Kitaplarini filmler piyasaya surulmeden once, daha liseli bir ergenken okumaya basladigim icin sacmaliklarini goz ardi edebildigim, ve bende yeri farkli olan seri (ozellikle kitaplar diyorum, cunku filmleri her izledigimde hayal kirikligina ugruyorum—muzikleri, atmosferleri vs. hosuma gitse de).
Yalniz dunyaya baskin bir “her seyi elestirme” geniyle gelmis gen z‘nin, seriyi bir cok meseleyi göz ardi ederek elestirdigi de bir gercek. Misal edward’in bella’ya toksik davrandigini, gaslighting vs. Yaptigini cok vurgulayan var. Koca koca Film elestirmenleri dahi var youtube’da bunu savunan. Hayret ediyorum. Bahsi gecen edward cullen bildigimiz akli havada liseli bir insan evladi degil. Ölümüne Gizlemeye calistigi bir kimligi var, ve bu kimligin ortaya cikip cikmamasi sadece kendisini baglamiyor. her seye Bu bakis acisiyla bakacak olursak fantasy janrasindaki filmlerin cogunu elestirmemiz gerekir. Buffy’sinden angel’ine, true blood’una, vampire diaries’ine (ergenlik yillarimin vampirlerin populer oldugu doneme denk gelmesinden mütevellit bu ornekler).
Serinin hikayesine gelecek olursak soyle de bir gercek var ki, edward diger kizlarinki gibi bella’nin hafizasini okuyabilseydi, muhtemelen ona asik olmayacakti. Kaninin Kokusunun diger insanlara gore daha hos kokmasi bile kurtaramazdi durumu. Boyle bir seyin edward’in basina ilk kez gelmesi sebebiyle bella onda buyuk bir merak uyandirdi, ve olaylar gelisti.
vampirler, kurt adamlar, insanlar, ask, dostluk, mucadele, sevdigini olumune koruma, sevdigin icin goze alabilecegin seyler ana konularıdır.
--spoiler--
-edward: ne kadar farklı olduguma bak.
-bella: senden korkmuyorum. bana zarar vermezsin.
-ve aslan kuzuya asık olur.
-ne kadar aptal bir kuzu.
-ne kadar aptal bir aslan
--spoiler--
"Gözleri bögürtmeler"... düşünüyorum, ne olduğunu bi' türlü çözemedim. Hakikaten kaşar ablanın ne kadar rezil bir oyunculuk gösterdiği bu kelimeden anlaşılıyor. Simit satsın bence de.
isabella denen kaşarın mimikleri yüzünden 1 saat dayanabildiğim film. konuşurken yutkunmalar, o garip ağız hareketleri, boynu öne eğmeler, gözleri böğürtmeler.
sinema tarihinin açık ara en rezil oyunculuk performansı olabilir. bu kadının bu rolden sonra simit satıp onurlu yaşaması gerek.
1998 yapımı, zengin kadrosunun başrollerinde Paul Newman, Gene Hackman, Susan Sarandon ve Reese Witherspoon'un olduğu dram ve gizem filmi. Film geneline diyalogların hakim olduğu finalinde ise bekleneni veremeyen bir yapım. Efsane oyuncuları bir araya getirmişler ama performansları açısından bir kahvehane sohbetinden öteye gitmiyorlar. izlenebilir kılan yanı ise filmin sonuna kadar hakim olan gizem unsuru ve sizi de davayı çözme yönünde olaya dahil etmesi. Türkan Şoray kanunları olan Reese Witherspoonun ise soyunduğu tek filmi yanılmıyorsam.
vaktinde linç kurbanı olduğunu düşündüğüm, o kadar da kötü olmayan bir uyarlamadır. atmosfer yaratmada da, oyuncu seçimlerinde de, senaryo aktarımında da yeteri kadar başarılıydı.
mesela insanlar kristen stewart tercihine baya bir laf etmişti ama kitapta tasvir edilen kızla birebir uyumluydu, bana göre şahane bir casting örneği idi.**
Uzun süre sonra, izleyecek film bulamadığımdan dolayı açtım izledim bugün. Çoğu sahnesini hatırlayamadım Bile. Filmin çekildiği yer gerçekten çok güzel ve etkileyici. Hava hep kapalı ve yağışlı. Tam da yaşamak istediğim yer.
Ayrıca filmin renk tonları da çok iyi. Böyle normal bi film olmadığını hissettiriyor.
play store'da bulunan mükemmel bir uygulama. geceleri uzun süre telefonun ekranına bakanlar için gözleri dinlendiriyor , ayrıca daha rahat uyumanıza da fayda sağlıyormuş.
