böyle iki değer arasındaki açılmalara, makas oluşumlarına arbitraj deniyor ve bu pek çok fırsatı barındıran bir kar taktiği.
misal, bahsedilen durumda maaş zammını erken aldığına göre pek çok ürünü erkenden alıp ilerideki fiyat artışlarından etkilenmezsin.
tabi bunun depolama, fiyat artışı olmaması gibi pek çok riski var ama örnek olsun diye yazdık.
diğer yandan haklı bir serzeniştir ama normal şartlarda maaş artması için ya yükselmen ya iş değiştirmen gerekir. yoksa her sene aynı işi yaptığın halde neden sana fazla para ödensin.
bu durum aslında bir maaş artışı değil, enflasyon farkının verilmesidir.
tüketim ürünleri fiyatlarının artmaması ise ancak üretim miktarının artması ile mümkündür.
türk halkı üretmedikce, bir mercedes, bir ford, bir twitter markası oluşturmadıkça bu döngü sürecektir.
oturup, kafa patlatıcaz, lablarda, çalışıcaz, akıllı girişim denemeleri yapıcaz ancak o şekilde bu durumdan kurtuluruz.
şu bir gerçektir ki devletler sadece vergi alan ve bunu hükümetler vasıtasıyla, kendi taraftarları başta olmak üzere halka dağıtan kurumlardır. hiç bir devlet yeni bir gelir yaratamaz. mekanizması buna göre düzenlenmemiştir.
bu bize özel bir durum değildir. bütün dünya da böyledir.
sen git amerika dan almanya dan büyük şirketleri çıkar, devletlerin sıfır olduğunu görürsün.
o yüzden, bilime önem ver, adil ol, çalış. ülke bununla kurtulur.
mesela böyle ağlayan sızlayan başlıklar açmayacaksın. şöyle başlıklar açacaksın.
-sosyal medya platformumun 1 milyon kullanıcya ulaşması çabası
-kauçuğukla demiri soktuğum kimyasal tepkimeden elde ettiğim ürün
-güneşe gidiş projemdeki tıkanma.
-kitle psikolojisine yeni yaklaşım teorim
tabi böyle başlıklar açmak için de bu konularla uğraşman gerekiyor.
kısır politik çekişmelerle, türkler çok iyi ata binerdi, mehterdi, oktu, savaşta bize yardım eden ilahi varlıklar, anadilde eğitim hakkı falan filan gibi içi boş, ülkeye zerre katkısı olmayan bu ve buna benzer konular bizi bu döngüde tutar.
not: türklük en tepe değerimdir. yanlış anlaşılmasın ama at, ok falan filan mazinin savaş araçlarıdır. unutup yeni teknolojilere odaklanmamız lazım.
notiki: aga bugün çok pis fırça atasım var. bu pazarlar çok sıkıcı oluryor ya.
anlam arayışıdır.
bak beyler bu vesileyle bazı hatırlatmalar yapayım ama hemen başlayın. bu işlerin nereye gideceği belli olmuyor. kafanızdaki olmazları bir kenara bırakıp olur mu acaba diyip deneyin.
artık hangi konuyla ilgiliseniz onunla ilgili bir projenin ilk adımını atın.
bu sevdiğiniz bir konu olsun. bu şarttır.
politikaysa dünyada denenmemiş bir politik girişimin ilk adımlarını amatörce de olsa atın.
futbolsa yepyeni bir yaklaşımla bir deneme yapın,
keza;
psikoloji
kimya
makina
bilişim
ya aklına ne gelirse, neyi seviyorsan. olmaz demeden, bütün varlığını harcamadan, ufak projeler, girişimler yap.
hiç birini yapamıyorsan, bununla ilgili hayal kur ama peşini bırakma.
ülken için yap bunu. zaten de ilk faydalanan sen olacaksın.
unutma bak bir karpuz çekirdeği 3 ayda 55 000 kat büyüyor.
keza facebook a bak, twitter a bak. 10 senede kaç kat büyümüşler ki hepsi de basit fikirler, bir karpuz çekirdeğini toprağa ekmek kadar basit.
haa sonrası büyük ve zekice büyüme planları olmuş ama başlangıç, karpuz çekirdeği.
