türbanın ne olduğunu ve başörtüyle karıştırılmamasını bilmek lazım ilk önce. ayrıca türbanı taktığı halde namaz kılmayan ya da türban takmadığı halde namaz kılan insanlarda çok. madem öyle o zaman türban takıp namaz kıl sende cennete gitmeyi hayal et.
(bkz: kime göre neye göre)
(bkz: herkesin derdi seni mi gerdi)
imkansıza yakın olan şeydir. saçların nikahlı olunmayan yabancı erkekler tarafından görüldüğü her an ile saç teli sayısının çarpımı kadar günah kazanılacak olmasından dolayı hiç bir fiil işlemeden günaha girmeye neden olur. bundan daha hızlı, her saniyeyi günah işleyerek geçirmenin başka bir yolu yoktur çünkü.
Âl-i imrân Sûresinin 18 . Ayeti derki :
Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilah olmadığına adaletle şâhitlik ettiler. Ondan başka ilah yoktur. O, mutlak güç sahibidir,hüküm ve hikmet sahibidir.
özetle :
''türban takmadan cennete girilmez'' gibi bir hüküm vermek sana/bana düşmez, islamiyette hüküm ve hikmet sahibi bellidir.
Öhöhöm, şimdi efenim Allah'ın işine karışmamak gerekir. Kimin cennete kimin cehenneme gideceğini ancak o bilir. Eğer biz bilecek olsaydık kıyamete, hesaba, mizana, mahşere gerek neydi? Ben neden olmasın diyorum. Çünkü görüyoruz yani bahçelerde yiyişen türbanlıları. Zaten o tarz türbanlıların kendi istekleriyle kapanmadıkları belli oluyo. Zaten baskıyla bi insanın kapanması garip. Samimiyet yoksa faydası ne? Ha bir de türban takıp namaz kılmayanları da gördük. Namaz dinin direğidir efendim. Şimdi benim anacım çok iyidir, namazını kılar, oruç tutar vs. ama başı örtülü değil diye cehenneme mi gidecek? Bazıları türbanı cennet için bilet zanneder, türbana çok güvenip her haltı yer. Peki hangisi hakediyo cenneti? Tabii yine Allah bilir (: Bir de herkes anlatır. Kadın afedersin fahişe imiş, ne namaz ne oruç, bir kedinin hayatını kurtardı diye cennete gitmiş. Tamam Allah'ın gazabından korkucaz ama Allah'ın rahmeti gazabını geçmiştir elbette ;) Bir de Kuran'da "Örtünmeyenler cennete gidemez, ebedi cehennemliktir" diye bir ayet mi var? Ya da "Saçınızın bir teli bile görünmeyecek!" diye bir zorunluluk mu var? Benim bildiğim yok. Hem tülbent daha şirin duruyo <3 Şahsen ben bi bayan olarak şöyle biliyorum, tamam saçını ört! Ama asıl istenen namusumuzu korumamız, vücut hatlarını belli etmememiz, avret yerleri örtmemiz.. Tabii saç da dahil, kabul! Ama yani bi insan namaz kılar, oruç tutar, zekat verir, hacca gider, sık sık dua eder, gerçekten Allah aşkıyla yanıp tutuşur ama başı örtülü değil diye kesin cehenneme gidicek diye bi yargı yok. Zaten her inanan eninde sonunda cennete gidicek. Orta okul din öğretmenimiz ne güzel söylemiş "Kapanmak islamın şartları içinde değil, ama Kuran'da isteniyo. Avret yerlerini ört yeter. illa saçının bir teli bile görünmicek denmiyo, sen saçının üstüne öylesine bi örtü atsanda olur (şal, şapka, bandana, tülbent vs.) ayrıca birisi örtünmüyosa cehenneme gidicek diye bişey yok, cennetede gidebilir, neden olmasın?"
