gelin gelelim; iki gün öncesine kadar o ümmetçilerle kol kola eylemler yapan tkp'den gelince bir samimiyet sorunu ortaya çıkıyor. orası ayrı.
yanıt: türban, erkeklerin hevaları şahlanmasın* diye kadını cüzzamlılar gibi örter. buna "dengeli" diyen dengesizlerin liseye geri gönderilip mantık dersini yinelemeleri sağlanmalıdır.
erkek tecavüz etmesin diye kadına bekâret kemeri takan ortaçağ dallamalarından farkınız yok a.q.
erkeklerin rahatsız edici bakışlarını örter. örtünmüş kadınlara hiçbir erkek şehvetle arzuyla bakmaz (istisnalar baliğ olmamıştır). bu da kadınları rahat hissettirir erkeklerin bulunduğu ortamlarda durumlar dengelenmiş olur. bu islam dininin kusursuz denge anlayışının sadece bir parçasıdır. bunu dengesizler anlayamaz.
türban kadının beynini, peçe ise ağzını örtmek içindir. türban düşünme, peçe konuşma hakkını elinden alır. sonra da geçmişte defalarca olduğu gibi kadınlar 5. sınıf insan muamelesine çekilirler. başörtünün kenarından beyaz saçları görünen anneannem, 65 yıldır boşuna mı namaz kıldı.başörtüsü o koçum türban değil.başörtüsü denen bez parçasının tek görevi de; senin saçını görüp siki kalkan erkeğin tahrik olmasını engellemek değil, eskiden köylerde çok sıcak yaz günlerinde sadece beyazı takılarak,başa güneş geçmesini engellemek içindir. türban takıp dudağını, kaşını gözünü boyayanlar, uzun pardesülerin altına seksi kıyafetler giyenlerin, akılları yerine başka taraflarının çalıştığını düşünüyorum.
bu meseletürban giyip intihara etmeme sebep olcak en sonunda.adamlar uzaya yerleşme planı yapıyor biz hala o ne giymiş, onun donu görünmüş ,bunun abdesti bozulmuşla uğraşıyoruz.bırakın insanlar ne giyiyorsa giysin ne düşünüyorsa düşünsün.özgürlükse; tamamen özgür üniversiteler istiyoruz.nebir pankart açtı diye bir yıldır yargılanmayı bekleyen öğrenciler,ne de başı örtülü diye eğitimi engellenen gençler yakışıyor ülkeme.düşünemedikten,üretemedikten sonra örtmüşün, açmışın o kafayı boşuna.
beyni örtüyor. kadının bir birey olduğu gerçeğini, tüm özgürlüklerini elinden alıyor. kafasını kapatan kadınların %90 ı cahildir. kaldı ki bu kadınlar anne olup çocuk büyütmektedir. gelecek nesillere saçma fikir ve adetler empoze ediyorlar. acaba ne zannedip de beynini örtüyor bu salaklar. kuran da bana göster de götünü öpeyim türbanı. bu da son noktamdır yani daha ne diyeyim ben sana.
tanım: birilerinin bir de marifetmiş gibi burada reklamını yaptığı broşür/kepazelik.
bir kere üniversitede türbana karşı çıkıyorsan dünyada sadece türkiye ve (sokakta türban takmanın dahi yasak olduğu)tunus'ta geçerli olan bir yasağı savunuyorsun demektir, önce burdan başlayalım. yani senin hiç takip etmediğin o koca dünyada bu ikisi hariç hiçbir ülkede üniversitelerde türban yasak değil, genelde kılık kıyafetle ilgili herhangi bir ciddi sınırlama da söz konusu değil.
broşürü hazırlayan türkiye komünist partisi diyor ki: türbanlıların okuyamadıkları yalan, bak şunun oğlu bunun kızı bilmem nerede okuyor, ifadeyi aynen aktarırsak; bal gibi okuyorlar. aferin size. cidden aferin. yani 3-5 zenginin çocuğu imkanları elverdiği için yurtdışında okuyor diye geri kalanlar da okumuş sayılıyor öyle mi? yahu insanları cidden bu kadar aptal mı zannediyorsunuz siz?
devam edelim; arkadaşlar bir de türban inanç özgürlüğü değildir demiş. nedir peki diye soracak olursanız cevap şu: kadınları tahakküm altına almak isteyen gerici bir kısıtlayıcılığın savunuculuğudur. evet bu yoldaşlara göre ülkedeki tüm kadınlar erkeklerin baskısıyla türban takıyorlar, kendi özgür iradesiyle başını örten kimse yok. peki hangi bilimsel veriye dayandırıyorsun bunu? milyonlarca kadının beynini açıp içine mi baktın?
