Bir şekilde öyle doğulur. sorun sevgi eksikliği falan değildir aileden kaynaklanan ama birşeyler hep ters gider. mesela babanızın size harçlık diye verdiği paranın geçmediğini anlamak daha ilkokuldayken , zaten elinizde ne varsa geçersiz hale gelecektir, öyle doğmuşsun işte zorlama şansını. birde kitap okumayı seversin okudukça bilinçlenirsin , ne oluyor neden oluyor diye sormaya başlarsın , dershaneleri bedava kazanırsın bir de başarılısındır ama yoktur işte birşeyler eksiktir. baban annen hep öğretir hayatın yaşanmaya değer olduğunu sense merak edersin yüzlerine aniden çöken çizgilerin nedenini madem hayat yaşamaya değer siz neden hep düşünüyorsunuz nedir sizi bu kadar sıkan diye. herşeye geç sahip olursun ısrar etmezsin çünkü sen sokakta bir şey görüpte ağlayan tutturanlardan değilsindir hiç olmamışsındır. kaliteli yaşatır ailen seni sağlayabildikleri kadarıyla mesela kitapçıya borcu vardır hani ders kitabı için değil yanıp tutuştuğun andersenden masallar kitapları ya da afacan beşler serisi için. büyürsün işte derslerin iyidir zeki derler hırslı derler sen kafanda ben neden şımaramıyorum sorularını sorarken. off üniversteye gitmen gerek oturamazsınki sen evde yapamazsın boşveremezsin içine yerleşen bir duygu yüzünden o duygu tutuyordur zaten seni ayakta . çok çaba sarfetmeden kazanırsın makbul bir bölümü herkes der ki zeki işte o kadar sıkıntının içinde bir de üniversteyi kazandı. okulu uzatma şansın yoktur , arkadaş çemberin senin gibi olanlardan örülür işte karanlığı seven , tartışan , ayda sadece bir kez dışarı çıkabilen ertesi gün ise gitti bütün para bu ay da açız diyenlerden. para biriktiremezsin çay ısmarlarsın cebindeki paranın yarısını verirsin çünkü sigara parası olmayan arkadaşına. üniversite biter rahatlarsın nasıl da bitirdi zamanında derler sorumluluk sahibi. sen ise artık sorumluluk sahibi olmak istemiyosundur, insanlardan yüzeysel sıkıntılarından aşk acılarından bıkmışsındır artık. neden hiçbirşey bana da gümüş tepsi içinde sunulmuyor diye düşünürsün nerde hata yaptım. okul bitti işe başlarsın öğrencilik hayatın boyunca düşlediğin mesleğine. bir sıkıntı kaplar içini o anda ay sonu gelmiyordur. para senin için önemli değildir ama gereklidir işte istediğin filmi sinemada izleyebilmek sevdiğin bir albumün orjinalini alabilmek adına. o anda dersin işte yok hep kazıdım tırnaklarım kanıyor artık . benden olmuyor işte olmuyor. ben de onlardanım köşe başındaki şarapçı olabilme lüksüne bile sahip değilim.
üniversiteyi kazanmaya adanmış çocukluk yıllarına, üniversiteyi bitirmeye adanmış gençlik yıllarına, sırtına semer vurdurup eşşekler gibi çalıştığın iş hayatına baktığında maddiyat, maneviyat, mesleki tatmin adına elinde koca bir sıfır olduğunu gördüğün andır.
bir romanın bitiminde başlar ilkin., 14 yaş için ağır olsa da başlanmıştır, tutunamayanlar'a... bir ergenlik coşkusuyla öyle uleyn de denmiştir. tutunamayanlardanım ben.
yıllar geçer, aslında önce rivayet edilenin bir fal gibi geleceği söylediği anlaşılır. *
niteleyen tek sözcük, "olmuyor"dur. yapamıyordur kişi, diğerleri gibi olmalıyor, diğerlerince anlaşılamıyordur. emo falan değildir de kişi. distimik de değildir. muhtemelen bir yanlışlık sonrası bu dünyaya fırlatılmış bir fotoğraf albümüdür. daha doğrusu öyle olacaktır ama insan olarak dünyaya gelmiştir.