işin en kötüsü de o bir kenara bıraktığınız yeri aklınızdan çıkarmamaktır.
-son paketi nereye saklmadığımı biliyorum,hayır olmaz söz verdim, olsun bi dal alırım kimse çakmaz, paket sounçta...
şeklinde kendinizi yer bitirirsiniz.
tüm kötü alışkanlıklar denilince akla içki, sigara, kumar vs gelir; doğrudurda. zaten sizde bilirsiniz bunların insana ettiği zulmü. bir de sigarayı bıraksan şu kadar, içki içmesen bu kadar kar edersin hesabı vardır ki oraya hiç değmiyorum bile.
hadise internetle ilgili.
facebook ta onu beğen, bunu oku, şuna mesaj yolla, falanca videoyu mutlaka izle gibi amaçsız yapılan eylemlerden sıyrılınca günde 57 dk kazançtasınız. birde buna binayen, facebook tan gelen iletilerle, e-posta manyağı olmuş bünyenin, bu iletileri okumaktan kar ettiği 43 dk ile gerçek bir huzura ermişlik hissi duyuyor insan. dahası <face de falanca videoyu izledin mi?> muhabbetinde, <hayır!> deyip arkadaşının zaten izlemiş olduğun videoyu mal mal anlatması eziyetinden kurtulmuş olursun ki değerine paha biçilemez.
bir de msn de yazışma olayı vardır ki hepten ömürden kayıptır. *. zaten sabahtan gördüğün arkadaşa akşam <nbr iyi misin? iyi sen nasılsın?> geyiğinin ardından muhabbetin devam etmemesiyle sinir harbine giren parmaklarımın günde 76 dk kazancı ile ohhh dediğini duyar gibiyim.
tam olarak günde 176 dk, ayda 5280 dk, yılda 64240 dk ve yaklaşık 70 yıllık bir ömürde 4496800 dk kar edilir ki, bu süre 3122 güne yani 8,5 yıllık bir ömre tekabül eder.
