bir dönem hayret ederdim bunlara....
nasipsizliklerine yorardım işi.
sonra sonra bir çoğunun kaşarlık yaptığını anlamam zor olmadı.
kiminin canı ekşili çeker derler.
ve karanlıkta kabadayılık yapmak kolaydır!
dinleyene anlatılır emri bil maruf kabilinden. ve iş senden çıkmış olur.
ayrıca, allah akıl vermiş ve kimse hidayet edici değildir.
''sen onların ahirette gör hallerini'' der, susarım.
Ben de eskiden öyle sanıyordum lisede falan. Hatta Nietzscheye aptal demişliğim var. Sonra anladım ki asıl aptal olan benmişim. Sonradan akıllandım. Ee ne demişler Allah dilediğine hidayet verir dilediğinin kalbini mühürler. Bilime kulak verin ki hidayete eresiniz sevgili dinliler.
Seversin sevmezsin karışamam ama akıl hastası olarak yaftalamak herşeyden önce insan düşüncesine saygı duyan, seçim hakkı veren bir dine mensup olduğunu da hatırlatmak isterim. Yobazlığın, bağnazlığın bir anlamı yok hür iradesi. Hz. Ömer zamanında olsan sağlam tokat yerdin. Bir ateist olarak hatırlatayım istedim...
tanrı'nın kendisine karışmasını istemediği için reddediyorsa hiç de akıl hastası değildir. öz kardeşini hadi onu geçtim anne babasını bile bile vicdansızca reddedenler var.
