bir de şu açıdan bakalım:
kadın islam'ı seçmiş: seçebilir zira özgürdür.
kadın seçtiği dinini yaşamak istiyor: isteyebilir zira özgürdür.
kadın dinini yaşıyor: yaşayabilir zira özgürdür.
kadına dinini yaşatmıyorlarsa bunun özgürlük ve demokrasi düşmanlığından başka bir adı yoktur.
sonuç(başlığın aksine): türban özgürlüktür.
türban kadının beynini, peçe ise ağzını örtmek içindir. türban düşünme, peçe konuşma hakkını elinden alır. sonra da geçmişte defalarca olduğu gibi kadınlar 5. sınıf insan muamelesine çekilirler. başörtünün kenarından beyaz saçları görünen anneannem, 65 yıldır boşuna mı namaz kıldı.başörtüsü o koçum türban değil.başörtüsü denen bez parçasının tek görevi de; senin saçını görüp siki kalkan erkeğin tahrik olmasını engellemek değil, eskiden köylerde çok sıcak yaz günlerinde sadece beyazı takılarak,başa güneş geçmesini engellemek içindir. türban takıp dudağını, kaşını gözünü boyayanlar, uzun pardesülerin altına seksi kıyafetler giyenlerin, akılları yerine başka taraflarının çalıştığını düşünüyorum.
Oxymoron tanimini bilmeyen yazar beyani. Arkadas ne kadar da merakliyiz ingilizce bir seyler kullanmaya. Hayir dogru kullansak problem degil. Sonucta dil anlasmak icin vardir. Karsi taraf bizi anliyorsa problem yoktur. Fakat burada durum farkli. Oxymoron ingiliz edebiyatinda bir edebi sanattir. Bu sanatta iki karsit kelime yanyana gelmelidir. Soyle ki; manyak akilli, yasayan ölü...