kimse kalkıp da dünyanın en zor mesleği maden ocağında çalışmak falan demesin. zira tuvalet temizlemenin fiziksel yorgunluğu yanında, gurur boyutu da çok ağır. kolay kolay hiçbir insanın yapacağı meslek değil. zordur. biraz da çaresizlik aslında..
avm tuvaletlerinde karşılaşmak çok daha kolay bu hizmetlilerle. ellerinde paspasla koridorun sidik dolu zeminini geçerken, bir taraftan da klozet yanlarına tuvalet kağıdı asarlar..
gel gelelim konumuza..
sabah saat 10:00 civarları gidersiniz tuvalete mesela. avm henüz yeni açılmış. rutin temizliğini yapmış hizmetlimiz. kapıyı bir açıyorsunuz ki göz göze geliyorsunuz. birkaç saniye önünüzde dikilir ve sessiz bakışmalar geçer aranızda. gözler konuşur sadece. tüm bunlar, iç seste şu şekilde tezahür eder;
+ ulan yapma, girme, şimdi temizledim daha!
- yapmalıyım dayı, altıma sıçacam!
+ daha zemin kurumadı, çamur olacak her yer!
- zemin kurumadı diye nereye sıçayım?
+ tamam o zaman. kenardan git bari
- çekil de geçeyim dayı ağğğğğğğ, kaçtı, vallaha kaçtı!
+ amk..
gibi..
ancak bunlar tamamiyle iç sesin yansımasıdır. yüz yüze sövmezler. yoğunluğun olduğu, insanların balık istifi işediği anlarda ise şu şekilde bir uğultu duyulur:
+ amk göö.... nası sıça... ayıının dö... insan gibi sifon...
o anda pisuvarda hacetlerini giderenler ise, olayda bir suçluluk duygusu hisseder. pisuvara daha da konsantre olurlar, reklamlara bakarlar mesela. duymamazlığa verirler..
o değil de, pisuvara sıçan adam duydum. şimdi bu adam küfür etmesin de ne yapsın ?..