tövbe etmek

entry35 galeri1 video1
    1.
  1. Bir günah veya suçu bir daha yapmamaya söz vermek.
    1 ...
  2. 2.
  3. genellikle içki içen ve bir zaman sonra pişman olup içkiyi bırakmaya karar veren insanların yaptığı eylem.
    1 ...
  4. 3.
  5. 7 ayrı hamamda 7 kurnadan su dökünerek walla billa bir daha yapmıycam demek .
    0 ...
  6. 4.
  7. pişmanlığın ardından gelen ve iyi yönde kararlılığı simgeleyen kendi kendine söz verme eylemi olması gerekirken, genelde bir vicdan muhasebesi sonrasında iç rahatlatma amacıyla tutulup tutulamayacağı düşünülmeden bir çırpıda "bi daha yaparsam o mühendis bana da tecavüz etsin" gibisinden birşey demek..
    0 ...
  8. 4.
  9. allah tarafından hoş görülmeyen, haram kılınan eylemlere yemin ederek son vermedir. *
    0 ...
  10. 5.
  11. dönmektir. dine göre kötü görülen çirkin olaydan dinin tasvip ettiği duruma yönelmektir. allaha yönelmektir.Tevbe üç kısımdır: Başlangıcı tevbe, ortası inabe, sonu ise evbedir. Cehennem korkusuyla yapılan tevbenin adı: Tevbedir. Cennet arzusuyla yapılan tevbenin adı: inabedir. Ne cennet sevdası ve ne de cehennem korkusu olmaksızın yapılan tevbenin adı: Evbedir.
    0 ...
  12. 6.
  13. yaptığınız bir işi bir daha yapmamaya söz vermek, kaçınmak anlamına gelir.
    0 ...
  14. 7.
  15. pisman olmaktir. hz. muhammed in* bir hadisinde "günahlardan tövbe eden, hiç günah işlememiş gibidir" buyurmustur.
    1 ...
  16. 8.
  17. hırsızlık yap tövbe de geçsin, anneye bağır tövbe de geçsin, zina et tövbe de geçsin değildir. gerçekten pişman olmaktır.
    0 ...
  18. 9.
  19. köprüden sonra ilk çıkış.
    0 ...
  20. 10.
  21. 11.
  22. suç işlemeyi kolaylaştıracak davranıştır.
    1 ...
  23. 12.
  24. hergün işlenen bilinçli, bilinçsiz günahların akabinde mutlaka yapılması gerekendir.

    Bir hadiste efendimiz şöyle buyuruyor;

    "kul bir günah işlediğinde kalbinde siyah bir nokta oluşur, eğer tövbe ederse o siyah nokta yok olur. Tövbe etmeyip günah işlemeye devam ederse, o siyah nokta git gide büyür ve en sonunda kalp simsiyah olur."

    Başka bir hadiste ise;

    "kul işlediği bir günahtan ötürü pişman olup, allah a samimi bir şekilde tövbe ederse, allah onun tövbesini kabul eder. Meleklere yazdıkları günah unutturulur. Göktekilere ve yerdekilere kulun o günahı unutturulur. Öyle ki kıyamet günü geldiğinde o kulun işlemiş ve ardından tövbe etmiş olduğu günahı hakkında şahitlik edecek hiçbir şey kalmaz."
    2 ...
  25. 13.
  26. birdaha evlenene kadar herhangi bir kız ile cinsel anlamda ilişkimin olmayacağının üzerine ettiğim yemindir..
    0 ...
  27. 14.
  28. Allah (c.c.) kendisine yönelen ve tövbe eden kullarının günahlarını bağışlar. ”Her günah işlendiğinde kalpte bir siyah leke bırakır. Gün gelir kalp işlenen günahlarla kapkara kesilir, artık kalbin arınma ve Allah’a (c.c.) yönelme arzusu da ortadan kalkar. Kul Allah’ın (c.c.) kendisine dünyada ve ahirette azap etmeyeceği konusunda bir eminlik duygusu içerisine girer. Başa gelen felaketler, bela ve musibetler de onun için bir şey ifade etmemeye başlar. Artık böyle birisi için hidayet kapısı da kapanır. Onun için günahlarımızdan tövbe edip bi daha işlemeyelim.
    9 ...
  29. 15.
  30. yaptıklarının izlendiğini bilen insanın kendini rahatlatma adına Allah'tan af dilemesidir.

    durum bu tanımdan ibaret olsaydı vicdan kim için vardır? vicdan sadece bizden üstün bir gücün üzerimizde yarattığı baskıyla devreye giren bir mekanizma mıdır? bir insanın tanrıya inancı olsun veya olmasın, vicdan yapılanın yanlış olduğunu hissedildiği anda beynin kalple muhakemesidir.bunun iç sıkıntısını duyan insan ne kadar pişman olduğunu ispat etmesi gereken birine ihtiyaç duyar.o da Allah'tır
    0 ...
  31. 16.
  32. Yaptığı şeyin kötü olduğunu kabul edip tekrar yapmamak üzere söz vermek, gayret göstermek.
    0 ...
  33. 17.
  34. 20. Ebû Saîd Sa’d b. Mâlik b. Sînân el-Hudrî’den (ra) rivayet edildiğine göre
    Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

