini savunurum. Bir cümleyi anlatabilmek için açıklama yapmak zorunda kaldığımız şu içler acısı zeka seviyesi ayrı bir tartışma konusu elbette.
hâlâ müslüman ülke diyen sığırların destekledikleri zıkkım.
1- ülkelerin dini olmaz, insanların olur.
2- türkiye cumhuriyetilaik bir devlettir.
3- uygar bir devlette kamu çalışanları dini, siyasi düşünce ve inançlarını taşıyan simgeler kullanamazlar. boynunda haç olan bir yargıç, sarıklı bir polis memuru, takım forması giymiş bir milletvekili de buna dahildir.
4- islam inancında kadın maldır. kadını mal yerine koyan bir zihniyet onu ancak kullanmak ister. buna otuz yıldır çanak tutan kadınların kafalarına tüküreyim.
ekleme: islam'da kadının tanıklığı erkeğin yarısı kadardır. bu durumda oyu da yarısı kadar olmalıdır. bunu savunan partinin kadın mebus ve bakanlarının oylarının yarım oy sayılması gerekmektedir.
başı örtülü olan vekildir. *
madem dini inancı bunu gerektiren vekile müsade edilmesinden söz ediliyor, *, bacağında protez olan vekilin pantolon giymek isteyişi neden yadırganıyor? neden reddediliyor?
Bu gune kadar kimse basortusunu gundeme getirmedi. Ak parti getirince cakallik oluyo vay anasinaa. iyi o zaman cakallik oluyo diye kimse ozgurce giyinmesin mi lann.
Hayal meyal hatırıyorum 1998 yılıydı. Soyadını bilmediğim ama adının merve olduğunu hatırladığım bayan vekil başörtüsü ile meclise girmek için ilk adımı atmaya çalışmıştı. Yanlış anlaşılmasın benim kimsenin başörtüsü ile alıp veremediğim yok ama iş vekil olarak meclise girmeye geldiğinde kimse bana özgürlükten bahsetmesin. Burası demokratik ve laik bir ülkedir ama siyaset yapmaya çalıştığınız o binanın içine nasıl kimse pijamayla veya kot pantolonla giremiyorsa başörtüsü ile de girilmemelidir. Herkes o binada eşit olacak ise belirli tabular olmak zorundadır. Velhasıl 1998 gecesine dönelim. Merve hanım ilk adıma teşebbüs ettiğinde rahmetli dedemin ne kadar sinirlendiğini hatırlıyorum sadece bir de sinirden kalp krizi geçirip sabaha çıkmadığını...
akp'nin türbanlı vekilleridir. sanırım diğer partilerde yok.
sayın başörtülü olan milletvekilleri mecliste diğer milletvekilleri tarafından fotoğraflarınızın çekilip twitter vb. sitelerde paylaşılmasından, üzerinizden reklam yapılmasından hiç mi rahatsızlık duymuyorsunuz?
Utanmıyor musunuz? Sesinizi çıkaramıyor musunuz?
2008de ve 2010'da vekil değil miydiniz? Ya da akp değil miydi hükümet?
acaba hangi vekil pijamayla girmek istedi de yasalar engel oldu?
pijamayla meclise girmek isteyen adam en kısa ifadeyle'hasta'dır.
ama hindu elbisesini örnek verirsen bunu anlarım.
eğer hinduları temsilen bir aday çıkarırsanız ve seçilirse elbette turuncu kıyafetini giyebilmelidir.
başörtüsüyle pijamayı değil de başka bir dini elbiseyi kıyaslamanız lazım.
pijamayı da oyalı yazmayla kıyaslayabiliriz bu durumda.
yani kapalı bir kadın oyalı yazmayla kapanıp meclise girmez, dışarda takılacak cinsten bir eşarp takar. ya da şalvar giymez de pantolon tunik giyer, ya da etek bluz giyer.
'dini imanı bir', 'allahına aşık' akp'nin 11 senesini alan uygulama. nedenini sorgulayan da yok nedense. ilk yaptıkları iş olmalıydı. 'ortam uygun değildi' argümanına karşıda şunu derim; 11 yıl!
olmasında hiçbir zarar görmediğimdir, özgür bir ülkede kimin politika yapabileceğine, kimin kamuda çalışabileceğine, kimin memur olabileceğine karar verilirken, dini inancına, giyimine, rengine, diline bakılmaması gerekir. Pekala eşcinsel birisinden moda yazarı modacı yada sanatçı çıkarabiliyorsak, başörtülü birindende polis asker yada milletvekili çıkar.
ifade özgürlüğü gereğince saygı duyulması gereken millet vekilidir. milleti karikatürlerle, yazılarla vs. itin götüne sokarken savunduğunuz şu ifade özgürlüğü var ya hani, o işte.
öncelikle kadınların baş örtüsüyle meclise girebilmelerinde kendi adıma bir beis görmediğimi söyleyeyim. fakat anam, fakat babam daha dün 2011 seçimleri için tüm partilerin mv. aday listelerinde yanlış hatırlamıyorsam sadece 2 kadın aday baş örtüsü takıyordu*. birisi akp birisi de mhp adayı idi ve onlar da listelerinin altında olduğu için seçilememişlerdi. şimdi herkes alsın takkesini önüne koysun, bu dün önceki gün kapanan 4 hanım seçim çalışmalarını yaparken kapalı mıydı ? yoksa gerçekten yeni mi akıllarına geldi ? yoksa bunlar eyyamcılığa hız kesmeden devam eden tayfanın halkın masumane taleplerini sömüren şovenistleri mi?
