gecenin nankör bir yarısı,iç ışıklar muhakkak sönükken,-mevsimlerden kışsa- hiç bir ısıtıcı çalışır durumda değilken, başka herhangi bir işle meşgul olmadan ve illa ki yalnızken, tütünün titizlikle tüttürüldüğü özel gecelerdi'r.yatağa gitmeden hemen önce veya uyku tutmayınca; çorapsız ve ceketsiz ve sessiz kalkıp ,salonun ortasında tütünle başbaşa kalıp, yareni kibrit ile özenle yakarak (bu çok önemli, çakmak tüm post-modernizmiyle ve bayağılıyla çok şey götürür bu ayinden), sadece onu izleyerek, hissederek, dumanına saygı duyarak hatta abartıp karıştığı havayı biraz olsun kıskanarak tüttürmek ,,,sonra geceye karışmak..duman gibi değil, o daha şanslı...
sonra g-t-ünaydın.neyse işte..hayır önce kahvaltı yapmam lazım.ama belki bir türk kahvesi.en sadesinden,en koyusundan,en ciğer deleninden, en falsızından ...