Eskiden çok güzel gelen, şimdi arkaya dönüp bakınca "bu ne lan?!" dedirten kitap/sinema. Kitabın yazarı Stephanie Meyer, filmin başrol oyuncuları ise Kristen Stewart ve Robert Pattinson. Artık klasikleşmiş bir vampir/aşk serisidir.
durduk yere gece gece aklıma gelen seri hatırlıyorum da ilk filmini izlediğimde yeni ay çıktı çıkacaktı fragmanlar fan yapımı afişler merakla beklenen kurtlar italyan vampirler derken dünyayla birlikte ülkemizde büyüyen bir furya oldu adeta lisede kitaplarını okumuştum dökme kitapçılardan almıştı ablam seriyi ilk filmi düşük bütçe nedeniyle çok özenilmemiş görünebilir ama bence en güzeli de ilk filmdi en başarılı oyuncu seçimi bence alice karakterine hayat veren ashley greene dir.konu kurgu dandik olabilir fakat seri patladıktan sonra bu serinin imdb si 6 ya çıkarabilirdi 6 yı geçtim 5 i geçse yeterdi bence onca imkan onca merak izleyiciye biraz hakaret oluyor rosalienin giderek esmerleşmesi peruk takması kristenin özensiz oyunculuğu son filmi ikiye bölüp bütün olayların ilk partta olup son partın boş geçmesi seri tutsun diye ortaya atılan sahte aşk (kristen stewart & robert pattinson) yok kasetleri ortaya çıktı bir de üstüne aldatma furyası bu kadar dalga geçilmesi fanlar tarafından hastalık derecesine kadar abartılmış olması ve çoğu kişinin kitap film bir şey katmıyor denmesi unutmayalım her dinlediğimiz kişi izlediğimiz film okuduğumuz kitap bize bir şey katacak diye bir şey yok kristen yapım seçme konusunda oldukça başarılı biri onun adı duyuluyor sils maria da cesar ödülü alması gelecek bağımsız film projesi falan ama seri ile dalga geçmeyen de tek insan o insanlar parlamak için ya da para kazanmak için kabul etmiş olabilirler ama dediğim gibi patladıktan sonra milyon dolarları cebe indirip hasılat rekoru kırıp öylesine çekmek için çekip kabak gibi belli olan bilgisayar efekti kullanmakta ayıp hoş bende ne döktürdüm gişe filmi sonuçta ne bekliyorsun sadece ashley greene nin dandik korku filmlerinde oynamasına ve yıldızının sönmesine üzüldüm bir daha da uyarlama seri dünyada bu kadar kolay kolay patlamaz abartmaya da yerden yere vurmaya da gerek yok.
Lise yıllarında okunan, genellikle sınıfta bir iki kişide olup elden ele dolaşıp yıpranan, hakkında espriler yapılan, ergenlik anıları hatrına sevilen kitap ve film serisi.
Bu Twilight'in ana fikri ne lan? ''Hayatta gerdek gecesi korkusundan daha büyük korkularda vardır'' bu mu? Ulan 4.filme geldim güzel güzel dediler 4gündür izliyorum nasıl bi Allah'sızlıktır lan bu aynı yerde sarıyor film boyuna? Ulan herif yatağı yerinden söktü hayvanın evladı 100küsur yıllık abazanlıktan ama o ''Edward aşkooommm'' oluyor biz bunun binde birini yapsak ''Yavaş olsana hayvan!!!'' olur... Ey Hollywood sen nelere kadirsin!!! Bi de ''Hadi gel tavla oynayalım'' diyen kızlara ''Tavla bilmiyorum satranç oynayalım'' dediğimde bana gelen cevap ''Ay ne biçim erkeksin bea ne satrancı?!'' oluyor ama eşşoğlueşşeğin pudralısı Edward bütün balayını kızla satranç oynayarak geçiriyor ve o çok romantik oluyor... Ha bi de hazır gaza gelmişken bir şey daha sabah ki buluşmalara geç kalıyorum diye yıllarca eleştirildim hor görüldüm itildim ötelendim, gece yaşıyorum arkadaşım var mı bi itirazınız? Gece uyuyamıyorum işte ortaokuldan beri sabah ezanından sonra yatıyorum var mı size bi zararım? Edward gece yaşarken dağda ormanda bayırda götü kabak ayağı çıplak dımdızlak koştururken milletin karısını kızını emip kurtlarla boğuşup yerlilerle dans ederken bir şey yok ama Necip şurada gece 2oyun oynasın bilgisayar başında 2belgesel izlesin sabah hemen atar! ''Nerde kaldın? Neden geç kaldın? Saati bu saat mi demiştik? Sen hep bunu yapıyorsun!'' E yaparım, doğamda var napim, Edward'a kızıyor mu Bella ''Git bi bronzlaş da gel şu tipine bak!!!'' diye? Onunda doğası öyle gece uyumuyor kansızlık var bünyede, benim hiç değilse rengim belli, ruhum sarışınnn tenim kumraaalll, Teoman gibi çocuğum Edward'da kimmiş!...
Mal gibi tüm kitaplarını okuduğum seri. Niye okudum bilmiyorum, severek de okumadım halbuki, kimseye bahsetmedim de hani ortam yapma gibi bir durumum da yoktu. Elime geçti okudum. Zaten okuduğum ilk ve son bestseller oldu kendisi.
Ha tek beğendiğim şey filmdeki beyzbol maçı sahnesi.
okumak için okunmuş olan twilight kelimesinin anlamını öğrendiğin belki okumasam pek de birşey kaybetmeyecegin baya da satılan deli gibi okunan vampir serisi kitaptır.
