cimrilikle, bencillikle karıştırılmaması gereken güzel bir davranıştır. rabbena hep banacı insanlar asla tutumlu değildirler. kendine gelince kepçeyle, başkasına gelince kaşıkla insanları tutumlu değil, bencil ve cimridir. tutumluluk yaşamın her alanında 'gereksiz' tüketimden kaçınmak demektir. ha sana ha bana ha kendine ayırt etmeden.
ben bugün tutumlu oldum...
şöyle ki bir iş için gebze'ye gittik, 3 araba topçulardan gemiye binecekken, benim arabayı topçular'da otoparkta bıraktım.
nasılsa elemanlar eskihisar'a bırakır, geri gelir otoparktan arabamı alır bursa'ya dönebilirdim.
böylece tam 140 tl tasarruf etmiş oldum.
ayrıca, dönüşte beni eskihisar'a bıraktılar.
yaya olarak gemiye binmek 5 liraymış.
ben de gişedeki bir kamyoncu beye rica ettim, kamyona binerek gemiye beraber bindik.
kamyoncu elimi tutmak istedi bir ara, ben de bir 5 dakika tutmasına müsade ettim ne olacak ki?
ama böylece 5 lira cebimde kaldı.
o 5 lirayla da gemide masaj koltuğunda tam 15 dakika masaj yaptırdım kendime.
böylece bugünkü toplam tasarrufum 140 + 5 = 145 tl.
O hiç israfkâr değili.
Mesela yirmi sene önce babasından miras kalan üç kalıp sabunun ikisi olduğu gibi duruyordu.
Üçüncüsünün ise bunca seneden sonra ancak köşeleri biraz aşınmıştı ve üstünde, imalatçının damgası hâlâ okunabiliyordu.
Günümüzde mecburiyet olmuştur. Tutumlu olmayan her zengin potansiyel bir fakirdir. Bı uzaktan akrabayi örnek olarak gördüm. insan arda lüks harcamalar yapabilir tabi ama kendini sürekli lükse alistirmamak gerekir .