türbanın kadın özgürlüğüne bir engel olduğunu savunan biri olarak mevzu biraz karmaşıktır diyebilirim. şöyle ki kamusal alana türbanla girmek alanın kamusallığından kaynaklanıyorsa hiçbir biçimde hastaneye, postaneye, parklara, kahvelere ve kamusal alana dahil olan bilmem kaç yere daha türbanla girmek yasak olmalıdır. siyasi ya da dini simge olmasından kaynaklıysa ince ya da pos bıyıklarıyla üniversitelere giren sağcı ya da solcu öğrencilere de yasak gelmelidir ki bu akıl dışıdır. sorun kamusal alana dini simgeyle girme sorunundan ziyade bu memleketteki iki ideolojik kampın savaşından kaynaklanmaktadır.
bunlardan birisi aydınlanmacı grup olarak anılabilecek fransız etkisiyle memlekete gelmiş sonrasında egemen zümre olarak yerini almış ve cumhuriyetin kurulup gelişmesine kadar etkilerini takip edebildiğimiz gruptur. diğer cenah ise kendini dine daha yakın gören ve toplumsal/siyasal yapıda dine daha çok atıfta bulunan gruptur. cumhuriyet tarihi boyunca bu iki grup arasında senteze varacak bir üçüncü grup çıkamamış, anlaşmaları mümkün olmamış ve bu nedenle konu kopuşmalı olarak devam etmiştir.*
türban her ne kadar kadının özgürlüğüne ve benliğine vurulmuş bir darbe ise türbanlı kadının okula alınmaması da o kadar özgürlüğüne ket vuran bir yasaktır. türban dini bir sorundur ama her dini mesele gibi politiktir. iktidarı gizler ya da açığa çıkarır ama bir biçimde iktidarla yolları kesişir.
