şimdi işin aslını tam olarak bilmiyorum. haberde sadece türbanı var diye görevden alındığından bahsediyor. eğer; durum sadece bundan ibaret ise yanlış yapılmıştır. ancak; erkek hastalara bakmıyor ve ilgilenmiyor ise ve bu yüzden iş akdine son verildi ise çok doğru yapılmıştır. hatta diplomasının bile elinden alınıp yırtılması gerekir.
"Çoban A.G. testislerinde şiddetli ağrı ve şişlik şikayetiyle Konya Numune Hastanesine gitti. Acilen ultrasona gönderildi. Tesettürlü kadın radyoloji uzmanı geri çevirdi. Ertesi gün yine ultrason çektirmeye gönderildi. Görevli olan ikinci tesettürlü kadın doktor da geri çevirdi. Başhekimlik devreye girdi. Hemen ameliyata alınan genç, bir testisini kaybetti." hürriyet. bunlar nasıl yemin etti sizce peki? o çocuğun hayatını karartan kişileri ne yapsalardı? başımızda bu hükümet var diye o yobazlara, okumuş ama insanlıktan nasibini almamış sözüm ona bu doktorlara bir de madalya mı verselerdi? ne bekliyordunuz ki? insan hayatından bahsediyoruz, bırakın başı açığı, kapalıyı önce insan olsalardı. gereğini yapan her kimse tebrik ediyorum.
edit: bu haber, aynı gazete tarafından yalanlanmış.madem yalan burada ne işi var? madem yalan niye birilerine bu kadar dokunuyor acaba? bu tarz olaylar için düşüncelerimin sonuna kadar da arkasındayım.
eğer dini inancı gereği erkek hastaları kabul etmiyorsa(ki ne olup bittiğini ancak kendi ve ona gelen hastalar bilebilir) gayet doğal durumdur. yasalar ne gerektiriyorsa o olmuştur. ha yasalar çok mu demokratik? kesinlikle hayır. ancak yasayı bile bile o halde işe gidiyorsan kusura bakma o senin düşüncesizliğin.
yıl olmuş 2011 halen memleketimizde ne gibi şeylerle uğraşan insanlar var dedirten olay. başhekim beyefendiye şikayet gelmiş midir,gelmişse neden şikayet edilmiştir,şikayete ne cevap vermiştir diye araştırılması gereken olaydır.
yok eğer,başhekim şikayet olmadan kendi çapında bu olaya giriştiyse, kendisine neyin dokunduğu bizleri*merak ettirmiştir. başhekimin idelojisinin esiri bir militan olduğu çok açıktır. yaşam şeklimize müdahele endişesi taşıyoruz diyen umumun, yaşam şeklini bırakın ,bir doktorun çalışma hakkının elinden alındığı bu durumda ne diyeceklerini merak ediyorum doğrusu.
nedir yani kendisini rahatsız eden birisi de çıkıp adam gibi söylesin bilelim.
mütedeyyin bir ilim insanı doktor olsun istemiyor musunuz.
başı kapalı insanlar sadece hastahanelerin temizlik şirketlerinde ve bulaşıkhanelerinde mi çalışabilir.
bu mudur sizin çapsızlığınızla kadınlarımıza biçtiğiniz çap.
(bkz: #11238994)
Haberin asparagas olduğu ortaya çıkalı aylar olmuşken,Söz konusu doktorun o saatte hastanede bile olmadığı ispat edilip,
açılan davayı haklı olarak kazanmışken tekrar gündeme getirilmesinin amacı çamur at izi kalsın politikasından başka bir şey değildir.
rejimle inatlaşmanın doğal sonucu. doktoru yıllık izne göndermişler zeliha asiltürk hanfendiyi. ya ne olacağıdı? şimdi bu olaya hürriyet gazetesi'nin türbanlı doktor haberlerinden bir buket hazırlayarak meşrulaştırmaya çalışıyoruz. insanların günlük kıyafetleriyle nasıl çalışacaklarına dair hukuki bir zemin hazırlamak yerine faşist kafalarımızı harekete geçiriyor, yanlışları doğrulamaya çalışıyoruz. akabinde de laiklik din düşmanlığı değildir diyoruz.