yoldaşlar bunlardan sonra da savundukları görüşü kuvvetlendirmek için üç eşli bir adamı, akp'li bir belediye başkanının salakça sözlerini filan aktarıp, 'bakın bakın işte böylelerine özgürlük geliyor' algısı yaratmaya çalışmış. dindar insanların inanç özgürlüğü sağlanınca ülkenin birdenbire iran'a, malezya'ya döneceğini düşünüyorlar sanırım. eh şaşırmamak lazım chp ve kemalizmden etkilendikleri bilinen bir olgu. ama ilericiliği zaten geçtim(bu kelime kendileri için sadece bir mastürbasyon aracı olabilir) kendini solcu addeden bir insan nasıl böyle saçmalayabilir? mantığa bak yahu; bu kitlenin arasında şöyle şöyle yobazlar var, o zaman bunların hepsi yobazdır. şimdi bu düşüncenin;
'kürtlerin arasında ülkeyi bölmeye çalışan, emperyalizmin uşaklığını yapanlar var o zaman onların hepsi bölücüdür. kürtlerin özgürlük talepleri demek bölücülüğün savunulmasıdır' demekten ne farkı var? (aynı kalıbı ülkedeki hemen her etnik, dini, ideolojik gruba uygulayabilirsiniz)
bir de hala tkp'liler solcu mu değil mi diye tartışılıyor. ahah.
kadınların sesini örtüyor..
sus ve saklan.. niye? kıldan tüyden tahrik olanlar varmış. mış mış mış...
erkek egemen toplumun mihenk taşı olmaya ne maraklı kadınlar varmış.
bende erkekler kapansın istiyorum mesela. cillop gibi adamlar dolanıyor ortalıkta. dolanmayın lan beni günaha sokmayın diyorum ama iplemiyorlar beni.
niye? çünkü kadınlar nefsine sahip çıkarmış, bastırırmış duygularını. ne biliyorsun öyle olduğunu? ölçüm cihazın nedir? boynuzların mı?
yedi taneymiş hatta nefsimiz. ne biliyorsun saydın mı? belki onyedi.
kafayı sarıp kıçı açma kısmına hiç giremiycem malumunuz.
sözün özü şu; eğer birini kullanmak istiyorsan din silahını kullanacksın.
turk siyasal hayati incelendiginde konjenturel bir dalgalanma oldugu fark edilir. surekli farkli odak noktalari belirli-belirsiz araliklarla onplana cikarak gundemde kalir, gundemde kaldigi yetmezmis gibi ulkenin en onemli problemi olarak gunlerce hatta bazen aylarca tartisilir.
tarihsel surece bakarsak one cikan bircok odak noktasi olmustur. bu noktalara degineyim biraz;
sol ve sag arasi siyasi cekisme,
darbe, darbeler,
ekonomik kriz donemleri,
teror eylemlerinin artmasi, durulmasi,
kibris,
komsularla sorunlu iliskiler, (genellikle yunanistan ve ermanistan)
siyasal islam,
laiklik elden gidiyor,
rejim tehlikede,
artan irtica faaliyetleri,
fenerbahce-galatasaray
ve
turban.
bu yazdiklarim periyodik olarak kendilerini surekli tekrar ederek gundemi oyalar hep bu ulkede. ve bircogu suni gundem olarak karsimiza cikar-cikartilir.
turban da bu suni gundem olusturma yollarinin en kullanislisi olmustur hep. neden mi? inanclari bu ulke vatandaslarinin hep en hassas noktasi olmustur. ve ne zamanki bir parti insanlarin dini inanclari uzerinden oynasa, hep basariya ulasmistir. bu cok partili hayata gecilen ilk donemden beri boyledir. akp ise bu zincirin en son halkasidir.
gunumuze donelim, hani nerde kim tartisiyor su an referandumu? hsyk yi? pkk yi?
yolsuzluklar? gelir esitsizligi? dokunulmazlik? secim baraji? kurt sorunu? aclik siniri? egitim? kpss? issizlik?
nerde kaldi bu tartismalar, hangi birini duydunuz son zamanlarda haberlerde? varsa yoksa turban degil mi?
iste durum bu gencler, biz burda turban tartisalim, onlarin onumuze attigi yemle oyalanalim. birileri hep daha demokratik olacagiz hayaliyle avuturken bizi, yok atamalarina devam etsin, meclisten ayva ithalatiyla ilgili bir madde gecerken araya ictuzukle ilgili bir sey serpilsin falan. ati alan uskudari gecsin.
turban neyi ortuyor? turban inanan inanmayan, islamci laik, erkek kadin, her kesimin gozlerini ortuyor aslinda. farkinda misiniz bilmem.
türbanı baş örütüsü vasfından sıyırıp, allah'a kulluk amacından uzaklaştırıp illa ki siyasal bir nedene bağlamaya çalışan zihniyetlerin hiçbir zaman anlayamayacağı sorudur. cevabını da bir türlü bulamadılar ve bulamayacaklar bu gidişle.