"biri toplu iğne ile takılır" demişti burada bir yazar. toplu iğne yüzündenmiş bunca kavga.
el uzatmanın savaş sebebi sayılacağı örtüdür. sütçü imam o kurşunu boşuna sıkmadı.
yok bir farkı. türban ı laikçi geri zekalı kafalar uydurmuşlardır. sonuc da ıkısı de başı ortmeye yarar. başı örtmek de islam şnancında vardır. baglanış şekli itibarı ile farklı isim koymuşlardır.
defalarca üzerine konuştuğumuz mevzudur. tekrar söylüyorum; takanların bilmediği, takmayanların anlattığı farktır. benim annem takıyor türban- yada başörtüsü her neyse- ancak aradaki farkı nur serter, canan arıtman biliyor. nasıl oluyorsa...
türban siyasi bir simge ve oy toplama aracıdır, başörtüsü ise cumhuriyetin kuruluşundan beri vardır ve ninelerimiz tarafından kullanılır. başörtüsü cumhuriyetin temel nitelikleriyle çelişmez, toplumda dinli dinsiz ayrımı yaratmaz, ayrıca anayasaya aykırı değildir; fakat türban tamamiyle siyasi bir simge olup siyasilerin elinde bir şov aracı haline gelmiştir, bunun en iyi kanıtı akp iktidarıyla birlikte sayıları ikiye katlanan ve türbana bürünen bayanlardır. her ne hikmetse bir anda müslümanlık damarları kabaran bu ablaların birçoğunun maddi geliri düşük ve geçim sıkıntısıyla baş ettiği güvenilir kaynaklar tarafından belirtilmiştir. eğer bu iktidar devrilirse, bu ablaların yarısından çoğu başını açar ve o andaki iktidar partisine göre hareket edip bir anda yıllardır küfür diye kullandıkları laik kesimin en büyük savunucusu olurlar. türban sorunun altında yatan sebeb din değildir, bilakis geçim sıkıntısı ve yoksulluktur. eğer yoksulluk seviyesi azalır ve insanların alım gücü artarsa, kimse kimseyi türban gibi ögeleri kullanarak satın alamaz ve böylece din'i istismar eden politikacıların da sonu gelir.
aslında ikisi de aynı şeylerdir. ancak türban kelimesi bugün dinin siyasete alet edilirken kullanılan kelimedir. önceden böyle birşey yoktu. türban denirdi kimse rahatsız olmazdı, başörtüsü denirdi yine kimse rahatsız olmazdı. çünkü önceden din, siyasete alet edilmezdi. bizim ülkemiz bölünmeye okadar müsait ki, zamanında sağ-sol diye böldüler, şimdi de türban takan, başörtü takan diye bölüyorlar. biz de ekmeklerine yağ sürüyoruz.
başörtüsü aslan gibi anadolu kadınının börek açarken, evini temizlerken, yemek yaparken saçı dökülmesin, yapacağı işe mani olmasın diye taktığı aksesuar iken, türban örümcekkafalı yobazların kendilerine siyasal simge yaratmak amaçlı ortaya çıkardıkları bir paçavradır.
başörtüsünü babannelerimiz-anneannelerimiz dışarı çıkarken gelen icabı başlarına geçirirler denebilir ayrıca yüzde doksanında saçların görünmesi bir problem oluşturmamaktadır. ama türban denen saçmalıksa beyni oksijensiz bırakacak kadar sıkılması tek bir saç telinin bile görünmemesi(göt göbek görünebilir ama ne hikmetse!)suretiyle kafaya bone gibi sarılan saçmalıktır. başörtüsü dediğimiz şey anadolu kadınının ahlak gelenek ve göreneklerini temsil eder türban dediğimiz saçmalıksa yobazlıktan başka bi boka yaramaz.