Yanlış bir düşüncedir. Kimin cennete kimin cehenneme gideceği hiç belli olmaz çünkü. Beyindedir, düşüncededir, zihniyettedir. TÜrban takanların ne tarz düşüncelere sahip olduğunu bilemezsiniz.
kadınlarımızı (ana , eş , bacı) kimse besmelesiz ağzına almasın , hele hakeret etmeye hiç kalkmasın, sakız ettiniz ayıptır. bu kadınlar değil mi ki ? kurtuluş mücadelesinde erkeklerinin yanında yer almış. su , yiyecek , cephane taşımış, vurulmuş , işkence görmüş , öldürülmüş. günümüzde emekçi olmuş, giydiğimiz donda, çocuğumuzu bezlediğimiz bezde emeği olmuş.
her insanın günah işlemeye hakkı vardır , ve günahınıda bir tek allah yargılar. herkesin içini allah bilir. kimin cennete yada cehenneme gideceğini o bilir.
+allah der ki ; eğer insanlar günah işlemeyi tamamen bırakırsa dünyayı yok eder, yeniden kurar yeni insanlar yaratırım.
-biliniz ki günah insan içindir. müslüman içindir.
ve akabinde; allah(c.c.) der ki, eğer kulum gök dolusu günah işlese de bana istiğfar edip af umarsa onu bağışlarım ve eğer kulumun yer dolusu günahı olsa benim de yer dolusu rahmetim vardır.
kadınlarımız cahil değil , neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilir. kendileri için de en hayırlısına kendileri karar verir.
kuran ı kerim de maun suresi okunduğunda karşılaşılacak olan ölçüt.. elbette başörtüsü bir ölçüt ve allah'ın emridir fakat allah ın razı olduğu ve olmadığı şeyleri incelersek önem sıralamasında, hatta nüzul sıralamasında bile iman, ihlas ve takvanın üzerine gelen örtü emredilmiştir.. örtü dini tamamlar ve güzelleştirir, fakat geleneksel olarak toplumumuzda yaşanılan ve anlaşılan dinde örtü ve namazla dinin tamamlanmış olarak algılanır ve öğretilir ki asla allah ın razı olmadığı inanç şeklidir.
ilah kavramını anlayamadan, tevhid ve şirk kavramlarının özümseyip hayata geçirmeden oldukça zor olan cennet ve gereği gibi kulluk yapılmadan takılan türbanın akibetini yine rahmana bırakmakla geçip fakat az çok bize de bildiğirdiğini belirtmek isterim..
yine maun suresine dönecek olursak, vay o namaz kılanların haline derken elbette belirtilen şu ki; görünüşte iman ehli gibi görünüp, yoksulu doyurmaya ön ayak olmayan, yetimi itip kakan vs. yani toplumun sosyal adalet kurallarını uygulamadan, kardeşi aç iken tok yatan, eşlerini bir eşya gibi görüp onun kendisine allahın emaneti gibi davranmayan kişilerin kendilerine allahın razı olduğu din nedir? ve ben bu dinin tam olarak neresindeyim sorusunu sormasını gerektiren anahtar sözcüktür.
türban takarak cennet hayali kuran kişinin avuntu kokan hezeyanıdır.
insana verilen en büyük armağan olan "akıl" ı kullanamadıktan sonra istediğin kadar bir tek saç telinin görünmemesi için kırk takla at. buysa cennete gitmenin bedeli, buysa allah'ın emirlerini yerine getirmek, bundan kolay bir şey yoktur. zor olan, o aklı kullanmak; zor olan, ibadetin özünü kavrayamamaktır. ancak kolaya kaçmak isteyenler kendilerini bu tür küçük şeylerle avuturlar, ne kadar zavallı olduklarından habersiz...
mümkündür, islam öncesi bir yahudi kadın çölde zina yaparmış, bir gün susuz kalan bir köpeğe su verdiği için, allah (cc) ona teşekkür edip cennetle müjdeledi. allahı hiç bir şey bağlamaz.