evet yasalar ne diyor ise o olmustur. bütün türbanli doktorlari alalim görevden sonra ölüm dösegindeyken de bi doktorun gelmesini bekleyelim. türkiye´de doktorlar azinlikta diye bas bas bagirmayi biliriz ama elimizde olanlari da teker teker atariz. böyle bir mantik anlayisi zaten anca bizde olabilirdi.
doktor olmalarına izin verilen sıkmabaşların bu ülkede yıllarca namahrem diye erkek hastalara bakmamasını, acil durumlarda ölümlere bile neden olmalarını bilenlerin destekledikleri görevden almadır. gerçi görevden alınmasına neden sıkmabaşlığı değil âmire itaâtsizliktir.
bu tipler hipokrat yeminine bile bağlı kalmazlar. onlar için önemli olan 7. yüzyıl çöl bedevisi yasalarıdır. hâl böyle olunca kendileri yüzünden ölen ya da sakat kalan insanları umursamazlar. aynı şey nermin erbakan'a farklı bir şekilde uygulanmış ve geç müdahale sonucunda ölümüne neden olunmuştur.
sıkmabaş sağlık çalışanıyla ilgili bir olayı da ben aktarayım:
bir gece anam rahatsızlandı. soluk almakta zorluk çekiyor ve yüreğinde ağrısı vardı. doğal olarak cankurtaran çağırdım. erkek bir doktor ve kadın, sıkmabaş bir hemşire geldi. doktor göğsünü falan dinlerken arada da bulaşıcı bir rahatsızlığı olup olmadığını sordu. hepatit b taşıyıcısı olduğunu söyledi*. sakinleştirici iğne yapmaya hazırlanan sıkmabaş hemşirenin kaçışını görmeniz gerekirdi. resmen iki adım geriye sıçradı. neyse efendim, ben ve anam da "nâmahrem var" deseydik doktora işini yaptırmayacak, hemşire de yaklaşmadığından anam ölümle başbaşa bırakacaktık.
durum yerindedir ve insan hakları ihlali içermemektedir. aihm'in konuyla ilgili kararları vardır ve kamu kurumlarında türban yasaklanmıştır. aihm de bunu onaylamıştır. Türk hukuku ve aihm kararları gereği uygun davranılmış ve doktor hakkında soruşturma açılması gerekmektedir.
isabet karar. ayağıma tırnak batınca gittiğim hastanede ayağıma dokunamayacağını ileten türbanlı yüzünden 1 gün daha ağrı çekmiştim. özel hastane olmasaydı da ona da yol görünseydi dedim şimdi.
laiklikle hiç bir alakası olmayan görevden alınmadır. Haberin tam metni okunduğu zaman anlaşılacaktır ki doktor hanım kurala karşı gelmiş -> uyarılmış -> tekrar karşı gelmiş -> ve işten atılmıştır. Bu kadar basittir. Herhangi birine şapkayla doktorluk yapmaya böyle ısrar etseydi aynı şey onunda başına gelecekti ki hiç biriniz gıkınızı çıkarmayacaktınız. Bu arada mini etekle doktorluk yapmakta yasaktır. Mini etek giymeyi çağdaşlığa yorduğumuzu sanan şakirto kafalara duyurudur.
türban konusu, avrupa insan hakları mahkemesine bizzat başvurmuş cumhurbaşkanımızın eşi dahi geriye çevrildiğinden, insan hakları ihlali değildir. her olayda taptığımız avrupa, bu konuda da son sözü defalarca tekrarlamıştır.
asıl doktorun uyarılara rağmen inatla türban takması anayasa ihlalidir. çünkü hepimizin bildiği üzere, kamu kuruluşlarında türban takmak yasaktır.
sonuç olarak anayasaya uygun bir davranıştır. zaten 10 sene sonra iyice iran'a benzeyeceğimizden, türban takmamak yasak olacağından, 10 sene sonra benim türban takmamakta diretmemle aynı hesaba gelecektir.