    Sizden önceki milletlerin içinde bir adam vardı. Tam doksan dokuz kişi öldürmüştü. Sonra, dünyanın en büyük âlimi kimdir, diye soruşturdu.
    Ona bir rahip gösterildi. Bunun üzerine rahibin yanına gitti, “Ben doksan dokuz adam öldürdüm, hâlâ tövbe edebilir miyim?” diye sordu. Rahip:

    –Hayır (senin tövben kabul olmaz), dedi. Bunun üzerine adam rahibi de öldürdü; onunla sayı yüzü buldu. Sonra yeryüzü halkının en büyük âlimini sorup, araştırdı. Ona âlim bir kimseyi tavsiye ettiler. Âlime sordu:
    “Yüz adam öldürdüm, tövbe etsem kabul olur mu?” dedi, Âlim: –Evet, senin tövbe etmene ne engel olabilir ki; filan yere git, orada Allah’a ibadetle meşgul olan insanlar var. Onlarla birlikte Allah’a ibadet et, memleketine dönme, zira orası kötü bir yer, dedi.

    Bunun üzerine adam yola çıktı. Ancak yarı yola varınca öldü.
    Rahmet melekleri ile azap melekleri bu adam hakkında ihtilafa düştüler. Rahmet melekleri:

    –Bu adam, bütün kalbiyle Allah’a yönelerek geldi, dediler. Azap melekleri:

    –Bu adam hiçbir iyilik işlemedi ki dediler. Bunun üzerine insan suretinde bir melek onların yanına geldi. Melekler bunu aralarında hakem yaptılar.
    Melek şöyle dedi: “iki taraftaki mesafeyi ölçün. Hangi tarafa daha yakın ise adam o taraftandır.” Mesafeyi ölçtüler, adamı varacağı yere daha yakın buldular. Bundan dolayı onu rahmet melekleri aldılar.

    (M7008 Müslim, Tevbe, 46; B3470 Buhârî, Enbiyâ, 54)

    Sahîh-i Müslim’deki başka bir rivayete göre o kimse,
    halkı iyi olan yerleşim yerine bir karış daha yakın olduğundan,
    o yerleşim yerinin halkından sayıldı.

    (M7009 Müslim, Tevbe, 47)

    Bir başka rivayette ise Allah Teâlâ meleklere vahyederek: “O taraftan uzaklaştırın ve bu tarafa yaklaştırın.” diye vahyetti ve “Mesafeyi ölçün .” dedi. Melekler adamı bu tarafa bir karış daha yakın buldular. Adam da böylece bağışlandı. Başka bir rivayette ise: "adamın göğsünü bu tarafa doğru buldular.” şeklinde yer almaktadır.

    (B3470 Buhârî, Enbiyâ, 54
    1 ...
  35. 18.
  36. adem babamız en öz örnektir tövbe konusunda. insan ve fıtratı hakkında fikir verebilecek sağlam bir örnektir adem aleyhisselam. insan günah işleyebiliyor demektir yani;
    ve tövbe etmelidir ardından adem gibi. doğru olan günah işlemek değil yanlışı fark ettiğinde samimiyetle pişman olmak, itiraf ederek bir daha yapmamak üzere tövbe etmektir. yoksa şu günahı işleyelim de tövbe ederiz değil. gaflete düşüp unutarak bilmeden işlenen günaha tövbe etmektir. hem tövbe de dua gibi allah'ı tasdik etmektir. sen varsın demektir. fatiha suresindeki "yalnız senden dileriz" gibidir tövbe. başkasına edilmez. yalnız o'na edilir. peygamberimiz o kutlu önder bile günde yüz defa edermiş. dereceleri arttırır tövbe. kalpteki siyah noktaları temizler.
    1 ...
  37. 19.
  38. istiğfar ile çok karıştırılır. tövbe bir günahı işleyebilecek durumda iken terkedebilmektir, sakınmaktır. istiğfar ise işlenmiş olan günahlardan bağışlanma dilemektir.

    bir günahı işleyemeyecek duruma geldikten sonra onu terketmeye tövbe denmez. adam 60 yaşında diyor ki, ben zinadan tövbe ettim. etme! sanki yapabileceksin. kumarı bıraktım diyor gözlerin görmüyor ki, 6 numara gözlükle zaten oynayamazsın. içki iç iç midene çok zarar ver, içemez hale gel sonra de ki ben içkiden tövbe ettim. hayır sen içkiden tövbe etmedin, sen günahtan zorunlu emekliye ayrıldın.
    0 ...
  39. 20.
  40. 21.
  41. bazen içten yapılması gerekendir. huzurlu hissettirir.
    0 ...
  42. 22.
  43. Bir müddet evvel yaptığımdır.
    Gerçekler bana gösterildi ve kalbime hakikat ilhamları verildi. Ben de bu vesile ile tövbe ettim, cenab-ı hakk kabul eyler inşaallah.
    1 ...
  44. 23.
  45. Her müslümana farzdır. Herkese nasip olsun inşaallah.
    2 ...
  46. 24.
© 2025 uludağ sözlük