son yılların en soğuk geçen 2003 kışında, girdiğim sınavda tüm soruları yanlış yanıtlamama rağmen bedevi talihi ile gittiğim, gördüğüm, donduğum piyadenin yuvası. öncelikle gideceklere tavsiyeler.
1-kış mevsimi gidiyorsanız yanınızda kalın bir şeyler götürün. bedava dağıtılacağı gibi saf düşüncelere girmeyin.
2-grip aşısı ol ama muhtemelen o da kar etmez.
3-hafta sonları evci çıkmak için şimdiden ikametgahını istanbulda göstermenin yollarını aramaya başla.
4-(belki de en önemlisi)eğer analitik düşünceye önem veren ve yapılan şeyin mantığını sorgulayan bir yapıdaysan;12 aylığına mantığını evde buzdolabında sakla. akıl sağlığına iyi gelir. şalteri kapat askere öyle git.
5-eğer dayanıksız bir bünyeye ve tipik bir şehir çocuğu kondüsyonuna sahipsen vay haline. o yüzden biraz biraz spor yap. ilk 28 kişi derece yapmış sayılıyor ve askerliklerini istedikleri yerde yapıyorlar. spor bunun için kilit önemde.
6-sakın kıdemli, sorumlu gibi işlere bulaşma. askerlik yetmiyormuş gibi bir de asker arkadaşlarınla uğraşırsın.
7-8.bölük sosyete bölüğüdür oraya düşmeye bak.2 ve 3 ve ise zordur.(bedevi olarak tecrübe ettim)
8-dikkat dikkat dikkat! en önemlisi: şimdiden başlayarak 3 ay boyunca sakın sağ elle 31 çekme. çünkü o el kurada senin kaderini belirleyecektir.
tuzla'da uçsuz bucaksız tepelerde elde silahla gezebileceğiniz, öğleye kadar eğitim öğleden sonra spor yapabileceğiniz, birlikte eğitim aldığınız arkadaşlarınızın kuradan sonra foça'ya gönderildiği, hayatınızın en eziyetli fakat en unutulmaz günlerini geçirebileceğiniz, bahçesinde dut ağaçlarından dut yiyebileceğiniz, dakika başı bir albaya rastlayabileceğiniz, hiçbir asteğmenin kura çekerek orada kalmak istemediği, tavşan tepenin hakim olduğu, hafta sonları istanbul'da doya doya gezebileceğiniz, komutanlarının büyük kısmı güneydoğuda görev yapmış, anılarda yaşatılacak okul.
dün yedek sınavlık subayına girerken şöyle bir diyalog yaşatıp güldüğüm okul.
rütbesi yüksek bayan asker iki hanzo görünümlü erin yanından geçer, erler selama durur. ardından erler yedek subay sınavına girmek için sıralanmış bizlere dönüp biri şöyle der:"işte askerlik böyle karıya selam verdirtir adama. "
2000 yılı Kasım celbinde, MSB'ce dört ay eğitim almama karar verilen* sınıf okulu, Tuzla Piyade Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı.
Allah'ım kabus gibiydi. Bu tecrübeden önce; "istanbul'da dağ tepe, arazide dolaşacaksın" diye söylenseydi, -doğma büyüme bir istanbul'lu olarak- "basit, bunda ne var ki derdim.." Derdim de işin renginin öyle olmadığını, dört ay boyunca en soğuğundan* tecrübe ettim. Askeri mekteplerde askerlik yapmanın zorluklarını yaşayanlar bilir. işin kötüsü kurada da başka bir mekteb çektim: Zırhlı Birlikler Okulu, Etimesgut Ankara.
Etimesgut.. -Olmaz ya- ikliminden dolayı Erzurum ya da Kars'a bağlanması gayet isabetli olabilecek, başkentin bu şirin ilçesine de 2001 yılının tümü ve 2002'nin ilk çeyreğinin tüm takvim yapraklarını gömdüm.
325. dönemler askere gidiyormuş. Sağlık ve muvaffakiyetler dilerim.
Hayatımın en kötü günlerini art arda yaşadığım mekan. Ben ne günah işledim de buraya düştüm dediğim ve ettiğim küfürler dahil işlediğim hemen her günahı hatırlayıp demek ki bu yüzden düştüm dediğim yer. Ama bir yandan hayatın gerçeklerini yaşadığımız yerdi. Albayların o kibirli hallerini bırakıp öğretmen şefkatine büründükleri yerdi. Ordan sonra kıtada böyle mütevazi albayları hiç göremedik. Ama çok küfürlü fıkralar anlatırlardı. Gidecek arkadaşlardan okuyan varsa hangi aylarda giderseler gitsinler mutlaka grip aşısı olsunlar. Ne hikmetse grip salgını her mevsimde yaşanır. Erlerden kurulu olan hizmet takımı vardır bulaşıkları çok hijyenik (!) şartlarda yıkadıklarından kaynaklandığını düşünüyorum. Orda bölük komutanları sizi asteğmenlere ezdirirler. Bir grup moronlaşmış asteğmen sizi öper durur. istikamet manyağı olursunuz. Biri istikamet verse de koşup sürünsek diye beklersiniz. Hafta sonu çarşıya çıkarsınız istanbul'u gezersiniz ama bazı o. çocukları sizin yatağınızda para zıplamıyor diye haftasonunuzu kitler mal gibi beklersiniz içerde. Tek iyi anısı gezmeye çalıştığınız istanbul'dur. Ama burada da herkes size asker diye amerikalıların zencilere baktığı gibi bakar. Sırf bu yüzden şu an saçlarımı uzattım iş yerimde tepki çekene kadar da uzatacağım.