chp lideri deniz baykal' ın bugünkü grup toplantısındaki haklı çağrışımıdır. ve;
--spoiler--
bundan 50 yıl önce türban mı vardı, 50 yıl önce müslüman yok muydu bu memlekette, 50 yıl önce yeni bir peygamber mi geldi, bu fetvayı verenler kim, bu fetvayı vermeye kimin hakkı var, allah ile kul arasına kim girmeye cesaret ediyor.
--spoiler--
vallahi pes. baykal'ın tamamen bunadığını gösteren açıklama. kimse sana başörtüsü takmayan müslüman değildir mi dedi sayın baykal? herhangibir ilahiyatçı, hatta hatta başörtüsü takan herhangibir insan, takmayan bir başka insana başörtüsü takmayan müslüman değidir mi demiş? münferit olayları bırakalım. zira bu ülekede başını örten insanların da çağdaş olmadıkları üzerinde duranlar var. hatta hatta ikna odaları diye birşey vardı bu memlekette. bu ne ki şimdi? suçluluğun dışa vurumu falan mı? ya da nasıl bir psikoloji?
bir grup vardır ayetleri kendisinin başının ötmesi gerektiği şekliyle yorumlar. bir grup vardır ayetleri kendisinin başının örtmememesi şeklinde yorumlar. bundan bize nedir? kuran-ı kerim orda duruyor. herkes okuyup, anladığı şekilde yaşamakta özgürdür. başını örten insanın içten içe bunu şekliyle dışa vurduğunu falan mı savunuyorsun?
hayır sen böyle dersen diğeri de çıkar der ki; başörtüsü takan müslüman değil mi?
değil mi?
edit: vay be, ülkeyi müslüman-müslüman değil şeklinde bölmek isteyen ne kadar çok arkadaş varmış. bu bir özgürlük sorunudur ve herkes algıladığı şekliyle yaşamakta özgürdür. ha bunu böyle ayırıp, milleti birbirine düşürmek isteyen baykal'ın bu sözlerini olumlu bulanlarınız eksilesin. şeref duyarım.
nüfus kağıdığında din ibaresinde islam yazan herkes müslümandır.
asıl soru türban takan daha mı çok inanıyor olmalıdır. bu sorunun cevabı da açıktır, türban din adına takılan birşey değildir yani ne türban takan daha çok ne de takmayan daha çok inanıyor diye birşey söylenemez. iman allah ve kul arasındadır. ama türbanın kullanılış amaçlarını düşündükçe, kullanış biçimlerini gördükçe ben şahsen kendi adıma onların inançlarını sorguluyorum, bu da entrynin kişisel bölümüdür.
son olarak...türban arap kültüründen gelme bir giysi değildir. fransızlardan gelmedir, oralarda da bir süre moda olup sonra demode olmuştur.
deniz baykal'ın yaşlandığını ve artık bırakması gerektiğini bir kez daha gösteren açıklaması.
bundan 50 yıl önce türban mı vardı? demiş sayın baykal hazretleri.. sayın baykal türkler 1000 yıldan beri bu topraklarda devletler. ve 1000 yıldır bu topraklarda türban veya başörtüsü diye bir kavram var. 85 yıl önce sen bu kavramı yasaklayacaksın, 35 yıl bunu savunanları istiklal mahkemelerinde yargılayıp asacaksın sonra 50 yıl önce türban mı var diye soracaksın. yazık cidden yazık. olamazdı nasıl olsun ki? ama 100 yıl önce vardı. çanakkalede, kafkaslarda top taşıyan yemek pişiren analarımız vardı, zübeyde hanım vardı, latife hanım vardı. ülke ne zaman demokratikleşmeye başladı, ne zaman "egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" kanunu geçmeye başladı, başörtüsü tekrardan gündeme geldi. çünkü halk bunu istiyor ve sen aldığın komik oyla bu halkın karşısında durmayı başaramayacaksın.
söyleyen deniz baykal olunca insanın pek bir kaale alası gelmeyen tümce.*. ama yine de bundan 50 yıl önce türban mı vardı ifadesine gülmekten katıldığımı söyleyebilirim. hayır canım o zaman laiktik. namaz da yoktu. kabe de yapılmamıştı zira. senin gibi hepimizin ufku açıktı.
türkler araplardan islam dinini alırken aynı zamanda arap kültüründe bulunan türbanı da almışlardır. bu da bu sorunun cevabını açıklıyor. (bkz: türban takmakla müslüman olunuyor mu)
tanım:tabiki müslüman cevabını vereceğimiz soru.
