tanışmamıza konya kim olursan ol yine gel zirvesi vesile olan, sempatik mi sempatik, yakışıklı mı yakışıklı kültürlü mü kültürlü her an yemek yeme potansiyeline sahip pırlanta gibi yazar.
varlık ve yokluk arasında yokolmayasıca bir yazar insanı. konya'da bulunduğum 3 günlük süre zarfında belki de en çok görüştüğüm insandır. paylaşılmış zamanları her daim kutsal bulmuş bir adem olarak kendisini pek bir sevdiğimi söyleyebilirim. müzik zevkleri ile artı bir puan yazdırmıştı ilk günden hanesine... derken artı değer taşıyan karakteristik özelliklerini de görmemizle beraber daha yakın hissettik kendisini. aslında vaktim olması halinde bir halı saha organizasyonuna da kalkışırdık ya... şimdilik askıda kalsın ama sözüm olsun lan basketbol bile oynarız bir ara fırsatını bulursak. güzel bilardo oynar, yoldaş olmanın anlamını kaybettiği günümüzde sağlam bir yoldaştır. yazın istanbul civarlarında olacağı beyanatı ise şahsım tarafından sevinç ile karşılanmıştır...
yaz tatiline az kaldığı için sevinme sebeplerindendir*. istanbul'a gelecektir, gelsindir, hatta gitmesindir lan bir daha... adaş olmamızdan mıdır bilinmez, kendisinde bir adet kendimden gördüm. tek fark var kendisi yakışıklıdır da...
aşık olmuş yazardır. aşkını yoğun bir şekilde hissettiği şu günlerde sözlükte çaylak olması ise sözlük adına talihsizliktir. zira hemen her yazar kendi iç yoğunluklarının, düşünsel ve duygusal karmaşalarının rast geldiği dönemde elle tutulur bir şeyler yazabiliyorlardır.
çoğu zaman anlayamadığım bir yazardır.. bazen şizofrenik duygular içerisinde savrulurken, bazen samimi bir dost kıvamında oluverir, umursamaz oluşu da ayrı bir konu.. yine de sevilesi yazardır.. tanıştığıma pişman etmeyen insandır..
kral uşakmış vesselam. ziyadesiyle tanıdığıma memnun oldum kendisini. insan içine çıkınca triplerini ve takıntılarını evde unutanlardan. yüregini vestiyerden aldıgı gibi gelmiş sağ olsun kardeşim! nice güzel zirvelere diyorum! **