en nefret edilesi andır o an. devam etsen aklına bin türlü soru takılır sonra " acaba kimdi, önemli birşey miydi" vs... bu ihtimali reddedip kapıyı açsan belki de kendini en mutlu hissetiği anın içine etceksindir. karar vermek her zaman zordur.
-niye geç açtın hayatım.
-zıçıyordum aşkım..
-ay yerim ben seni.
-ben devam edecem..
-bi öpücük yok mu?
-ben devam edecem..
-bi tatlı söz söyler insan,irfan.
-azına sıçacam müzeyyen...
zamanın yavaşladığı andır. el alına gider, koşuşturmaca başlar. o bakımdan kişinin telefonunu yanında taşıması faydalı olacaktır. zira kapıdaki kişinin o anda "haa şu gelecekti" diye tanınabileceği pozisyonlarda, ilgili kişi aranıp "dur hele" denilebilir.*
kapının açılmamasına rağmen kapıdaki şahıs "yahu bu evdeki insan banyodamı, sıçıyormu, ölümü, dirimi" demeden hala gümbür gümbür vuruyorsa, sıçan kişinin hiç istifini bozmadan aynen o vaziyette kalkıp, donu ayak bileklerinde, bütün iniş takımları açık bir halde gayet normal bir tavırla kapıyı açmasıyla çözülecek sorundur.
büyük ihtimalle bir daha böyle bir durumda kalmazsınız.