ironik bir durumdur.çünkü koltuk rahat değildir,yastık çok serttir yada çok yumuşaktır,ortamda yatakta uyurken uyanılacak kadar tv sesi açıktır ama o tatlı tatlı gelip senin o anını kollar.sende gidip gelirsin ya hani uyumayla uyanıklık arasında-gösterip de vermiyormuş gibi işte bu onun daha çok hoşuna gider.daha sıkı sarılır sana.alttan kısık gözlerle televizyonda olana bakmaya çalışırsın direnircesine ama nafile.
sonra ;
bi sebeple -ki genelde annelerin dürtmesi kalk git yatağında yat oğlum/kızım demesi gibi- zorlada olsa uyanırsın.az önce aldığın hazzın aynısını alabilmek için gözlerini kısarak bakarsın etrafına.girersin yatağa ; yatak kuş tüyüdür,yastık tam kıvamındadır ortam gecenin sessizliğine bürünmüştür.ama artık çok geçtir.o çoktan seninle işini bitirmiş seni klozete atıp üstüne şifonu çekmiştir.inanmak istemezsin buna yorganın altına gömülüp tekrar senle cilveleşmesini istersin olmayacağını bilerek.sonra sana yaptığı muamele aklına gelir birde çişe kalkarsın yatağından,tuvalet kağıdına manidar bakış atarsın.yatağa döndüğünde gece boyu tavaf edeceğin belki sabaha karşı güç bela uyuyacağın yere söverek girersin.